KONDA Araştırma Şirketi, “Türkiye’deki İnsan Hakları Algısı” üzerine yaptığı kapsamlı araştırmanın sonuçlarını İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısıyla açıkladı. Araştırma, 17-19 Mayıs 2024 tarihleri arasında gerçekleştirildi ve 74 ilde, 1.419 köy ve mahallede toplamda 2.915 kişi ile telefon aracılığıyla yapılan anket sonuçlarını kapsıyor.
Araştırma, Türkiye’deki 15 yaş üstü nüfusun insan hakları tanımına, hak ihlallerine dair görüşlerine ve hukuk sistemi ile yargının işleyişine dair bakış açısını anlamayı hedefledi. KONDA Genel Müdürü Aydın Erdem’in açıkladığı rapor, Türkiye’de insan hakları algısına dair önemli veriler sundu.
En Önemli Haklar: Yaşama Hakkı, İfade Özgürlüğü ve Adil Yargılanma
Katılımcılara, “Sizin için en önemli olduğunu düşündüğünüz 3 insan hakkı hangileridir?” sorusu yöneltildi. Cevaplar arasında ilk sırayı %59 ile yaşama hakkı aldı. Yaşama hakkını, %54 ile ifade ve düşünce özgürlüğü takip etti. Üçüncü sırada ise %36 oranıyla adil yargılanma hakkı öne çıkarken, %34 oranıyla kadınların eşitlik hakkı dördüncü sırada yer aldı.
Ayrımcılık: Siyasi Tercih İlk Sırada
KONDA araştırmasında, katılımcılara “Tüm toplumu düşündüğünüzde sizce Türkiye’de insanlar en fazla hangi sebeplerden dolayı ayrımcılığa uğruyor?” sorusu da yöneltildi. Katılımcıların %47’si siyasi tercihlerin en büyük ayrımcılık sebebi olduğunu belirtti. Bunu %41 ile din/mezhep ve sosyo-ekonomik durum, %35 ile ise etnik kimlik izledi.
En Çok Hakları İhlal Edilenler: Yoksullar ve Kadınlar
Araştırmada, “Türkiye’de sizce en çok kimlerin/hangi grupların hakları ihlal ediliyor?” sorusuna katılımcıların %38’i yoksullar ve kadınların haklarının en fazla ihlal edildiğini belirtti. %25 oranında katılımcı ise çocukların haklarının ihlal edildiğini söyledi.
İnsan Hakları İhlallerinde Başrolde Siyasetçiler
Araştırmanın en çarpıcı sonuçlarından biri, “Sizce en fazla kimler/hangi gruplar insan haklarını ihlal ediyor?” sorusuna verilen yanıtlarda görüldü. Katılımcıların %56’sı siyasetçileri hak ihlallerinde başı çeken grup olarak işaret etti. Bunu %24 ile mahkemeler ve %22 ile medya izledi. Ayrıca, Kürt katılımcılar arasında polislerin hak ihlallerine dikkat çekenlerin oranı %11 olarak belirlendi.
İfade Özgürlüğü ve Hukuk Sistemi Endişeleri
Raporda, “Şiddeti övmedikçe, herkes fikrini istediği gibi ifade edebilmeli, bundan dolayı cezalandırılmamalıdır” ifadesine katılanların oranının Haziran 2024’te %89 iken, Eylül 2021’de %83, geçtiğimiz ay ise %77 olarak belirlendiği kaydedildi. Bu, ifade özgürlüğüne dair güvenin giderek azaldığını gösteren önemli bir bulgu.
Adil Yargılanma Konusunda Güvensizlik
Son olarak, “Mahkemeye düşsem adil karar çıkmayacağından korkarım” cümlesine katılanların %26’sının, bu ifadenin “kesinlikle doğru” olduğunu belirttiği ortaya çıktı. Araştırma, her 4 kişiden 1’inin mahkemelerde adil bir karar çıkmayacağına inandığını göstererek, Türkiye’deki yargı sistemine duyulan güvensizliği vurguluyor. (MA)