Sovyet iÅŸgalinin sona ermesinin ardından iç savaÅŸların ülkeyi kasıp kavurduÄŸu, savaÅŸ aÄŸalarının kendi bölgelerinde derebeylik tarzı hüküm sürdüğü, yolsuzlukların, infazların ve rüşvetin ayyuka çıktığı bir dönemde sahnede yerini alan ve Afganistan’ın son 25 yılına damga vuran Taliban örgütü nedir? Nasıl ortaya çıktı? Amacı nedir? Arkasında kimler var?
Taliban nasıl kuruldu?
Arapça talib (öğrenci) kelimesinin çoÄŸulu Taliban (öğrenciler) adını benimseyen örgüt, ülkenin güneyinde Molla Ömer Ahund liderliÄŸinde yaklaşık 50 medrese öğrencisiyle birlikte 1994’te kuruldu. Aslen Kandaharlı olan Molla Ömer, bir süre Pakistan’da ardından da Kandahar’ın kuzeyindeki Meyvend ilçesinde medrese eÄŸitimi aldı. Sovyet iÅŸgaline karşı savaÅŸtı.
Gelenekçi bir yapıya sahip Afgan toplumu içerisinde hızla taraftar toplayan ve yükselen grup, amacını, Sovyet savaşı ve akabinde patlak veren iç savaşlar sırasında ortaya çıkan savaş ağalarından kurtulmak olarak tanımladı.
KuruluÅŸ felsefesini de Afganistan’da Ä°slam’a dayalı bir yönetim getirmek olarak tanımladı.
Kurulduktan birkaç ay sonra çoÄŸunluÄŸu medrese ve ÅŸeriat okulu öğrencileri olmak üzere savaşçı sayısı 20 bini buldu. Kısa süre sonra Pakistanlı PeÅŸtun etnik kökenden Mevlana Samiul Hak liderliÄŸindeki Darul Ulum Hakkaniye medresesi öğrencilerinin önemli bir kesimi de yine örgüte dahil oldu. Öğrenciler hareketinin mensuplarının çoÄŸu ülkenin güneyindeki PeÅŸtun kökenli kiÅŸilerden ve Pakistan’daki medreselerde eÄŸitim gören mülteci ailelerin çocuklarından oluÅŸtu.
Analistlere göre, örgütün kuruluşundan itibaren en büyük destekçisi ve yol göstericisi kuşkusuz Pakistan istihbarat teşkilatı (ISI) oldu. Uzmanlar, hem askeri eğitimin hem de maddi desteğin doğrudan ISI tarafından sağlandığını belirtiyor.
Kandahar ele geçirildi
KuruluÅŸundan kısa süre sonra, Afganistan’ın ikinci büyük kenti Kandahar’a saldırdı. Talebeler örgütü 3 Kasım 1994’te ciddi bir direniÅŸle karşılaÅŸmadan Pakistan sınırındaki kentin kontrolünü ele geçirdi. Bu aynı zamanda zayıf durumdaki Kabil merkezi hükümetine de ilk darbe oldu. Taliban, 1995 yılında ülke genelinde 12 kentte kontrolü saÄŸladı. Yolsuzluklara ve rüşvete savaÅŸ açan grubun popülaritesi günden güne arttı. Ele geçirdiÄŸi ÅŸehirlerde kanunsuzluklar ortadan kaldırılmaya ve emniyet tesis edilmeye baÅŸlandı.
Örgüt Kabil’e dayandı
Ãœlkenin güneyindeki PeÅŸtun nüfusun yoÄŸunlukta yaÅŸadığı kentleri ciddi bir direniÅŸ görmeden bünyesine katan Taliban, 1995’te Kabil’e dayandı. BaÅŸkentin kontrolünü ele geçirebilmek için Kabil’i 3 ayrı koldan bombaladı. Ancak Sovyetler BirliÄŸi’ne karşı verdiÄŸi direniÅŸle adını duyuran Ahmet Åžah Mesut liderliÄŸindeki güçler Taliban’ı burada ağır bir yenilgiye uÄŸrattı.
Pakistan’dan ve bazı Körfez ülkelerinden para ve silah desteÄŸi aldığı belirtilen Taliban, 1996 yılının eylül ayında Kabil’e saldırmak üzere hazırlık yaptı.
Kanlı sokak savaşına girmek istemeyen Tacik komutan Ahmet Åžah Mesut, kendine baÄŸlı tüm güçleri 26 Eylül 1996’da Kabil’den çekti.
