ABD’nin Suriye’nin kuzeyinde, Türkiye sınırına yakın Kobani bölgesinde askeri bir üs kurma girişimi, bölgede önemli dengelerin yeniden şekillenmesine yol açmaktadır. Bu hamle, Washington’un Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) verdiği desteği sürdürme amacını da taşımaktadır.
Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinin karşısında bulunan bu bölgede ABD’nin askeri altyapısını güçlendirmesi, bölgedeki jeopolitik dinamikleri etkileyebilir. 13 TIR’lık bir konvoyun bölgeye beton bariyerler ve hazır duvarlar taşıması, Kobani’deki askeri hareketliliği artırmış durumda. Bu durum, Türkiye’nin sınır güvenliği politikaları için önemli bir gerilim kaynağı olabilir.
SDG ve HTH ile Görüşmeler
Son dönemde SDG’ye bağlı bir heyetin, Heyet Tahrir El-Şam (HTŞ) ile yaptığı müzakereler, SDG’nin Suriye’deki geleceği hakkında önemli tartışmalara neden olmaktadır. SDG’nin yeni yapılacak Suriye ordusunda yer alması talepleri üzerine HTŞ’nin ret cevabı vermesi, bölgedeki güç dengesini daha da karmaşık hale getiriyor. ABD’nin Kobani’deki varlığı, sadece SDG’ye destek sağlama çabasının ötesinde, Suriye’nin kuzeyindeki güç dengelerini yeniden şekillendirme stratejisi olarak yorumlanabilir.
Türkiye’nin askeri müdahale planları karşısında ABD’nin bu hamlesi, bölgedeki aktörlerin ve Türkiye’nin nasıl bir yanıt vereceği konusunda merak uyandırıyor. Türkiye basını, durumu milliyetçi bir çerçevede ele alarak eleştirirken, gerçeklik, bölgesel ve uluslararası güç dinamiklerinin karmaşıklığını gözler önüne seriyor.