The Guardian: Seçimden sonra Türkiye ekonomisini neler bekliyor?

İngiliz gazetesi The Guardian, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunun ardından ekonomiye dair olası senaryoları ekonomistlere sordu. Analistler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ikinci tura kalması ve partisinin parlamento çoğunluğunu koruması durumunda Türkiye’nin ciddi bir ekonomik krizle karşı karşıya kalacağı görüşünde.

Türkiye’de 14 Mayıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu sonuçlarına göre, Erdoğan yüzde 49,5 oy alarak rakibi Kemal Kılıçdaroğlu’nun yüzde 44,9’unu geride bıraktı. Ancak hiçbir aday yüzde 50 barajını aşamadığı için 28 Mayıs’ta ikinci tur oylama yapılacak.

Erdoğan’ın Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) ittifak ortaklarıyla meclis çoğunluğunu da elinde bulunduruyor. Bu sonuçlar, Türkiye’de son bir yılda yaşanan ekonomik krize rağmen Erdoğan’ın hâlâ güçlü bir siyasi desteğe sahip olduğunu gösteriyor. Türk lirası, 2021 yılında dolar karşısında yüzde 85 değer kaybederek tarihi düşük seviyelere indi. Enflasyon ise yüzde 70’in üzerine çıkarak rekor kırdı.

Erdoğan’ın ekonomi politikaları, özellikle de faiz oranlarını düşük tutma ve merkez bankasına müdahale etme eğilimi, uluslararası piyasalarda ve ekonomistler arasında eleştirilere neden oluyor. Erdoğan, faizleri düşürerek kurdaki artışın enflasyonu azaltacağı ve ihracatı artıracağı iddiasında bulunuyor.

Ancak bu politika işe yaramadığı gibi ters tepti. Düşük faizler, lirayı daha da zayıflattı ve döviz borcu olan şirketleri zora soktu. Ayrıca enflasyonu kontrol altına almak için gerekli olan para politikası sıkılaştırmasını engelledi.

The Guardian’a konuşan Capital Economics’ten Liam Peach, “Muhalefetin zaferi ve ortodoks politika yapımına dönüş umutları buharlaştı. Bunun yerine, Erdoğan’ın zaferinin Türkiye’de makroekonomik istikrarsızlığa yol açabileceği, bunun da ciddi bir döviz krizi tehdidi ile bankacılık ve kamu borcu pozisyonlarında ilerleyen dönemlerde gerginlik yaratabileceği yönünde çok gerçek bir risk var” dedi.

Peach, Türkiye’nin önümüzdeki aylarda daha fazla faiz indirimi yapması durumunda liranın daha da değer kaybedeceği ve enflasyonun daha da yükseleceği uyarısında bulundu. Ayrıca Türkiye’nin dış finansman ihtiyacının artacağı ve rezervlerinin azalacağı için kredi notunun daha da düşebileceğini belirtti.

Peach’e göre, Türkiye’nin ekonomik istikrarını sağlamak için yapması gereken şeyler belli: Merkez bankasının bağımsızlığını güvence altına almak, faiz oranlarını enflasyonun üzerine çıkarmak, mali disiplini sağlamak ve yapısal reformları hayata geçirmek.

Ancak bunların hiçbiri Erdoğan’ın şimdiye kadar izlediği politikalara uygun değil. Erdoğan’ın ikinci turda da seçilmesi halinde bu politikalarda bir değişiklik olmayacağı beklentisi hakim.

Bu durumda Türkiye’nin ekonomik krizi derinleşebilir ve sosyal maliyeti artabilir. İşsizlik, yoksulluk ve gelir eşitsizliği gibi sorunlar daha da büyüyebilir. Ayrıca Türkiye’nin uluslararası ilişkileri de zorlaşabilir. Özellikle de ABD ile yaşanan gerilimler nedeniyle yaptırım riski devam ediyor.

Türkiye’nin ekonomik geleceği belirsizliğini koruyor. Seçim sonuçları ne olursa olsun, Türkiye’nin önünde zorlu bir yol var.