Meslek hayatımın 29 yılını tamamlamış bir eğitimci olarak, bunca yıl içerisinde karşılaştığım ebeveyn profillerini değerlendirmek amacıyla, siz sevgili ebeveynlere kısa ve öz açıklamalar yaptığım bir mektup yazmak istedim.
Sıkça sorulan sorular öylesine aynı ki, bu soruları, sanki siz bana soruyormuşçasına maddeler halinde sıralayarak, cevapların içine tavsiye niteliğinde önerilerimi de ekliyorum.
Sevgili Ebeveynler:
Belki en son söylenmesi gereken şeyi, ilk başta söylüyorum ama bilmeniz gereken en önemli detay öncelikle öğretmen seçimidir.
Şimdi sorularınıza geçelim.
1- Müzik ve enstrüman eğitimine çocuğum kaç yaşında başlamalıdır?
Eğitime 3 yaşından itibaren başlanabilir. Müziğe hangi yöntemle başlanacağına ve hangi enstrümanın kullanılabileceğine ancak deneyimli bir öğretmen karar verebilir.
Bazı enstrümanlar fiziksel gelişim ve motor becerilerin kullanımında ilerlemiş olmayı gerektirdiğinden, her yaşta her enstrümana başlanmaz. Bu konuda seçtiğiniz deneyimli öğretmenden destek alınız.
2- Eğitime başladıktan sonra evimizde mutlaka enstrüman olmalı mıdır?
Bazı anne ve babalar, önce çocuğun isteyip istemeyeceğini görmek için ilk etapta eve enstrüman almayı tercih etmezler. Fakat bu yapılacak en yanlış davranıştır.
Neşteri olmayan bir cerrahın ameliyata girmesi düşünülebilir mi?
Makas veya ustura yoksa saçlarınızı kestirebilir misiniz?
Enstrümanın boyutları ve seçimi konusunda deneyimli bir öğretmenden mutlaka destek almalısınız.
3- Müzik ve enstrüman eğitimine hangi metot ile başlanmalıdır?
Genellikle ebeveynler öğretmenin seçtiği yöntem ve metotlara koşulsuz güvenirler.
Yaşa ve enstrümana göre kullanılması gereken çok değişik yapıda materyaller vardır. Hangi yöntemin hangi çocuğa uygun olabileceğine ancak deneyimli bir öğretmen karar verebilir. Yanlış metot ya da yöntem seçimi, çocuğunuzu eğitimden tamamen uzaklaştırmaya yetecek kadar güçlü bir konudur.
Bazı modası geçmiş metotlar çocukları oyalamaktan başka işe yaramaz. Çocuğun yapısına uygun olmayan öğretim yöntemleri, çocuğunuzu müzik ve enstrümandan soğutup uzaklaştırmak, başarısızlık duygusu katmak konusunda birebir etkilidir. Bu konuda, hem deneyimli bir öğretmenden yardım alınmalı, hem de çocuğunuzun istek ve gelişimini izleyerek siz kontrol altında tutmalısınız.
4- Çocuğum ne zaman bildiğimiz bir şarkıyı çalmaya başlayacak?
Çocuklar hemen ilk derste bile küçük melodileri çalmaya başlayabilirler. Ancak enstrüman ve müzik eğitimi uzun yıllar süren, sabırla emek harcamak gerektiren meşakkatli bir uğraştır. Bu hassasiyetin bilincinde olarak, beklentilerinizi çok yukarıda tutmamanızı öneririm.
Önemli olan çocukların kendisini başarılı ve güvende hissettiği bir ders ortamının oluşturulabilmesi ve derslerden sonra çocuğun enstrüman ile teması kesmeyecek kadar sevebilmesini sağlamaktır.
Bu konuda mutlaka deneyimli bir öğretmen ile derslerden sonra öğrencinin gelişimi üzerine sık görüşmeler yapılmalıdır.
5- Enstrüman öğretmenini seçerken nelere dikkat etmeliyiz?
Bilindiği üzere ülkemizde enstrüman dersleri veren çok sayıda öğrenci ve öğretmen var.
