Türkiye-İsrail İlişkilerinde Son Gelişmeler ve Erdoğan’ın Açıklamaları

Erdoğan’ın Filistin-İsrail politikasına ilişkin yaptığı sert açıklamaları ve bu söylemlerinin iç politikadaki yankılarını ele alan bir analiz yayımladı. Erdoğan, özellikle İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına karşı sert bir tutum sergileyerek, İsrail’i “soykırım” yapmakla suçladı ve Hamas’ı bir terör örgütü olarak görmediğini yineledi. Erdoğan, sık sık Filistin halkını “kardeşleri” olarak nitelendirirken, bu açıklamalarıyla Türkiye’nin Filistin yanlısı dış politikasını desteklemeye devam etti.

Fokus, Erdoğan’ın bu sert söylemlerini iç politikadaki zayıflamaları örtmek için bir strateji olarak kullandığını vurguladı. Kaynağa göre, Türkiye’deki ekonomik kriz ve Erdoğan’ın siyasi desteğinde yaşanan erozyon, onu dış politikada güçlü ve sert açıklamalara yöneltti. Özellikle, İsrail’e karşı gösterilen bu tepki, Erdoğan’ın tabanını konsolide etmek ve dikkatleri ülkenin ekonomik sıkıntılarından başka yönlere çekmek için kullandığı bir araç olarak değerlendiriliyor.

Uzmanlar ise, Türkiye’nin NATO üyeliği göz önüne alındığında İsrail tarafından tehdit edilmesi gibi bir senaryonun gerçekçi olmadığını belirtiyorlar. Londra Ekonomi Okulu’ndan Selin Nasi’ye göre, İsrail’in Türkiye’ye saldırması durumunda, bu NATO ve ABD ile karşı karşıya gelme anlamına geleceğinden bu ihtimal oldukça düşük. Erdoğan’ın bu söylemlerinin esas amacının iç politikada güçlü bir duruş sergilemek olduğu ifade ediliyor. Ayrıca, Türkiye’nin bölgedeki diğer büyük güçlerden biri olan İran’la rekabet içinde olduğu, ancak İran’la ilişkilerin dikkatli bir diplomatik dengeyle sürdürüldüğü de haberde yer aldı.

Fokus’un analizine göre Erdoğan’ın İsrail karşıtı söylemleri, hem bölgesel dinamiklerdeki konumunu güçlendirmeye hem de iç politikadaki desteğini korumaya yönelik bir strateji olduğu tespitinde bulunuyor.

  • NHY / focus.de – Deutsche Welle