6-7 Eylül 1955 Olayları: Kontur Gerillanın Türkiye’deki Ä°lk Eylemi

6-7 Eylül 1955 Olayları, Türkiye’nin toplumsal ve siyasi tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilen, Ä°stanbul’da yaÅŸayan Rum azınlığa karşı gerçekleÅŸtirilen organize bir pogromdur*.

Bu olayların arkasında, Gladio’nun Türk kolu olan Seferberlik Tetkik Kurulu (STK), Kontrgerilla ve Millî Emniyet Hizmeti (MEH) gibi gizli örgütlerin olduÄŸu iddia edilmektedir. Bu örgütler, Kıbrıs sorunu nedeniyle Türkiye ile Yunanistan arasında gerginlik yaratmak ve Demokrat Parti hükümetini desteklemek amacıyla bu eylemi planlamışlardır. Bu eylem, Kontur Gerillanın Türkiye’deki ilk sayılabilecek eylemidir.

Kontur Gerilla, NATO’nun olası bir Sovyet iÅŸgaline karşı kurduÄŸu gizli bir örgüttür. Bu örgüt, üye ülkelerde yerel iÅŸbirlikçilerle çalışarak, gerilla savaşı yöntemleriyle direniÅŸ hazırlığı yapmaktadır. Kontur Gerilla, aynı zamanda, NATO’nun çıkarlarına aykırı olan solcu veya milliyetçi hareketleri de bastırmak için kullanılmaktadır. Kontur Gerilla’nın Türkiye’deki uzantısı ise STK’dır. STK, 1952 yılında kurulmuÅŸ ve MEH ile iÅŸbirliÄŸi içinde çalışmıştır. STK, 6-7 Eylül Olayları’nda saldırganları yönlendiren ve lojistik destek saÄŸlayan ana örgüt olmuÅŸtur.

6-7 Eylül Olayları’nın tetikleyicisi ise, Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba atıldığı yönünde çıkan yalan haber olmuÅŸtur. Bu haber, 6 Eylül 1955 günü saat 13:00’te radyoda yayınlanmış ve ardından DP yanlısı Ä°stanbul Ekspres gazetesinde manÅŸet olmuÅŸtur. Bu haberin ardından, Kıbrıs Türktür DerneÄŸi üyeleri ve diÄŸer milliyetçi gruplar, Ä°stanbul sokaklarında toplanmaya baÅŸlamışlardır. Saat 17:00 civarında ise, saldırılar baÅŸlamıştır.

Saldırılarda, Rumlara ait evler, iÅŸyerleri, kiliseler ve okullar yaÄŸmalanmış, yakılmış ve tahrip edilmiÅŸtir. Saldırılarda polis ve jandarma görevini yapmamış, hatta bazen saldırganlara yardım etmiÅŸtir. Saldırılarda resmi rakamlara göre 15 kiÅŸi ölmüş, ancak gerçek rakamın 30’un üzerinde olduÄŸu tahmin edilmektedir. Ayrıca çok sayıda Rum kadına tecavüz edilmiÅŸ ve Rum erkeklere sünnet yapılmıştır. Saldırılarda yaklaşık 4 bin ev, bin iÅŸyeri, 73 kilise ve 26 okul tahrip edilmiÅŸtir.

6-7 Eylül Olayları’nın sonuçları ise çok ağır olmuÅŸtur. Bu olaylar, Türkiye’nin uluslararası itibarını zedelemiÅŸ ve Yunanistan ile iliÅŸkilerini bozmuÅŸtur. Ayrıca bu olaylar, Türkiye’de yaÅŸayan Rumların büyük bir kısmının ülkeyi terk etmesine neden olmuÅŸtur. 1955 yılında Türkiye’de yaklaşık 100 bin Rum yaÅŸarken, bu sayı 1964 yılında 48 bine düşmüştür. Bugün ise Türkiye’de sadece 2 bin civarında Rum kalmıştır. 6-7 Eylül Olayları, Türkiye’nin çok kültürlü yapısına büyük bir darbe vurmuÅŸtur.

6-7 Eylül Olayları’na hükümetin tepkisi ise yetersiz ve gecikmeli olmuÅŸtur. Olayların baÅŸladığı saatlerde Ä°stanbul’da olan baÅŸbakan Adnan Menderes, saldırıların kontrol edilememesi üzerine Sapanca’dan çaÄŸrıldı ve sıkıyönetim ilan edildi. Ancak sıkıyönetim kararı, olayların durulduÄŸu 7 Eylül akÅŸamı saat 20:00’de uygulanmaya baÅŸlandı. Hükümet, olaylarla baÄŸlantısı olduÄŸunu reddetti ve sorumluluÄŸu komünistlere ve yabancı güçlere yükledi.

Hükümet, olaylarda zarar gören azınlıklara tazminat ödemeyi taahhüt etti ancak bu söz yerine getirilmedi. Hükümet, olayları soruşturmak için bir komisyon kurdu ancak komisyonun raporu gizli tutuldu. Hükümet, olaylara karışan bazı kişileri tutukladı ancak çoğu serbest bırakıldı veya hafif cezalar aldı. Hükümet, olayları önlemek veya bastırmak için görevini yapmayan polis ve jandarma yetkililerine ise herhangi bir yaptırım uygulamadı.

  • NHY/ Wikipedia, Cumhuriyet, Euronews

*Pogrom (kıyın); Rusça kökenli bu kelime dinsel, etnik veya siyasi nedenlerle bir gruba karşı yapılan şiddet hareketleridir. Bu şiddet hareketleri genellikle evleri, iş yerlerini veya ibadet yerlerini tahrip etmek, insanları dövmek, yaralamak, tecavüz etmek veya öldürmekten oluşur. Bu deyim ilk olarak tarihin çeşitli dönemlerinde Yahudilere karşı yapılan şiddet hareketlerini tanımlamak için kullanılmış, sonra da anlamı diğer gruplara karşı yapılan benzer şiddet olaylarını kapsayacak şekilde genişletilmiştir.