Öğretmeni seçerken mezun olduğu branşı ve uzmanlaştığı enstrümanı kesinlikle sorgulayın.
Ülkemizde müzik ve enstrüman eğitimi veren her birey kendi eğitimi sırasında mutlaka piyano dersi almaktadır. Piyano temel enstrüman olduğu için, piyano tuşları üzerinden nota okuma ve anlama eğitimi alıyorlar elbette. Ancak bu durum, o bireyin piyano tekniğini bildiği anlamına gelmez.
Yani;
İki ya da üç tane akor kalıbını öğrenip sahilde akdeniz akşamları çalan bir bireyin gitar öğretmeni olduğunu zannetmesi kadar acıklı bir şeyden bahsediyorum aslında.
Yazım boyunca sürekli deneyimli bir öğretmenden destek almanız konusunda tavsiyelerde bulundum çünkü bu yazım bir mektup.
Detaylara bilimsel açıdan yaklaşırsam, tez konusu olabilecek kadar derin alt maddeler ile dolu olduğu için, yazımın mektup samimiyetini bozmak istemiyorum.
Mektup da bir yere kadar okunur.
İçinde aşk yoksa, kimse sayfalarca mektubu okumaz bence. Şöyle bir göz gezdirir sadece.
Eğitim ve eğitimci hakkındaki detayların bilimsel açıklamaları bende saklı kalsın. İsteyenlere tüm detayları uzun uzun anlatabilirim.
Şimdi gelelim son söze…
Sevgili Ebeveynler: Bazılarınızın, küçükken müzik öğretmeniniz size, sen sus, ya da çalma, söyleme dediği için müzikten uzaklaştım dediğini duyar gibiyim. Bu sebeple kendininizi dünyanın en yeteneksiz bireyi sandığınızı ve sıfırlanmış öz güveninizle, asla müzikal bir adım atmadığınızı da biliyorum.
Bazılarınızın ise, kendi yapamadığı aktiviteyi, sırf içinde ukte kaldığı için, çocuklarına yaptırmak istediğini de biliyorum.
İç dünyanızda kemikleşmiş olan bu bilinçaltı duyumsamalarından vazgeçin.
Bu mektupta bana en çok sorulan beş tane soruya cevap verdim.
Eğer enstrüman çalmasını istediğiniz bir çocuğunuz varsa, öncelikle çocuğunuzun müziğe ve enstrümana karşı ilgisini değerlendirmesi için deneyimli bir öğretmene baş vurun.
Sizin çok yetenekli zannettiğiniz çocuğunuzun, müzik dışında belki başka alanlara da yeteneği vardır. Sorgulamak gerek.
Yazı boyunca deneyimli öğretmen dedim durdum.
Deneyimli öğretmen kimdir? Bunu da sorgulamak gerek!
Enstrümanı çok üst düzeyde çalan, solist kategorisindeki bir müzisyenden öğretmen olur mu? Olursa kime olur? O sizin çocuğunuz mu? Bunu da sorgulamak gerek!
Bence olmuyor. Tecrübelerim bunu bana ispat etti. Bilmenizi isterim.
Neyin olup, neyin olamadığını şimdi bu mektupta yazmayacağım. Şu an yazmayı istemeyeceğim kadar uzun detaylara sahip bir konu.
O da başka bir yazının incelenmesi gereken konusu olsun.
Hayatta bir karar almadan önce nasıl defalarca düşünüp, her şeyi enine boyuna tartıyorsak, aynı hassasiyeti enstüman çalma ve eğitimci seçme konularında da göstermeliyiz.
Çocuğum hem piyano çalsın, hem yüzmeye gitsin, hem de matematik olimpiyatlarına katılsın, ayrıca çok güzel resim yapar ve şarkı da söyler diyorsanız. Yine bu söylemlerinizi tek tek gözden geçirmenizde fayda var.
Bir seçim yapmanız gerektiğinde, seçmemek de bir seçimdir.
- Müzik Alzheimer Hastalarına Yardım Edebilir mi? - 28 Ocak 2022
- Ebeveynlere Mektup - 29 Kasım 2021
- Müzisyen Dünyası - 19 Kasım 2021