Üretken yapay zekanın yaratacılığı öldürdüğünü savunan da var, farklı bir boyut getirdiğini savunan da.
Üretken yapa zekanın (YZ) gücü ve yaygınlığı, insanların geçim kaynaklarından endişe etmelerine neden oldu. Özellikle de eserlerinin, sanatları üzerinde “eğitilen” YZ’ler tarafından kitlesel intihallere karşı savunmasız kalacağından endişe eden sanatçılar.
The Wall Street Journal’ın haberine göre Hollywood bile bu endişeyi hissetmeye başladı.
Dünyanın en büyük film stüdyolarından ve dağıtımcılarından biri olan medya holdingi Paramount Global’in teknoloji şefi Phil Wiser, geçtiğimiz günlerde şirket yöneticileriyle yaptığı bir sunum sırasında alarm zillerini çaldı.
Wise, sunumunda, Paramount’un en ikonik karakterlerinden bazılarını ortaya çıkarmak için popüler yapay zeka görüntü üreticisi DALL-E’yi kullandı. İlk olarak, anında Sünger Bob’u üretmesini sağladı. Ardından Wiser, DALL-E’nin stüdyonun bahçesinde duran “Transformers “dan Optimus Prime’ın görüntüsünü oluşturmasını sağladı.
Fikri mülkiyet tartışması
Wiser haklı bir noktaya değiniyor. Eğlence sektörünün karlılığı fikri mülkiyet sahipliğine dayanıyor. Ancak ucuz, kullanımı kolay yapay zeka, hemen herkesin mevcut sanat eserlerinden ya da ikonik karakterlerden doğrudan kopya edilmiş görüntüler yaratmasını sağlarsa, övgüyü – ve parayı – kim alacak?
Amerika Yazarlar Birliği’nin senaryolar sözkonusu olduğunda bu soruyla boğuştuğu belirtiliyor.
Wiser, “Buradaki en büyük risklerden biri, bu motorların fikri mülkiyetimizi yeni şekillerde üretebilmeleri ve bunun halkın elinde olması” dedi.
Bu keşfedilmemiş yasal alanda hukukun tam olarak nerede durduğunu anlamak için bazı büyük davalar gerekecek. Özellikle, dünyanın önde gelen stok görsel sağlayıcılarından Getty Images, Şubat ayında Stability AI’ya dava açmış ve girişimi, popüler görsel üreticisi Stable Diffusion’ı eğitmek için 12 milyondan fazla fotoğrafını izinsiz kullanmakla suçlamıştı.
Yaratıcılığın sonu mu?
Yine de sektördeki pek çok reklamcı, üretken yapay zekanın yeri ve zamanı olduğunu savunuyor.
Oscar ödüllü, orta bütçeli “Everything Everywhere All At Once” (Her Şey Her Yerde Aynı Anda) filmi, filmin en heyecanlı sahnelerinden birinde iki karakteri konuşan kayalar şeklinde manipüle eden bir makara sistemini silmek için üretken bir yapay zeka aracı kullandı. Filmin VFX uzmanı Evan Halleck WSJ’ye verdiği demeçte bu sayede birkaç günlük yorucu bir çalışmadan kurtulduklarını söyledi.
Diğerleri ise üretken yapay zekanın özgün, yaratıcı ifadenin ölüm habercisi olduğundan yakınıyor.
Korku odaklı prodüksiyon şirketi Blumhouse’un kurucusu ve CEO’su Jason Blum, “Yapay zeka zaten var olanı kullanıyor ve bu da yenilik yaratmıyor” diyor ve ekliyor: “Zaman içinde ‘Yurttaş Kane’ gibi en ünlü filmlere ve dizilere dönüp bakarsanız, bunlardan herhangi birinin yapay zeka güdümlü bir içerik dünyasında var olacağına inanmakta zorlanıyorum.”
- Talihsiz Anjel Hala ve Edirne Kuşatması Günleri - 29 Ocak 2025
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024