Giritli Türkler için ‘çilenin başladığı’ gün: 18 nisan 1877


Osmanlı İmparatorluğu ile Yunanistan Krallığı arasında, 17 Nisan 1897 tarihinde “Otuz Gün Savaşı” olarak da adlandırılan savaş başladı.

Savaş yaklaşık bir ay sürdüğü için tarihe “Otuz Gün Savaşı” olarak geçti. Bu tarih Giritli Türkler için çilenin başladığı gün oldu 17 Nisan’ı 18 Nisan’a bağlayan gecenin ilerleyen saatlari. 126. yıl önce başlayan bir çilenin yıldönümü yaşanıyor bugün.

Başlangıçta, Yunanistan’ın Rumları isyana kışkırtmaya üzerine Osmanlı Devleti, Müşir Ethem Paşa komutasındaki yaklaşık 120 Bin askerle 17 Nisan 1897’de Yunanistan’a savaş ilan etmişti. Osmanlı Devleti’ne sınırları içinde kalan Teselya ve İyon Denizi kıyısındaki Arta Limanı 1878 Berlin Antlaşması uyarınca 1881’de Yunanistan’a verilmişti. Bu genişlemeden sonra Yunanistan’ın yeni hedefi Epir (Yanya) ve Girit adasıydı.

Yunanistan Kralı I. Yorgi’nin veliahdı I. Konstantin bir miktarı Danimarka askeri ve İtalyan gönüllülerin de yer aldığı yaklaşık 75 bin kişilik Yunan ordusuyla, 18 Nisan 1897’de Milona geçidinde Osmanlı ordusunun karşısına çıktı. Ethem Paşa ilk savaşı üstün bir galibiyetle kazandı. Bu durum üzerine Osmanlı Ordusu ilerleyerek, 25 Nisan 1897’de Yenişehir, 28 Nisan’da da Tırhala’yı ele geçirdi.

Ethem Paşa komutasındaki Osmanlı birlikleri doğuya doğru ilerleyerek 8 Mayıs’ta çok büyük stratejik öneme sahip bir liman kenti olan Volos’a girdi. Osmanlı Ordusu’nun önünde Yunanistan’ın başkenti Atina’ya girmesini engelleyecek artık, ciddi bir güç kalmamıştı.

Avrupa devletleri devreye giriyor

Gelişimelerin ardından Atina’nın düşeceğini anlayan Avrupa Devletleri’nin aralarında anlaşması üzerine, Rus Çarı II. Nikolay Osmanlı padişahı II. Abdülhamid’e bizzat telgraf çekerek savaşın durdurulmasını talep etti. Padişahın iradesi uyarınca, yaklaşık bir ay sonra 19 Mayıs’ta Osmanlı ordusu fiilen savaşı kesti. 20 Mayıs 1897 günü ise mütareke imzalandı.

Osmanlı-Yunan Savaşı’nın sonunda, 4 Aralık 1897 günü İstanbul Antlaşması imzalandı ve Osmanlılar savaş sırasında ele geçirdiği Teselya’yı boşalttı. Buna karşılık, Yunanistan, Osmanlı Devleti’ne 4 milyon lira savaş tazminatı, savaş sırasında halka verdiği zararlara karşılık da 100 bin lira tazminat ödemeyi kabul etti.

Özerklik ve Yunanistan’a geçiş

Girit Osmanlı yönetiminde kaldı, ancak antlaşma gereği padişahın atayacağı Hristiyan bir vali tarafından yönetilmesi kabul edildi. Bu antlaşmayla Girit özerk hale geldi, daha sonra Yunanistan Girit’i tekrar işgal etti ve adayı Yunanistan’a bağladı.

Ardından Balkan Savaşları sonunda imzalanan 14 Kasım 1913 tarihinde imzalanan Atina Antlaşması ile Selânik, Yanya ve Girit Yunanistan Krallığına bırakılmış ve Meriç Nehri sınır kabul edildi. Girit kesin olarak Yunanistan’a bağlandı.

Gelişen bu olaylar sırasında ise Giritli Türkler önce Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldı. Daha sonraki yıllarda, Kurtuluş Savaşı sonrası Türkiye-Yunanistan nüfus mübadelesi ile tekrar Girit’e göçe zorlanmıştı. (ab)