Urfa’daki istismar davasında mahkeme, müftüye beraat kararı veremedi. Duruşma savcısının, müftünün beraatini talep etmesi, büyük tepki çekmişti. Bu tepki, kamuoyunun ve sosyal medyanın etkisiyle savcıyı talebini gözden geçirmeye zorladı. Kamuoyunun baskısı ve özellikle gazeteci Timur Soykan’ın BirGün Gazetesi’ndeki yazısının ardından gelişmeler hızlı bir şekilde ilerledi.
Soykan, 5 Aralık 2024 tarihinde kaleme aldığı “Savcı, istismar sanığı müftünün beraatini istedi” başlıklı yazısında, Urfa’daki davada müftüye yönelik beraat talebini ele almıştı. Soykan, yazısında savcının tavrını eleştirerek, bu kararın kamuoyunda büyük bir infial yarattığını vurgulamıştı. Yazı sonrası sosyal medyada artan tepkiler, davaya daha fazla ilgi gösterilmesine ve kamuoyunun daha fazla sesini duyurmasına yol açtı.
Dava avukatlarından Arkın Hürtaş, basına yaptığı açıklamada, eğer bu dosya basına yansımamış ve kamuoyu bu kadar ilgi göstermemiş olsaydı, müftü hakkında beraat kararının çıkabileceğine dikkat çekti. Hürtaş, “Bu dosya basına yansımasa, kamuoyu bu kadar peşine düşmese belki beraat kararı çıkacaktı” şeklinde konuştu.
Sosyal medyada ve kamuoyunda yükselen tepkiler, savcının beraat talebini gözden geçirmesine yol açtı ve mahkeme, müftüye beraat kararı vermekten kaçındı. Gelişme, halkın ve medyanın, yargı sürecinde kritik bir denetim rolü oynadığını bir kez daha gözler önüne serdi.