Afganistan Ä°slam EmirliÄŸi kuruldu
Otorite boÅŸluÄŸundan faydalanan Taliban savaşçıları 27 Eylül 1996’da Kabil’e girdi. Ä°lk olarak BM binasına sığınan eski Devlet BaÅŸkanı Muhammed Necibullah Ahmedzay ile kardeÅŸi Åžahpur Ahmedzay idam edildi.
BaÅŸkentin ele geçirilmesi zamanına kadar milis bir yapı olan Taliban, bu tarihten itibaren kendi hükümetini kurduÄŸunu açıkladı. Adını Afganistan Ä°slam EmirliÄŸi, kurucu lider Molla Ömer’i de Emirel Müminin (Müminlerin emiri) olarak ilan etti. Bayrak deÄŸiÅŸtirildi. Molla Ömer adına camilerde hutbe okundu.
Afganistan’ı yakından takip eden uzmanlara göre Taliban, bu tarihten sonra Pakistan’ın bölgedeki çıkarları için vekalet savaşı veren bir örgüt haline dönüştü.
Pakistan, BirleÅŸik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan, Taliban’ı resmen tanıdı.
Taliban’ın uygulamalarından bazıları
Önceleri nispeten yumuÅŸak bir görünüm veren örgüt Kabil’in ele geçirilmesinin ardından çok katı kurallar uygulamaya baÅŸladı.
Şeriata dayalı anayasal sistem yürürlüğe girdi. Hanefi mezhebi ön planda tutuldu.
Şeriatın gündelik hayatta uygulandığını takip etmek için Emr-i bil Maruf (iyiliği emretme) Bakanlığı oluşturuldu.
Hayatın her alanından soyutlanan kadınların çalışması, kız çocuklarının okula gitmesi ve eğitim alması tamamen yasaklandı.
Kadınlara peçe zorunluluğu erkeklere ise takke ve sakal mecburiyeti getirildi.
Sakalını kesenler için 6 aydan başlamak üzere hapis cezası verildi. Yüzü görülen kadınlar kırbaçlandı.
Afganistan Televizyonu’nun yayını durduruldu. FotoÄŸraf dahil her türlü görsel yayın ve müzik yasaklandı.
Erkeklere, evine en yakın camide 5 vakit namaz kılma mecburiyeti getirildi.
Emri bil Maruf görevlileri camilerde yoklama aldı.
Mazeretsiz camiye gitmeyenlere ağır yaptırım uygulandı.
Namaz surelerini bilmeyenler kırbaçlandı.
Bütün okullar medreseye dönüştürüldü. Ders kitaplarındaki görseller yok edildi.
‘Medreselerde’ 3’üncü sınıftan itibaren tüm öğrencilere en az 3 metre olmak üzere sarık sarma mecburiyeti getirildi.
Ele geçirilen tüm bilgisayarlar TV kabul edilerek kırıldı.
‘Ä°slam devletine karşı gelenler’ hain ilan edilerek doÄŸrudan idam edildi.
Özellikle farklı mücahit gruplara mensup kişiler, yakalandıklarında şer ve fesat hükmü ile idam edildi.
Çok sayıda kişinin çeşitli sebeplerle eli kesildi.
İdamların ve el kesmelerin birçoğu cuma namazlarından sonra gerçekleştirildi ve halka izlettirildi.
Kesilen eller, ÅŸehrin merkezinde sergilendi.
Resmi kurumlarda PeÅŸtu dili mecbur edildi.
Toplu taşıma araçlarındaki aynalar, kadınlara bakılabileceği gerekçesiyle kaldırıldı.
Kuzey Ä°ttifakı ile savaÅŸ ve Mezar-ı Åžerif’in ele geçirilmesi
Taliban’ın Kabil’i ele geçirmesinin ardından diÄŸer gruplar, ülkenin kuzeyindeki Mezarı Åžerif’i geçici baÅŸkent ilan etti. Burhaneddin Rabbani liderliÄŸinde bir araya gelen ve adını Kuzey Ä°ttifakı olarak duyuran gruplar ellerindeki kentleri kaybetmemek için Taliban’a karşı mücadeleye giriÅŸti. Taliban, 1997’de Mezarı Åžerif’e saldırdı. Halk direniÅŸi ile karşılaÅŸan örgüt, burada yaklaşık 10 bin savaşçısını kaybetti. 7 bin civarında Taliban militanı da Kuzey Ä°ttifakı tarafından esir alındı ve daha sonra bu militanların öldürüldüğü ifade edildi.
