Bizansın iki yakası üzerinde yükselen bu şehirde ihtişamlı bir sis var...
Konyak içerek göğü yarıp geçmenin keyifli kışkırtıcılığı içindeyim...
Kuşkusuz romanlar ve şiirler benden bahsetmiyor ama...
Karlı bir Varşova gecesinde Troçka isimli bir Rus lokantasında, hüzünlü bakışlı bir adam, Katuşa isimli bir kızın şarkısını söylüyordu...
''Katuşa, geceleri nehir kıyısına harbe giden...
Babamı düşünmüyorum uzun süredir...
Bilinçli bir bireysel kopma bu, biliyorum...
Bu kopuşu hazmedemeyen kopan yer, koptuğu yerden öyle sızlıyor ki..!
Savunmasızlığımdan korkmuyorum bu aralar...
Üstelik yetmezmiş gibi sınırlarla...
“Ben, eden bulur karşılığı peşindeyim...” diyor
Karamazovlar’ın ortancası İvan;
“ Hem bu karşılık ileride, sonsuzlukta değil,
hemen burada, yeryüzünde olmalı;
bunu gözlerimle görmeliyim....
O ana kadar ölürsem diriltsinler beni,
çünkü...