Sadece başımızdan bahsetmiyorum sıradan insanlar, bizler ne zaman bu kadar ar’sız olduk..
Her türlü bokluğu yapıyoruz, yalan söylüyoruz, birbirimizin ekmeğini, işini, eşini çalıyoruz, mevkisiyle, emeğiyle oynuyoruz… Haksızlık, hadsizlik yapıyoruz… Saygın dediğimiz yerlerde aslında “saygın” olmayan insanları kendi çıkarlarımız için alkışlıyoruz, pohpohluyoruz… Gözümüzü hırs bürümüş en önde olmak için birbirimizi ittiriyoruz… Eline en küçük bir erk alan birden sanki dünyayı idare ediyor.Hemen eşini, dostunu kayırıyor öne çıkarıyor. Yalakalık inanılmaz prim yapıyor. Herkes her masada ayrı konuşuyor. Sana canımsın diyen gidip başka yerde arkandan konuşuyor. Edepsizlik o kadar muteber ki sesi en yüksek çıkan kendini haklı sanıyor… Ehil olmayan herkes utanmadan mevki sahibi oluyor. Kültürlü olmanın iki üç magazin bilmek olduğunu sanıyoruz. Eğitimsiziz ve bundan utanmak yerine gurur duyduğumuzu söyleyerek üste çıkıyoruz… Vatanını sevmeyi faşist olmakla, hak hukuk bilmeyi vatan hainliğiyle karıştırıyoruz. Ticarette hırsızlık arsızlık yapıyoruz…
Çıkarımız için adam satıyor, dost, arkadaş heba ediyoruz sonra çıkıp hiçbirşey olmamış gibi pozlar, beyanatlar veriyoruz… Sarmaş dolaş oluyoruz…
İki gün önce başka arkadaşımıza telefonda onlar şöyle, bunlar böyle dediklerimizle aynı masada poz veriyoruz… Bak gerisi ortaya da şu cümle sonuna kadar gerçek maalesef… Siz değil miydiniz daha dün birbirine laf eden diyesim geliyor… Öyle yüzsüz insanlar tanıyorum ki yeminle ben yazacak birşey bulamıyorum… Hadi kimseden utanmıyorsun be hey Allahsız kitapsız kendinden de mi utanmıyorsun dediklerim var mesela… Ama yapacak birşey yok alem buysa, ayaklar baş, dötler kral oluyor…
Ama umrumda mı? Sor umrumda mı ?
Bir sınır vardır ya…bir yere kadar çok umurunuzda olur çaba sarf edersiniz bir şeyler yapayım değişsin diye… Sonra bir sınıra gelir olan biten… Hadi len ordan dersin bakarsın önüne… Çünkü anlarsın ki alem buysa kral onlar.. Yani onları görmüyor artık gözüm…
Bu memleketle ve bir sürü şeyle ve insanla şu an ilişkim bu düzeyde…
Adam gibi dürüst insanlar senin neyine Türkiye diyorum…
Şu aralar Gezi’de ümitlendiğim gibi bir İnce’den ümitleniyorum. Sadece aklı ve belagat yeteneği bile beni mutlu ediyor. Özlemişim diyorum, çıkıp da bağırıp hakaret etmeden konuşan birilerini… Ki o bile üslubunu bu ortama uydurarak geniş kitleye hitap edebileceğinin farkında… Gazetecilerin gazeteci olmadığı, eğitimsizliğin prim yaptığı, edepsizliğin alkışlandığı bir cahiliye dönemi yaşıyoruz…
Biz artık eğitimsiz, görgüsüz ve bilgisiz bir topluluğun idare ettiği, poposu ve memesiyle fotoğrafına milyonlarca beğeni alan kadınların yaşadığı, en kaliteli ortamlar dediğin yerlerde gizli grup sex ve uyuşturucu partilerinin yapıldığı, bazılarının bir dilim ekmeğe muhtaç olduğu, her gün evlatları ölen, onlar ölürken kimin eli kimin şeyinde seyreden bir ülkeyiz… Ben sana ne yazayım ki…
Sana yazılacak ve hatta dar kapsamda size yazılacak tek şey var…
“OTUR BAŞTAN YAZ BENİ”….
- “Aidiyet” Ait Olmanın Tadının Kaçtığı Şeyler - 23 Aralık 2019
- Dedikodu - 17 Ekim 2019
- Anne var, anne var… - 19 Eylül 2019