Demirtaş ve Yüksekdağ İçin AİHM Kararı Sonrası Tahliye Başvurusu Yapılacak

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) verdiği üçüncü ihlal kararının ardından, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobani Davası tutukluları için 11 Temmuz’da tahliye talebiyle mahkemeye başvuru yapılacak.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği son hak ihlali kararının ardından, Demirtaş’ın avukatları 11 Temmuz Perşembe günü (yarın) önemli bir adım atmaya hazırlanıyor. Avukatlar, Demirtaş ile birlikte Figen Yüksekdağ ve Kobani davası kapsamında tutuklu bulunan diğer siyasetçilerin tahliyesi için mahkemeye başvuracak.

AİHM Üçüncü Kez İhlal Kararı Verdi

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, geçtiğimiz günlerde verdiği kararda, Demirtaş’ın uzun tutukluluğunun hak ihlali niteliği taşıdığına hükmetti. Bu, AİHM’in Demirtaş hakkında verdiği üçüncü hak ihlali kararı oldu. Mahkeme, özellikle siyasi saiklerle tutukluluğun uzatıldığını belirterek, Demirtaş’ın adil yargılanma hakkının, özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğini vurguladı.

Avukatlar Tahliye ve Beraat İçin Başvuru Yapacak

Medyascope’tan Ferit Aslan’ın aktardığına göre, Demirtaş’ın avukatları önce hüküm veren Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak tahliye talebinde bulunacak. Bu başvurunun ardından, dosyanın bulunduğu İstinaf Mahkemesi’ne de gidilerek AİHM kararına dayanarak beraat talebi içeren yeni bir başvuru yapılacak.

Avukatların bu başvurularında, AİHM’in kararında açıkça geçersiz saydığı ve mahkumiyetin temelini oluşturan delillerin hukuka aykırı olduğunu vurgulayacağı bildirildi. Bu nedenle yalnızca tahliye değil, aynı zamanda mahkumiyetin bütünüyle düşürülmesi talep edilecek.

Kobani Davasında Son Durum

Demirtaş ve Yüksekdağ, 6-8 Ekim 2014 tarihlerindeki Kobani protestoları nedeniyle açılan ve kamuoyunda “Kobani Davası” olarak bilinen dosya kapsamında yargılanıyordu. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Mayıs 2024’te sonuçlanan karar duruşmasında Demirtaş’a 42 yıl, Yüksekdağ’a ise 30 yıl 3 ay hapis cezası vermişti.

Toplamda 108 sanığın yargılandığı davada çeşitli HDP yöneticileri ve üyeleri hakkında da ağır cezalar verilmişti. Bu kararlar, başta muhalefet partileri ve uluslararası insan hakları kuruluşları olmak üzere birçok kesim tarafından “siyasi nitelikli” olarak eleştirilmişti.

AİHM Kararının Bağlayıcılığı ve Hukuki Etkisi

AİHM kararları, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne taraf olan ülkelerde iç hukuku bağlayıcı nitelikte. Nitekim Türkiye, sözleşmenin tarafı olduğu için AİHM’in ihlal kararlarına uymakla yükümlü. Daha önce de AİHM, 2020 yılında verdiği kararında, Demirtaş’ın “siyasi nedenlerle tutuklu bulunduğu” ve “derhal serbest bırakılması gerektiği” yönünde hüküm kurmuştu. Ancak o karar, yerel mahkemelerce yerine getirilmemişti.

Yeni başvurunun, AİHM’in açık ihlal kararını bir kez daha teyit etmesi nedeniyle önceki kararların aksine somut bir tahliye sürecini başlatabileceği belirtiliyor. Avukatlar, bu kez hem içerik hem bağlayıcılık açısından AİHM kararlarının uygulanmasını talep ediyor.

Demirtaş’ın avukatlarının yarınki başvurusu, hem Türkiye’deki yargı bağımsızlığına dair tartışmalar hem de Avrupa ile ilişkiler bakımından kritik bir eşik olarak değerlendiriliyor. Sürecin nasıl ilerleyeceği, yalnızca hukuki değil aynı zamanda siyasi sonuçlar da doğurabilir.


  • NHY / Medyascope, AİHM Karar Metni (2024), Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi Karar Özeti (Kobani Davası – 16 Mayıs 2024)