Anadolu’nun en eski sarayı ve dünyanın en eski cam ÅŸiÅŸesi bulundu

Kırıkkale’de kazı gerçekleÅŸtiren Japon arkeolog Doç. Dr. Kimiyoshi Matsumura baÅŸkanlığında ekip, Anadolu’yla ilgili çok önemli bir keÅŸfe imza attı. Anadolu’nun en eski saraylarından birini keÅŸfeden Doç. Dr. Kimiyoshi Matsumura, ayrıca dünyanın en eski cam ÅŸiÅŸesini de bulduklarını dile getirdi.

Kırıkkale’de Japon arkeolog baÅŸkanlığında yapılan kazı çalışmalarında, milattan önce 2 binli yıllarda yapıldığı ve Anadolu’nun en eski sarayları arasında olduÄŸu belirlenen yapı keÅŸfedildi. Kış mevsiminin ardından bölgede kazı çalışmaları yeniden baÅŸlatıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2009 yılında Kırıkkale’de baÅŸlatılan kazı çalışmaları, her yıl mayıs ve haziran aylarında devam ediyor. Kırıkkale’nin Karakeçili ilçesinde, “aÅŸağı ÅŸehir” ve “yukarı ÅŸehir” olmak üzere iki arkeolojik alandan oluÅŸan Büklükale mevkiinde baÅŸlatılan kazı çalışmalarında binlerce yıllık tarih gün yüzüne çıkartılıyor.

MİLATTAN ÖNCE 2 BİNLİ YILLARDA YAPMIŞLAR
Arkeolojik kazılar, ÅŸehrin Asur ticaret kolonileri döneminde de aktif rol oynadığını gösteriyor. Kızılırmak nehrinin en dar kısmında konumlandırılmış ÅŸehir, Erken Tunç Çağı’ndan Osmanlı dönemine kadar iskan görmüş ve her dönem doÄŸu-batı geçiÅŸ noktasının üzerinde adeta doÄŸal bir köprü görevi üstlendiÄŸi tahmin ediliyor. Ayrıca, Büklükale bölgesinde Selçuklu döneminde Kızılırmak nehri üzerine inÅŸa edilen ÇeÅŸnigir köprüsü bulunuyor. KırÅŸehir Ahi Evran Ãœniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Ãœyesi ve Kazı BaÅŸkanı Doç. Dr. Kimiyoshi Matsumura, yaptığı açıklamada, 2009 yılından itibaren devam eden kazı çalışmalarında, milattan önce 2 binli yıllarda inÅŸası yapılan saray tespit ettiklerini söyledi.

DÜNYANIN EN ESKİ CAM ŞİŞESİ BULUNDU
Büklükale bölgesinde yapılan kazı çalışmalarında çeÅŸitli malzemelerin bulunduÄŸunu ifade eden Matsumura, “En önemli eserlerden bir tanesi de ÅŸimdilik dünyada en eski diyebileceÄŸimiz cam ÅŸiÅŸesi burada bulundu. Burada bu tür cam ÅŸiÅŸesi sadece Hitit’in baÅŸkenti BoÄŸaz köyde parça halinde birkaç tane çıktı ama bizimki ondan 200 sene eskiye doÄŸru gidiyor. O dönemde Anadolu’ya nasıl bu eser gelmiÅŸ? Bu cam ÅŸiÅŸeleri ilk önce ÅŸimdilik Kuzey Suriye bölgesinde Huldiler diye kavimler yaÅŸamış. Onlar tarafından geliÅŸtirilmiÅŸ olduÄŸu biliniyor. O kazılar sonucunda bu bölgeye kadar Huldiler’in gelmiÅŸ olduÄŸu sebebi büyük ihtimalle birinci HattuÅŸa döneminde Hitit’in ilk kral döneminde Huldiler İç Anadolu’ya kadar gelmiÅŸ olduÄŸunu, ondan sonra iÅŸgal etmiÅŸ olduÄŸunu, onların etkisi ile birlikte buraya Huldilerin cam ÅŸiÅŸesinin gelmiÅŸ olduÄŸunu düşünüyoruz” dedi.

ANADOLU’NUN EN ESKÄ° SARAY’I TESPÄ°T EDÄ°LDÄ°
Matsumura, “Bu saray milattan önce 2 binlerde inÅŸa edilmiÅŸ. Anadolu’da en eski saraylardan bir tanesi oluyor. 2 metrelik çok büyük taÅŸlar kullanılarak inÅŸa edilmiÅŸ olan bir saray. O dönemde krallıklar İç Anadolu’da varmış. Onlardan bir tane burada vardı. Asur Ticaret Koloni Çağından Hitit dönemine geçiÅŸinde burada devamlı olarak iskan edilmiÅŸ olması çok ilginç olay. Åžimdiye kadar en önemli ÅŸehirlerden bir tanesi tabii ki HattuÅŸaÅŸ baÅŸkenttir. Ondan sonra Kayseri’deki Kırtepe çok önemli” diye konuÅŸtu.

“DAHA FAZLA ARAÅžTIRMA YAPMAK GEREKÄ°YOR”
Yapılan araÅŸtırmalar neticesinde mimarisinin saray tarzı olduÄŸunu tahmin ettiklerini anlatan Matsumura, “Daha önce anlatmış olduÄŸum cam ÅŸiÅŸesi o odadan bulduk. Onun yanında da cam askılık bulduk yuvarlak. Bu tanrı iÅŸtar huldilerin ÅŸauÅŸga denilen tanrının sembolü olarak kullanılmış olduÄŸu biliniyor. Tabii ki daha araÅŸtırma yaparak bu binanın fonksiyonunu tam olarak anlamaya çalışmak gerekiyor. Ama ÅŸimdilik bir saray tarzı mimari olduÄŸunu düşünüyoruz” ÅŸeklinde konuÅŸtu.

İhlas Haber Ajansı / Hasan Ay