Mezarı Åžerif’teki bu savaÅŸla ‘beyin takımını’ kaybettiÄŸi belirtilen örgüte El Kaide’ye baÄŸlı çok sayıda savaşçı katıldı. Taliban, topladığı güç ve örgüte yeni katılanlarla birlikte AÄŸustos 1998’de yeniden Mezarı Åžerif’e saldırdı.
Bu defa kenti almayı baÅŸaran grup, siviller dahil birçok kiÅŸiyi ya öldürdü ya idam etti. Özellikle de azınlık durumdaki etnik gruplara mensup insanlar, topluca kıyımdan geçirildi. Mezhepçi politikalar uygulayan Taliban, Ä°ran’ın Mezarı Åžerif’teki konsolosluÄŸuna saldırdı, 9 Ä°ranlı diplomat ile bir gazeteci öldürüldü.
Analistlere göre Taliban, Mezarı Åžerif’i ele geçirdikten sonra bir önceki yılın intikamını aldı.
Çok sayıda kişinin evi ve araçları ya gasp edildi ya da yakıldı.
Örgüt 1998’de Afganistan’ın yüzde 90’ını kontrol altına aldı. Muhaliflerin elinde sadece Åžah Mesud’un kontrolündeki PencÅŸir bölgesi kaldı.
Taliban görevden uzaklaştırıldı
Amerika BirleÅŸik Devletleri’nde yaÅŸanan 11 Eylül saldırılarının ardından ABD yönetimi, Taliban’dan El Kaide lideri Ãœsame bin Ladin’i teslim etmesini istedi. Taliban, Ladin’i ‘misafir’ olduÄŸu gerekçesiyle iade etmeyeceÄŸini bildirdi.
Bunun üzerine ABD, 7 Ekim 2001’de Kuzey Ä°ttifakı’nın da desteÄŸiyle Taliban’a yönelik operasyon baÅŸlattı. Kısa sürede baÅŸkent Kabil dahil elindeki tüm ÅŸehirleri kaybeden Taliban, kalesi konumundaki Kandahar’a çekildi. Ardından burayı da kaybetti ve daÄŸlara çekilmek zorunda kaldı.
Örgüt 2002’den sonra gerilla taktiÄŸi ile ABD ve Batı destekli Kabil hükümetine karşı savaÅŸ vermeye baÅŸladı.
Örgüt hala bitirilemedi
Amerikan işgalinin üzerinden 20 yıl geçmesine rağmen hala adından söz ettiren Taliban, ABD varlığının sona ermesini ve tüm yabancı güçlerin ülkeden çekilmesini istiyor.
Batılı uzmanlara göre, görevden uzaklaÅŸtırılmasının ardından gücünü yeniden toparlayan örgüt, potansiyel bir tehlike olarak duruyor. Özellikle de ABD ve NATO güçlerinin Afganistan’dan çekilmesi sonrası Afgan ordusunu maÄŸlup edebileceÄŸi belirtiliyor.
Afgan analistler de Pakistan’ın saÄŸladığı destek nedeniyle Taliban’ın neredeyse eski gücüne yeniden ulaÅŸtığını ve yabancı güçlerin çekilmesinin ardından kısa sürede Kabil’e dayanabileceÄŸini öne sürüyor.
Son 40 yıldır iÅŸgaller ve iç savaÅŸlardan yorulan halkın yeni bir kanlı savaşı kaldıramayacağı göz önünde bulundurulursa, hem Afgan halkı hem de merkezi hükümet, Taliban’ın barış masasına oturmasını istiyor.
Yine Afganlar örgütten siyasi partiye dönüşerek seçimlere girmesini talep ediyor. Böylece Taliban örgütünün halk nezdinde tabanının bulunup bulunmadığı da netleşmiş olacak.
Ancak Taliban tüm bunları reddediyor.
Bu arada ABD operasyonlarının baÅŸlamasının ardından Taliban lideri Molla Ömer, düzenlenen bir saldırıda öldürüldü. Örgütün bir sonraki lideri de düzenlenen operasyonda öldü. Örgüt halen ülke topraklarının yüzde 40’ına yakınını kontrol ediyor.
- Talihsiz Anjel Hala ve Edirne Kuşatması Günleri - 29 Ocak 2025
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024