Bulletin of the Atomic Scientists, 1945 yılında atom bombasının mucitleri arasında yer alan Albert Einstein ve J. Robert Oppenheimer gibi bilim insanları tarafından kuruldu. Kuruluşun amacı, insanlığın karşı karşıya olduğu varoluşsal tehlikeleri kamuoyuna duyurmak ve bilimsel çözümler önermekti. Bu tehlikeler arasında nükleer silahlar, iklim değişikliği, biyolojik silahlar ve yapay zeka gibi yıkıcı teknolojiler yer alıyor.
‘Kıyamet Günü Saati’, bu tehlikelerin dünyayı ne kadar yakın bir felakete sürüklediÄŸini göstermek için tasarlanmış bir sembol. Saat, gece yarısına ne kadar yakın olduÄŸumuzu gösteriyor. Gece yarısı ise teorik olarak insanlığın sonunu ifade ediyor.
Kuruluşun bilim insanları, her yıl saat üzerinde değişiklik yaparak dünyanın durumunu değerlendiriyor. Bu yıl da saat aynı kaldı: Gece yarısına 90 saniye kala.
Bu, saat tarihinin en kötü durumu. Bilim insanları, dünyanın dört bir yanındaki nükleer gerilimlerin, iklim değişikliğinin yol açtığı felaketlerin ve kontrolsüz gelişen teknolojilerin küresel güvenliği tehdit ettiğini söylüyor.
ÖrneÄŸin, Rusya’nın Ukrayna’yı iÅŸgal etmesi ve nükleer silah kullanma ihtimali, SoÄŸuk SavaÅŸ’tan bu yana en büyük krizi yaratmış durumda. Ayrıca, Ä°srail’in nükleer silahlı bir devlet olarak Ä°ran ile yaÅŸadığı çatışma da bölgede daha geniÅŸ bir savaÅŸa yol açabilir.
Bilim insanları, bu tehlikeleri önlemek için uluslararası işbirliği ve diplomasi çağrısı yapıyor. Ayrıca, hükümetlerden ve toplumlardan iklim değişikliğiyle mücadele etmek, nükleer silahsızlanmayı desteklemek ve yeni teknolojileri denetlemek için adım atmasını istiyor.
‘Kıyamet Günü Saati’, bize dünyanın ne kadar kırılgan olduÄŸunu hatırlatıyor. Ama aynı zamanda, bize bu durumu deÄŸiÅŸtirmek için hala zaman olduÄŸunu da söylüyor.
