Kürtler Cumhurbaşkanlığı seçiminde oyunu kime verir?

Erkene alınmaması durumunda Haziran 2023’de düzenlenecek olan seçimlerde CHP, Ä°YÄ° Parti, Saadet, DEVA, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti’nin oluÅŸturduÄŸu altılı masanın adayı ile ilgili CHP’de ağır basan eÄŸilim Genel BaÅŸkan Kemal KılıçdaroÄŸlu. Masanın diÄŸer ağır ortağı Ä°YÄ° Parti ise KılıçdaroÄŸlu’nun adaylığına açık bir ÅŸekilde itiraz etmezken, Ankara BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Mansur YavaÅŸ’ın ismini ön plana çıkarıyor.

Muhalefetin adayı ile ilgili Kürt seçmenlerin ve HDP’nin oylarının kritik önemde olduÄŸu da dikkat çekilen bir baÅŸka nokta.

Peki “Kürt seçmenler” derken yüzde kaçlık bir orandan bahsediliyor, bu seçmen kitlesinin profili nasıl ve Kürt seçmen cumhurbaÅŸkanı adayı olarak kimi istiyor?

DW Türkçe’ye konuÅŸan uzmanlar, konuyla ilgili sorulara yanıt aradı.

Toplumsal Etki AraÅŸtırmaları Merkezi (TEAM) Direktörü UlaÅŸ Tol, Kürt seçmenlerin de her seçmen kategorisi gibi “yekpare ve homojen” olmadığını söylüyor. Tol, dindar Kürtlerin de çoÄŸunun HDP’ye oy verdiÄŸini belirtiyor. Tol, AKP sadece dindar Kürtlerden destek bulduÄŸu için, sanki dindar olanlar AKP’ye oy verir gibi bir yanılgı bulunduÄŸuna dikkat çekerek, son yıllarda Kürt seçmen profilinin de deÄŸiÅŸmekte olduÄŸunu ÅŸu sözlerle aktarıyor:

Kürt seçmenlerin oy davranışları ile ilgili yıllardır saha çalışmaları yapan Araştırmacı Reha Ruhavioğlu da Kürt seçmenlerin genel oy davranışını şöyle özetliyor:

“2018 verilerine göre kabaca anlatmak gerekirse, Türkiye’de eÄŸer 100 Kürt yaşıyor olsa, daha doÄŸrusu oy kullanan 100 Kürt varsa yaklaşık 30’unun AKP’ye, 10-11 tanesinin CHP’ye, 55-60’ının da HDP’ye oy verdiÄŸini tahmin ediyoruz.”

Tol, Kürt seçmenin beklentisinin “maksimalist” olmadığını, siyasetten bir anda tüm sorunlarını çözmesini beklemediÄŸini söyleyerek, Kürtlerin daha çok reel siyaseti izlediÄŸini ve tek başına ekonomiye ya da demokratik deÄŸerlere bakarak hareket etmediÄŸini ifade ediyor.

Kürt seçmenlerin esas beklentisinin “sorunların tekrar konuÅŸulabilir olduÄŸu, çözülebileceÄŸine dair adımların atılmaya baÅŸlandığı bir iklime geçilmesi” olarak özetleyen Tol, şöyle konuÅŸuyor:

“Ä°kinci olarak da Türkiye’nin baÅŸta ekonomi, eÄŸitim gibi en temel sorunlarının çözümünde ne kadar ümit vaat ettiÄŸine bakıyor. Öte yandan çoÄŸunluÄŸu için bugün iktidarın deÄŸiÅŸmesi tüm bu faktörler için ana koÅŸula dönüşmüş durumda. Ancak iktidar deÄŸiÅŸirse Türkiye deÄŸiÅŸebilir ön kabulü belirleyici.”

Bu arada araÅŸtırmalarda görünen 2018’den beri Kürtlerin oy davranışlarında ciddi bir deÄŸiÅŸim olduÄŸu yönünde.

RuhavioÄŸlu’na göre, AKP’nin Kürt seçmenden 2018’de aldığı 30 puan, bugün 18-19’lara, hatta belki 16’lara kadar gerilemiÅŸ durumda. “Yani AKP Kürt seçmende üçte birden fazla destek kaybetmiÅŸ” diyen RuhavioÄŸlu, buna karşılık CHP’nin ise oylarını ikiye katladığını belirtiyor.

Ruhavioğlu, tüm bu oranlardan bahsederken Türkiye genelindeki Kürt seçmenler için konuştuğunu, yani sadece doğu ve güneydoğu olarak düşünülmemesi gerektiğini de sözlerine ekliyor.

Bu arada CHP’nin oluÅŸturduÄŸu DoÄŸu Masası, Örgütlerden Sorumlu Genel BaÅŸkan Yardımcısı OÄŸuz Kaan Salıcı’nın baÅŸkanlığında bölgedeki ikinci turunu sürdürüyor. DW Türkçe’ye konuÅŸan CHP’li yetkililer son dönemde Kürt seçmenler nezdinde oylarını artırdıklarını kendilerinin de sahada bizzat gördüklerini belirterek, ismi “doÄŸu” olmakla birlikte bu etkinin yurt geneline yayılmasını beklediklerini kaydediyorlar.

