Demokrasiye Adanmış Bir Kalem: Celal BaÅŸlangıç’ı Kaybettik

Türkiye gazeteciliÄŸinin duayen isimlerinden Celal BaÅŸlangıç’ın vefatı, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde, mesleÄŸe ve demokrasiye adanmış bir ömrün simgesi olarak tarihe geçti.

1956 İstanbul doğumlu olan Başlangıç, gazeteciliğe 1975 yılında Ege Ekspres gazetesinde adım attı ve ardından Demokrat İzmir, Politika gazetesi gibi önemli yayın organlarında görev aldı. Cumhuriyet gazetesinde Adana Bölge Temsilciliği, İç Politika Servis Şefliği, Yazı İşleri Müdürlüğü gibi kritik pozisyonlarda bulunan Başlangıç, Evrensel gazetesinin kurucu genel yayın müdürlüğünü üstlendi ve Radikal gazetesinin kuruluşunda yer aldı.

BaÅŸlangıç, gazetecilik kariyeri boyunca özgürlükçü ve cesur tutumuyla tanındı. Artı TV ve Artı Gerçek’in kurucu yayın yönetmeni olarak medya dünyasına yeni bir soluk getiren BaÅŸlangıç, Almanya’da tedavi gördüğü hastanede 68 yaşında hayata gözlerini yumdu. Gazetecilik hayatına Ä°zmir’de baÅŸlayan ve Türkiye’nin dört bir yanında haber peÅŸinde koÅŸan BaÅŸlangıç, mesleki ilkeleri ve etik deÄŸerleriyle genç gazetecilere ilham kaynağı oldu.

Celal BaÅŸlangıç’ın kaleme aldığı “Kanlı Bilmece”, “Hayatın Rengi GökkuÅŸağı”, “Hayata SöylenmiÅŸ Åžarkılar” gibi eserler, onun sadece bir haber adamı olmadığını, aynı zamanda derin bir kültür ve edebiyat birikimine sahip olduÄŸunu gösteriyor. Gazetecilikteki ustalığının yanı sıra, toplumsal meselelere duyarlılığı ve insan haklarına olan baÄŸlılığıyla da tanınan BaÅŸlangıç, yazdığı makaleler ve katıldığı televizyon programlarıyla kamuoyunun bilinçlenmesine katkıda bulundu.

Celal BaÅŸlangıç’ın vefatı, Türkiye gazeteciliÄŸi için büyük bir kayıp olarak nitelendiriliyor. MeslektaÅŸları ve sevenleri tarafından saygı ve özlemle anılan BaÅŸlangıç, geride bıraktığı eserler ve izlediÄŸi meslek etiÄŸi ile gelecek nesillere ışık tutmaya devam edecek. Gazetecilik mesleÄŸine adanmış bir hayatın ardından, BaÅŸlangıç’ın anısını yaÅŸatmak ve onun izinden gitmek, meslektaÅŸlarına düşen en büyük görev olarak görülüyor.

Celal BaÅŸlangıç’ın ardından bıraktığı miras, özgür ve cesur bir gazetecilik anlayışının, baskılara ve zorluklara raÄŸmen dimdik ayakta kalabileceÄŸinin kanıtıdır. Onun vefatı, sadece bir gazetecinin deÄŸil, aynı zamanda bir dönemin de sonu olarak kabul ediliyor. Ancak BaÅŸlangıç’ın düşünceleri, eserleri ve mesleÄŸe olan tutkusu, onu tanıyan herkesin hafızasında yaÅŸamaya devam edecek.