Trump’ın Beyaz Saray’da Gerçekleşen Güney Afrika Gerilimi: Beyaz Soykırımı Komplosu

ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray’daki görev süresi boyunca diplomatik teamülleri hiçe sayan sayısız sahneye imza atmıştı. Bu kez hedefi Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa oldu. Oval Ofis’te gerçekleşen ve kameraların dışlandığı özel görüşmede Trump, Ramaphosa’yı adeta bir propaganda tuzağına çekti: Güney Afrika’da beyaz çiftçilere karşı “soykırım” işlendiğine dair sahte ve montajlanmış videoları toplantının ortasında oynattı.

Beyaz Soykırımı Komplosu Oval Ofis’te

Sky News’in haberine göre Trump, Güney Afrika’daki beyaz çiftçilere karşı şiddet uygulandığını iddia eden videoları Ramaphosa’nın gözü önünde izletmekte hiçbir sakınca görmedi. Söz konusu videolar, aşırı sağcı Güney Afrikalı gruplar tarafından hazırlanmış ve uzun süredir uluslararası kamuoyunda dezenformasyon örneği olarak gösteriliyor.

Trump, bu sahte videoları “Güney Afrika’da olanların gerçeği” olarak sunarken, Ramaphosa gösterim sırasında sessiz kalmayı tercih etti. Ancak Ramaphosa’nın sözcüsü daha sonra yaptığı açıklamada, Trump’ı “bilinçli bir dezenformasyon kampanyasının parçası olmakla” suçladı.

Olayın Gölgesinde ABD’ye Gelen Güney Afrikalı Beyazlar

Görüşmeden kısa süre önce, ABD’ye Güney Afrika’dan yaklaşık 50 kişilik beyaz çiftçi grubu “mülteci” statüsüyle giriş yaptı. Trump yönetiminin bu adımı, Güney Afrika hükümetiyle ilişkilerde zaten var olan gerilimi daha da artırdı. Ramaphosa yönetimi, bu kişilerin mülteci olarak kabul edilmesini “ırkçı ve politik bir oyun” olarak değerlendirdi.

Hatırlanacağı üzere Trump, Ramaphosa’nın Ocak ayında imzaladığı bir arazi reform yasasını da hedef almıştı. Yasa, belirli durumlarda devletin özel mülkleri tazminat ödemeksizin kamulaştırmasına olanak tanıyor. Trump bu yasayı da “beyazlara karşı devlet eliyle zulüm” şeklinde yorumladı.

Aşırı Sağın Sesi Beyaz Saray’da

Trump’ın “beyaz soykırımı” anlatısı, Güney Afrika’da yıllardır aşırı sağcı ve ırkçı grupların savunduğu, uluslararası araştırmacılar ve insan hakları örgütleri tarafından ise tamamen asılsız bulunan bir komplo teorisine dayanıyor. Bu anlatı, Avrupa ve ABD’deki aşırı sağ çevrelerde de sıkça gündeme getiriliyor. Trump’ın bu komployu bir devlet başkanıyla yaptığı resmi görüşmeye taşıması ise yalnızca diplomatik nezaketin değil, gerçekliğin de sınırlarını zorladı.

Diplomatik Değil, Propagandacı Bir Başkan

Oval Ofis’teki bu gösterim, bir kez daha Trump’ın başkanlık döneminde diplomasiyi, sağ popülist ideolojisinin aracı haline getirdiğini gösterdi. Ramaphosa gibi bir devlet başkanının, yanlış bilgi ve kurgu görüntülerle adeta sorguya çekilmesi, uluslararası ilişkiler tarihinde bir utanç sahnesi olarak kayda geçti.

Trump, Oval Ofis’i aşırı sağın propaganda sahnesine dönüştürürken, Beyaz Saray’da gerçekler değil, komplo teorileri yankılanmaya devam etti. Bu skandalın ardından Güney Afrika hükümetinin nasıl bir tepki vereceği ise merak konusu.


NHY / Sky News, Guardian Africa Desk, Human Rights Watch, South African Government Spokesperson Press Briefing (2025), U.S. State Department Archives on Refugee Status Admissions