İlham Ahmed: “Suriye’deki Aleviler, Dürziler ve Süryaniler de Ademi Merkeziyetçi Yapı İstiyor”

Kuzey ve Doğu Suriye Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı, Suriye’nin geleceğine dair kaleme aldığı yazıda yeni anayasa ve yerel yönetimlerin güçlendirilmesi çağrısında bulundu

Kuzey ve Doğu Suriye Dış İlişkiler Dairesi Eşbaşkanı İlham Ahmed, Belçika’da yayınlanan Brussels Times gazetesinde kaleme aldığı yazısında, Suriye’deki siyasi sürecin “kırılgan” bir aşamada olduğunu belirterek ülkenin geleceğinin ademi merkeziyetçi bir yönetim modeli üzerine kurulması gerektiğini vurguladı. Ahmed, yalnızca Kürtlerin değil, Alevi, Dürzi ve Süryani topluluklarının da bu yönde bir talebe sahip olduğunu ifade etti.

“Komşu ülkelerin müdahalesi Suriye’nin çıkarına değil”

Ahmed, Suriye’deki çatışmaların ve siyasi belirsizliğin devam ettiğini belirterek, “Komşu ülkelerin müdahalesi hiçbir zaman Suriye halkının çıkarına olmadı. Ülke, dış etkilerle değil, içerideki toplumsal uzlaşıyla yeniden inşa edilmelidir” dedi.

Geçiş hükümetinden “karışık sinyaller” aldıklarını söyleyen Ahmed, Cumhurbaşkanı Muhammed Colani’nin (Ahmed eş-Şara) demokratik bir sistemden bahsetmesine rağmen alınan kararların “demokrasiye hizmet etmediğini” savundu.

“Alevilere ve Dürzilere yönelik katliamların hesabı sorulmadı”

Yazısında geçmişte yaşanan mezhep temelli saldırılara da değinen Ahmed, özellikle Alevi ve Dürzi topluluklarına yönelik katliamların cezasız kaldığını hatırlattı. “Sorumluların hesap vereceğine dair verilen sözlere rağmen, bugüne kadar hiçbir adım atılmadı” diyen Ahmed, kuzeydoğudaki özerk bölgede Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) yönelik saldırıların da sürdüğünü belirtti.

Ahmed, “Suriye hükümetinin temel kaygısı kültürümüzü ya da yasalarımızı kontrol etmek değil; kadınların, çocukların ve azınlıkların güvenliğini sağlamak olmalı” ifadelerini kullandı.

Yeni anayasa ve yerel yönetim talebi

İlham Ahmed, Suriye’de kalıcı barışın sağlanması için yeni bir anayasanın zorunlu olduğunu vurguladı. “Yeni bir anayasa, bölgelerin ve toplulukların gerçek yetkilere sahip olduğu bir sistemi güvence altına almalıdır. Bu, savunma ve dış politika gibi sınırlı alanlar dışında bölgelerin kendi kendini yönetmesi anlamına gelir” diyen Ahmed, kadınların ve azınlıkların haklarının anayasal güvenceye alınması gerektiğini söyledi.

Ahmed, ayrıca Şam’daki geçiş hükümetine sundukları önerilerin yanıtsız kaldığını belirterek, “Suriye’nin geleceği tek bir liderin veya tek bir grubun belirleyeceği bir şey değil. Herkesin taviz vermesi, ortak zeminde buluşması gerekiyor” dedi.

“Diğer azınlık liderleri de ademi merkeziyetçiliği destekliyor”

Ahmed, yazısında Alevi, Dürzi ve Süryani topluluklarının liderleriyle görüştüğünü aktararak, “Onlar da ademi merkeziyetçi bir sistemin Suriye için en uygun çözüm olduğunu düşünüyorlar” ifadelerini kullandı.
Uluslararası topluma çağrıda bulunan Ahmed, “Demokrasi ve insan hakları konusunda muğlak ifadeler kullanılmamalı. Uluslararası toplum, geçiş hükümetine baskı yaparak tüm etnik ve dini gruplarla müzakere masasına oturmasını sağlamalıdır” dedi.

Ahmed, önerilen yeni anayasanın “Suriye’nin çok kültürlü, çok dinli yapısını yansıtan; kadın ve erkek eşitliğini teminat altına alan” bir belge olması gerektiğini vurguladı.


NHY/: Brussels Times, Artı Gerçek