Geçmiş Olsun

Kapitalizmin geçtiği bilişim teknolojisi ve yapay zekâ, yani “veri” odaklı yeni boyutta, daha önce tüketici olması sıfatıyla muhtaç olunan sıradan insana ihtiyaç kalmamıştır.

Artık herkes gözden çıkarılabilirdir ve hatta dünyanın bitmeye yüz tutan yaşamsal kaynakları bazında bakıldığında, böceklerden de hızlı üreyen ve doğaya hiçbir katkı sunmadığı gibi, onu kötücül bir virüs gibi yayılarak katleden bu yığınlar gözden çıkarılmak zorundadır da…

O yüzdendir ki, en gelişmiş zannettiğimiz toplumlarda bile ırkçılık, cehalet ve nefret bilinçli olarak körüklenmekte ve yükseltilmektedir.

Kapitalizmin yeni hedefi, bugüne dek iliğine kemiğine kadar sömürdüğü ve artık işinin bittiği yitik kitleden kurtulmak için onları milyon milyon birbirine kırdırmaktır.

Pek yakında birçok meslek yok olacak; insanların yerini robotlar alacak; orta sınıf ve işçi sınıfı tamamen boşa çıkacak.

Bugün bütün insanlık olarak eşiğinde olduğumuz toplu katliamların ve soykırımların vahşeti, Nazi Almanyası’nda, Ruanda’da ya da bugüne kadar gerçekleştirilmiş herhangi bir katliam esnasında yaşananları solda sıfır bırakacak. Üstelik de bu kez bu kıyımları nefretten ve yoksulluktan gözü dönmüş yığınlar hayatta kalabilmek için mecburen, kimsenin kışkırtmasına gerek kalmadan kendi elleriyle ve istekleriyle yapacak.

Yeni bir oyun kuruldu ve başrolünü bu kez bilişim ve yapay zekâ teknolojisini, yani “verileri” elinde tutanların kaptığı bu VIP oyunda sıradan insana figüran olarak bile rol verilmedi.

Hatta bizimki gibi hâlâ hurafelerin peşinde koşan, bırakın bu yarışta en geriden de olsa bir kulvara sahip olmayı, bilimin b’sinin bile yanından geçmeyen çöplük ülkeler, bütün insanlarıyla birlikte oyun dışı bırakılarak vahşetlerin en büyüklerine terk edildi.

Bu nedenlerledir ki ulus veya üretim araçlarının el değiştirmesi ve sınıf merkezli demode devrim teorilerinin hepsi çöptür artık.

Yurdumun hâlâ Marks’ın ve Stalin’in bağladığı yerde otlayan atgözlüklü solcularına duyurulur.

Ömrü hayatınız boyunca boş beleş devrim nakaratları söyleyeceğinize, azıcık evrile ve yanınızdaki yörenizdekileri de ucundan da olsa evrilteydiniz eyiydi.

İddia ediyorum, Marks bile şayet yaşasaydı, yaşadığı dönem hayal bile edemeyeceği bu gelişmeler karşısında kendi elleriyle yazdığı Kapital’i yine kendi elleriyle yırtıp atar, sıfırdan yepyeni bir kitap kurgulardı.

Siz ise, yobazların yüzlerce yıl önceki karanlık çağlarda yazılmış bir kitaba 21’inci yüzyılın gerçeklerini hiçe sayarak gözü kapalı tapınmaya devam etmesinden farksız bir biatla kendi peygamberinize ve onun demode kitabına kul olmaya, hatta tıpkı onlar gibi, hakkıyla okuyup anlamaya bile zahmet etmediğiniz o kutsal kitabınızdan cımbızladığınız üç beş klişe cümleye tapınmaya devam ettiniz. Asla öngörülmemiş baş döndürücü bir hızla geldiğimiz konjonktürün yeni dengeleri doğrultusunda tek bir yeni fikir ve cümle üretmeyi aklınızın ucundan bile geçirmediniz, geçirmiyorsunuz, geçirmeyeceksiniz de… Tebrik ediyorum.

Eee, ne diyeceğiz bu durumda o zaman, akılsız solcuların cezasını halklar çeker. Ne yazık ki pek yakın gelecekte çekeceğimiz şey devrim halayları değil, bugüne dek görülmemiş acılar olacak.

Asla gerçekleşmeyecek bilim kurgu senaryoları olduğunu düşünerek geniş geniş izlediğimiz bazı filmlerdeki ve okuduğumuz bazı kitaplardaki birçok distopya, insanlığın çok büyük bir çoğunluğu için gerçek olmak üzere; bizim anladığımız mânâda devrim beş harfli, içi boş bir sözcüktür artık sadece.

Yine de kendi adımıza olmasa bile soyumuz adına çok karamsar olmayalım; belki de asıl devrim, insanlık için hiçbir şekilde gelecek güzel günler vaad etmeyen halihazırdaki yaşama modellerinin tamamının bu aşamalardan da geçildikten sonra tamamen yıkılması ve hayatın yepyeni varoluş tahayyülleriyle sıfırdan kurgulanması olacaktır, kim bilir.

Tabii o zamana kadar Hawking’in öngörüleri gerçekleşip, dünya dışı varlıkların dokunuşlarının da katkısıyla yüz yıl içinde dünyadaki işimiz tamamen bitmezse.

Yani demem o ki, geçmiş olsun.

Rabia MİNE
Latest posts by Rabia MİNE (see all)