Türkiye’de gelir dağılımı ve sosyal eÅŸitsizlik: DerinleÅŸen sosyal adalet krizi

Türkiye, gelir dağılımı eÅŸitsizliÄŸinde Avrupa’da ilk sırada yer alıyor. Gini katsayısına göre, Türkiye’nin gelir dağılımı eÅŸitsizliÄŸi, Avrupa’da en yüksek seviyede bulunuyor ve dünyadaki 130 ülke içinde 28. sırada yer alıyor. Bu durum, toplumsal barış ve sosyal adalet için ciddi bir engel teÅŸkil ediyor. Zira, yoksulluk derinleÅŸirken, zenginler servetlerini hızla artırıyor ve işçilerin milli gelirden aldığı pay azalırken, ÅŸirketlerin payı artıyor.

Bu eÅŸitsizlik, toplumun farklı kesimleri arasında yaÅŸam standartlarındaki uçurumu daha da belirginleÅŸtiriyor. Bir yanda, emekliler ve düşük gelirli vatandaÅŸlar, artan yaÅŸam maliyetleri ve banka borçları nedeniyle geçim sıkıntısı çekiyor ve icra dosyaları ile karşı karşıya kalıyorlar. DiÄŸer yanda ise, hükümete yakın bazı kesimler, lüks ve ÅŸatafat içinde bir yaÅŸam sürdürüyor. AKP Ä°zmir Milletvekili ve Dijital Mecralar Komisyonu üyesi Åžebnem Bursalı’nın Monaco Yat Kulübünde yediÄŸi istakozun fotoÄŸrafını paylaÅŸması, bu kontrastı gözler önüne seren bir örnek olarak gündeme geldi.

Türkiye’de bir yetiÅŸkinin yıllık ortalama kazancı 85 bin TL iken, en yoksul yüzde 50’nin ortalama geliri yıllık 20.260 TL’dir. Buna karşılık, en zengin yüzde 10, tüm gelirin yüzde 54,5’ini alarak 463.020 TL kazanıyor. Bu rakamlar, gelir dağılımındaki adaletsizliÄŸi ve toplumun büyük bir kısmının yaÅŸadığı ekonomik zorlukları açıkça ortaya koyuyor.

Özellikle emeklilerin durumu, gelir eşitsizliğinin somut bir yansıması olarak dikkat çekiyor. Emekli maaşlarına bloke ve haciz konulması, Yargıtay tarafından nafaka dışında kanuna aykırı bulunmuş olsa da, emeklilerin yaşadığı mali zorluklar devam ediyor. Bankaların emekli maaşlarına bloke koyma hakkı olmamasına rağmen, emeklilerin borçları ve yaşam maliyetleri nedeniyle yaşadıkları sıkıntılar, toplumsal adaletin sağlanması gerektiğini gösteriyor.

Bu durum, Türkiye’de sosyal adaletin saÄŸlanması ve gelir dağılımı eÅŸitsizliÄŸinin azaltılması için acil önlemler alınması gerektiÄŸini gösteriyor. Gelir dağılımı eÅŸitsizliÄŸinin azaltılması, sadece ekonomik bir zorunluluk deÄŸil, aynı zamanda toplumsal barış ve huzur için de kritik bir öneme sahip. Türkiye’nin geleceÄŸi için, gelir dağılımı adaletinin saÄŸlanması ve toplumun her kesiminin insan onuruna yakışır bir yaÅŸam sürdürebilmesi için somut adımlar atılmalıdır.

NHY/ Euronews, BBC News Türkçe, Sözcü