Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanmasıyla birlikte kentte gergin saatler yaşandı. İçişleri Bakanlığı, Van Büyükşehir Belediye Başkanı Abdullah Zeydan’ı görevden uzaklaştırarak yerine Van Valisi Ozan Balcı’yı Belediye Başkan Vekili olarak atadı. Bu kararın ardından belediye binası önünde toplanan kalabalığa polis müdahale etti ve aralarında gazetecilerin de bulunduğu 127 kişi gözaltına alındı.
Kayyum Kararı ve Gözaltılar
İçişleri Bakanlığı’nın Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanması kararı, belediye binası önünde Başkan Abdullah Zeydan’a tebliğ edildi. Kararın tebliğ edilmesinin ardından belediye binası önünde toplanan vatandaşlara polis ekipleri müdahale etti. Polis, TOMA, biber gazı ve plastik mermi kullanarak kalabalığı dağıttı. Müdahale sırasında aralarında Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Doğan Hatun’un da bulunduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Hatun daha sonra serbest bırakıldı.
Gözaltına alınanlar arasında JİNNEWS muhabiri Rabia Önver, Mezopotamya Ajansı muhabirleri Bilal Babat ve Mehmet Güleş, gazeteciler Behçet Bayhan, Ruşen Takva ve Medine Mamedoğlu gibi isimler de yer alıyor. Toplamda 127 kişi gözaltına alındı.
Gözaltıların Ardından Tepkiler
Gözaltılar, özellikle basın özgürlüğü ve yerel yönetimlerin özerkliği konusunda tartışmaları yeniden alevlendirdi. Gazetecilerin gözaltına alınması, meslek örgütleri ve insan hakları kuruluşları tarafından tepkiyle karşılandı. Gazeteciler Sansür Endeksi (GSF), yaptığı açıklamada, gazetecilere yönelik baskıların endişe verici olduğunu belirterek, gözaltına alınan gazetecilerin derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Van Barosu da yaptığı açıklamada, gözaltıların hukuka aykırı olduğunu ve vatandaşların temel hak ve özgürlüklerinin ihlal edildiğini belirtti. Baro, gözaltına alınanların avukatlık hizmetlerini üstleneceklerini duyurdu.
Kayyum Uygulamaları ve Yerel Demokrasi
Van Büyükşehir Belediyesi’ne kayyum atanması, Türkiye’de son yıllarda sıkça gündeme gelen kayyum uygulamalarına bir yenisi olarak eklendi. Özellikle 2016 yılında yaşanan darbe girişiminin ardından başlatılan operasyonlar kapsamında, çok sayıda belediyeye kayyum atanmış ve seçilmiş belediye başkanları görevden uzaklaştırılmıştı. Bu uygulamalar, yerel demokrasi ve seçilmişlerin iradesi üzerinde ciddi tartışmalara neden olmuştu.
Van’da yaşananlar da benzer bir süreci işaret ediyor. Abdullah Zeydan’ın görevden alınması ve yerine kayyum atanması, yerel halkın tepkisini çekerken, kentte gerginlik artıyor. Gözaltına alınanların serbest bırakılması ve hukuki süreçlerin şeffaf bir şekilde işlemesi beklenirken, olayların nasıl sonuçlanacağı merakla takip ediliyor.
Demokrasi ve Yerel Yönetimler Üzerindeki Baskılar
Van’da yaşananlar, Türkiye’de yerel yönetimlerin özerkliği ve demokratik işleyiş üzerindeki baskıların devam ettiğini gösteriyor. Kayyum uygulamaları, seçilmişlerin iradesinin göz ardı edilmesi ve gazetecilere yönelik baskılar, demokratik hak ve özgürlükler açısından endişe verici bir tablo çiziyor. Van’daki gelişmeler, hem yerel halkın hem de uluslararası toplumun dikkatle izlediği bir süreç olarak öne çıkıyor. Gözaltına alınanların serbest bırakılması ve hukuki süreçlerin adil bir şekilde işlemesi, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri açısından büyük önem taşıyor.