Birleşik Tekstil İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen, 16 Şubat’ta Gaziantep’te sendika binasında işçilerle yaptığı toplantı sırasında gözaltına alındı ve ardından “çalışma hürriyetini ihlal” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamalarıyla tutuklandı. Türkmen’in gözaltına alınması ve tutuklanması, işçi sınıfının sendikal örgütlenme hakkına yönelik bir müdahale olarak değerlendirildi.
Türkmen, özellikle son dönemde tekstil işçilerinin kötü çalışma koşulları, ücretsiz izin uygulamaları ve haksız işten çıkarmalar karşısında yürüttüğü mücadeleyle biliniyordu. İşçilerin haklarını korumak adına yaptığı açıklamalar ve örgütlenme çalışmaları, işverenler ve devlet yetkilileri tarafından bir tehdit olarak algılanmış, bu durum Türkmen’in hedef haline gelmesine neden olmuştur.
İşçi Sınıfından Güçlü Tepki
Türkmen’in tutuklanması, başta Gaziantep olmak üzere birçok kentte işçilerin sert tepkisiyle karşılandı. Gaziantep’te tekstil işçileri, BİRTEK-SEN binası önünde toplanarak, “Mehmet Türkmen serbest bırakılsın”, “Sendikal örgütlenme hakkımıza dokunma” ve “İşçinin hakkını savunmak suç değildir” sloganlarıyla protesto eylemleri düzenledi.
İşçiler, sendikal faaliyetlerin baskılar karşısında durdurulmayacağını vurgularken, “Mehmet Türkmen bizi örgütledi, haklarımızı savundu. Onun tutuklanması bizi yıldıramaz, mücadelemiz sürecek” şeklinde açıklamalar yaptı.
Sendikalardan ve İnsan Hakları Örgütlerinden Kınama
Türkmen’in tutuklanmasına, Türkiye’deki ve uluslararası alandaki sendikalar ve insan hakları örgütleri sert tepki gösterdi.
- DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu): “Mehmet Türkmen’in tutuklanması, işçi sınıfının örgütlenme hakkına yönelik açık bir saldırıdır. Sendikal mücadele suç değildir, Türkmen derhal serbest bırakılmalıdır.”
- KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu): “İşçi haklarını savunmak suç değildir. Mehmet Türkmen’in tutuklanması, demokrasi ve özgürlük mücadelesine yönelik bir baskıdır.”
- Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC): “Türkiye’de sendikal özgürlükler ciddi bir tehdit altında. Mehmet Türkmen’in tutuklanması, işçi haklarına yönelik bir saldırıdır. Türkmen’in derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”
Uluslararası insan hakları örgütleri de Türkiye hükümetine çağrıda bulunarak, sendikal özgürlüklerin korunmasını ve Türkmen’in serbest bırakılmasını talep etti.
Sermaye Sınıfından Skandal Açıklama
Türkmen’in tutuklanması sürecinde, AK Parti Milletvekili İrfan Çelikaslan’ın kardeşi tarafından yapılan açıklama da gündem yarattı. Çelikaslan’ın kardeşi, “Bana bu zenginliğimi Allah verdi” diyerek, sahip olduğu sermayeyi ilahi bir lütuf olarak tanımladı.
Ekonomi ve işçi hakları üzerine çalışan uzmanlar, bu açıklamanın işçi sınıfı üzerindeki sömürüyü meşrulaştırma çabası olduğunu belirtti. Karl Marx’ın “artı değer” teorisine atıfta bulunan analistler, sermayenin işçilerin ödenmeyen emeği üzerinden yaratıldığını vurgulayarak, Çelikaslan’ın sözlerinin sermaye sınıfının zihniyetini yansıttığını ifade etti.
Sendikal Mücadele Susturulamaz
İşçi sınıfının örgütlenme hakkına yönelik artan baskılar, Türkiye’deki toplumsal muhalefetin birçok kesimi tarafından endişeyle karşılanıyor. Mehmet Türkmen’in tutuklanması, işçi hareketlerine yönelik bir gözdağı olarak değerlendirilirken, sendikalar ve işçi hakları savunucuları bu baskılara karşı mücadeleyi sürdüreceklerini açıkladı.
Türkmen’in avukatları, tutuklama kararının hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek, “Mehmet Türkmen, işçilerin haklarını savunmak için yasal çerçevede faaliyetler yürütüyordu. Tutuklanması, sendikal mücadeleyi engellemeye yönelik bir adımdır” açıklamasında bulundu.
İşçi Sınıfı Mücadeleye Devam Ediyor
Mehmet Türkmen’in tutuklanması, Türkiye’de sendikal haklara yönelik baskının en son örneği olarak kayıtlara geçti. Ancak işçiler ve emek örgütleri, bu baskıya karşı daha güçlü bir dayanışma içinde olacaklarını belirtiyor.
“Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” sloganı, sendikal hareketin birliğini vurgularken, Türkmen’in serbest bırakılması için yürütülen mücadele de işçi sınıfının örgütlü gücünü bir kez daha ortaya koyuyor.
- HDK Soruşturmasında Tutuklamalar ve Gelişmeler - 21 Şubat 2025
- Doğal Hidrojen: Avrupa Dağlarının Altındaki Yeni Enerji Kaynağı - 21 Şubat 2025
- Sağlık Emekçileri 14 Mart’ta İş Bırakıyor: “Eziyet Yönetmeliği Geri Çekilsin” - 21 Şubat 2025