Türkiye’nin ilk kadın parti genel başkanı ve Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) tarihsel önderi Behice Boran, ölümünün 38. yılında Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. TİP’liler, Boran’ı “emekçilerin yanında yaşamayı seçen, sosyalizmi fikir değil hayat biçimi kılan bir öncü” olarak andı.
Bir Yaşamdan Fazlası: Sosyalizmi Yaşamak
(İSTANBUL) – Türkiye işçi hareketinin simge isimlerinden Behice Boran, ölümünün 38. yılında Türkiye İşçi Partisi (TİP) üyeleri tarafından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda düzenlenen törenle anıldı.
Anmada yapılan açıklamada Boran’ın, yalnızca bir siyasetçi değil, “örgütlü mücadeleyi bir hayat biçimi haline getiren bir sosyalist” olduğuna vurgu yapıldı. Katılımcılar, onun “sosyalist doğulmaz, sosyalist yaşanır” sözlerini yeniden hatırlatarak, mücadelesinin fikirden öte bir yaşam tarzına dönüştüğünü ifade etti.
TİP tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“O, ömrünü bu memleketin emekçi halkının yanında olarak yaşamayı seçti. Mücadelesinin en zorlu tarafı hapis yatmak değil, 76 yaşında bir yabancı ülkede sürgün yaşamaktı. Bugün biz, onun ‘sosyalist yaşamak’ dediği çizgiyi kendi yolumuz biliyor, işçi sınıfının partisinin saflarında olmanın gururunu taşıyoruz.”
Bir Kadın, Bir Akademisyen, Bir Direniş Figürü
Boran’ın yaşamı, Türkiye’de siyasal mücadele ile entelektüel üretimi iç içe geçmiş ender örneklerden biri olarak görülüyor. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde sosyoloji kürsüsünde görev yaptığı yıllarda bilimsel üretimiyle öne çıkan Boran, aynı zamanda bu topraklarda kadınların kamusal alandaki varlığına da yön veren bir öncüydü.
Ancak Boran’ın akademik yaşamı, 1950’lerin politik baskı ortamında son buldu. Üniversiteden uzaklaştırıldı, tutuklandı, sürgüne gönderildi. Buna rağmen geri adım atmadı; politik yaşamına Türkiye İşçi Partisi’nin başında devam etti. Böylece, Türkiye’nin ilk kadın parti genel başkanı olarak tarihe geçti.
Törende konuşmacılar, onun mücadelesinin yalnızca bir döneme değil, bir tarafa ait olduğunun altını çizdi:
“Yoldaşlar, Behice Boran bir dönemi değil, bir tarafı temsil ediyor. Yenilmez olanı, biat etmeyeni, inandığı dünya uğruna son nefesine kadar örgütlü kalanı.”
Sürgünde Bitmeyen Bir Umut
Behice Boran, 1980 askeri darbesinin ardından sürgüne gitmek zorunda kaldı. Hayatının son yıllarını yurtdışında geçiren Boran, Türkiye’den uzak olmasına rağmen emek mücadelesine dair düşünsel ve politik üretimini sürdürdü.
Anmada bu dönem de hatırlatılarak, sürgünün onun için bir yenilgi değil, inancın sürdüğü bir direniş alanı olduğu vurgulandı:
“O, 76 yaşında sürgün yaşadı ama mücadeleyi bırakmadı. Sosyalizme dair umudunu korudu, örgütlülüğü son nefesine kadar savundu.”
Behice Boran’ın Mirası: “Yarınlar Sosyalizmindir”
TİP’liler, anma töreninde Boran’ın sözleriyle biten bir açıklamayla “geleceğe dair inancı” bir kez daha vurguladı:
“Yarınlar sosyalizmindir, yarınlar bizimdir. Gücümüzün tükenmez kaynağı ve aydınlık yarınların umudu işçi sınıfımıza selam. Selam dünyanın ve Türkiye’nin aydınlık geleceğine.”
Behice Boran’ın mücadelesi, yalnızca geçmişin bir hatırası değil; günümüz Türkiye’sinde kadınların, işçilerin ve akademisyenlerin karşı karşıya olduğu baskılara karşı bir ilham kaynağı olarak anılmaya devam ediyor.
- NHY / Anka Haber Ajansı, Türkiye İşçi Partisi Basın Açıklaması
- Mansur Yavaş Hakkında Soruşturma İzni Talebi: “Konser İhaleleri” Gölgesinde Siyasi Gerilim - 10 Ekim 2025
- Adnan Menderes Havalimanı’nda 1 Milyar TL’lik İhale Skandalı Meclis Gündeminde - 10 Ekim 2025
- “Sosyalist Doğulmaz, Sosyalist Yaşanır”: Behice Boran Mücadelesinin 38. Yılında Mezarı Başında Anıldı - 10 Ekim 2025