İşsizlik Kağıt Üzerinde Düşüyor, Umutsuzluk Tarihi Zirvede

Ekonomist İnan Mutlu’nun TÜİK verilerine dayanan analizine göre, iş bulma ümidi kalmadığı için iş aramaktan vazgeçenlerin resmi işsizlere oranı yüzde 82’yi aşarak rekor kırdı; işsizlik düşüşü büyük ölçüde istatistiksel yöntemlerle sağlanıyor.

Türkiye’de açıklanan resmi işsizlik oranlarındaki gerileme, işgücü piyasasındaki gerçek tabloya ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi. Ekonomist İnan Mutlu’nun sosyal medya platformu X’te paylaştığı ve TÜİK verilerine dayanan grafikler, iş aramaktan umudunu kestiği için işgücünün dışına çıkanların sayısındaki dramatik artışı gözler önüne seriyor.

Umutsuzlar Resmi İşsiz Sayılmıyor

Grafiklere göre, iş bulma ümidi olmadığı için iş aramayanların resmi işsizlere oranı 2025 itibarıyla yüzde 82,9 seviyesine ulaştı. Bu oran, 1989’da yüzde 7,9, 2006’da ise yüzde 26,8 düzeyindeydi. Özellikle 2019 sonrasında yaşanan keskin yükseliş, işgücü piyasasında yapısal bir kırılmaya işaret ediyor.

Uluslararası tanıma göre aktif olarak iş aramayan kişiler “işsiz” sayılmadığı için, iş aramaktan vazgeçen yüz binlerce kişi istatistiklerde görünmüyor. Bu yöntem, resmi işsizlik oranlarının düşük görünmesine yol açıyor.

İşsizliğin Düşüşü Tartışmalı

İnan Mutlu’nun değerlendirmesine göre, iş aramayı bırakmış kişilerin sayısı artık resmi işsizlere yaklaşmış durumda. Bu tablo, işsizliğin fiilen azalmasından çok, tanım ve ölçüm yöntemleriyle aşağı çekildiği eleştirilerini güçlendiriyor.

Ekonomistler, bu durumun özellikle gençler ve uzun süreli işsizler arasında yaygınlaştığını, “ümitsiz işsizler” kategorisinin genişlediğini ve bunun sosyal politikalar açısından ciddi sonuçlar doğurduğunu vurguluyor.

İşgücü Piyasasında Yapısal Sorunlar

Uzmanlara göre, iş aramaktan vazgeçenlerin hızla artması; düşük ücretler, güvencesiz çalışma, yüksek yaşam maliyetleri ve sınırlı istihdam olanaklarıyla doğrudan bağlantılı. Resmi verilerdeki iyileşme algısına karşın, fiili işsizlik ve atıl işgücü sorununun derinleştiği belirtiliyor.

İnan Mutlu’nun paylaştığı grafikler, işsizlik tartışmasının yalnızca oranlara değil, işgücüne katılım ve umutsuzluk göstergelerine birlikte bakılarak yapılması gerektiğini ortaya koyuyor.


  • NHY / Ekonomist İnan Mutlu’nun X (Twitter) paylaşımları