Uzmanlara göre partiler arası oy geçişlerinde Kürt seçmenin önemi daha iyi anlaşılabiliyor.

RuhavioÄŸlu, son yıllarda Kürt seçmenlerde “AKP’den CHP’ye doÄŸru bir akış” bulunduÄŸunu ve bunun en baÅŸta AKP için büyük risk olduÄŸunu belirterek, bu saptamasının ayrıntılarını şöyle anlatıyor:

“Çünkü Türkiye’de seçmen grupları içinde AKP’den en fazla kopan grup Kürtler. Yaklaşık yüzde 30-35 oranında bir kopuÅŸ var. Bu elbette ki AKP için çok büyük bir ÅŸey. Öbür taraftan CHP gibi oyunu iki katına çıkarmış herhangi bir demografik grup yok Türkiye’de. Yani CHP’ye de oy desteÄŸi taşıyan gruplar arasında en büyük grup Kürt seçmen. Dolayısıyla bunlar da Kürt seçmeni Türkiye’de önemli bir aktöre dönüştürüyor.”

RuhavioÄŸlu ayrıca genç seçmenlerin yaklaÅŸan seçimlerde önemini hatırlatarak, alttan yeni seçmen geldikçe Kürt seçmenin oranının arttığını, “Bugün yetiÅŸkin nüfusta Kürt seçmenler yüzde 20 ise, genç seçmenler içinde yüzde 25’ten fazla” diyor.

TEAM Direktörü Tol da “genç Kürt seçmenin” önemini ÅŸu sözlerle aktarıyor:

“2023 seçimlerinde yüzde 10’un üzerinde bir oranda seçmen ilk kez oy kullanacak. Yeni seçmenin iktidara desteÄŸi belirgin düzeyde daha düşük. Kürt seçmenler arasında ise hem yeni seçmen oranı Türkiye ortalamasından daha yüksek hem de iktidar desteÄŸi daha da düşük. Dolayısıyla Kürtler arasında genelde gençler özelde de yeni seçmenler iktidarın oy kaybının önemli unsurlarından.”

Öte yandan, son dönemde HDP’siz cumhurbaÅŸkanlığı seçimini kazanmaya yönelik bazı olası denklemlerin konuÅŸulduÄŸu da göze çarpıyor. Peki bu matematik olarak mümkün mü?

RuhavioÄŸlu, HDP’nin oyunun sadece HDP oyu demek olmadığını söyleyerek, bu hususu şöyle açıklıyor:

“(HDP’nin 12 puanı gelmesin, Mansur YavaÅŸ ErdoÄŸan’ı yine de geçer) demek yanlış; çünkü HDP’nin YavaÅŸ karşısında yaratacağı sinerji ya da oraya doÄŸru gelecek bir rüzgarı kesmesi bir sürü baÅŸka yeri etkiler. ÖrneÄŸin Türkiye’de YavaÅŸ’ı sevmeyen solcular HDP desteÄŸiyle oy verebilecek iken, HDP karşısında kaldığında onların da gelmesi zorlaşır.”

DW Türkçe’nin HDP’siz denklemlere iliÅŸkin yorumunu sorduÄŸu HDP’li üst düzey bir yetkili “Denemesi bedava, ama faturası yüklü olur” sözlerini sarf ediyor.

Tol ise HDP’li seçmenlerin önemli bir çoÄŸunluÄŸunun eÄŸiliminin kolektif kararı izlemek olduÄŸunu söyleyerek, bunun önemini Ankara yerel seçimini hatırlatarak şöyle anlatıyor:

“Yerel seçim öncesi Ankara’da saha araÅŸtırmalarımızda HDP’li seçmenlerin ağırlığı YavaÅŸ’a oy vermeyeceÄŸini, oy kullanmayacağını söylüyordu. Ancak muhtemelen DemirtaÅŸ’ın baÄŸra taÅŸ basma çaÄŸrısının karşılık bulmasıyla büyük çoÄŸunluÄŸu YavaÅŸ’a oy verdi. Bugün ise tersi bir kolektif tutum sadece HDP’lileri deÄŸil, AKP’den kopan Kürtleri de etkiler. Zira onların kopuÅŸ motiflerinde iktidarın milliyetçi söylemleri de önemli bir etken oldu.”

Bu arada HDP Grup BaÅŸkanvekili Saruhan Oluç, partisinin tutumunu dün MuÅŸ’ta yaptığı açıklamada “6’lı masa ile bir ittifakımız yok, yapmayı da düşünmüyoruz. Parlamento seçimlerinde bizim kendi ittifakımız var, cumhurbaÅŸkanlığı seçimlerinde ise müzakereye açığız. Müzakere ederlerse konuÅŸuruz, etmezlerse başımızın çaresine bakarız, kendi adayımızı çıkarırız” sözleriyle özetliyor.