Türkiye’de milyonlarca çalışanın merakla beklediği asgari ücret, 2025 yılı için 22.104 TL olarak belirlendi. Ancak bu rakam, açlık sınırıyla aynı seviyede kalırken enflasyon oranının altında bir artışla dikkat çekti. TÜRK-İŞ’in talep ettiği 29.583 TL’lik asgari ücretin çok gerisinde kalan bu rakam, çalışanlar arasında hayal kırıklığı yarattı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, asgari ücretin enflasyonun üzerinde bir artışla belirleneceğini açıklamıştı. Ancak Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) %45 olarak açıkladığı yıllık enflasyona rağmen, asgari ücret sadece %30 oranında artırıldı. Enflasyon oranı dikkate alındığında asgari ücretin en az 24.652 TL olması gerekiyordu. Bu fark, çalışanların alım gücünde ciddi bir kayba yol açarken, hükümetin açıkladığı rakamın sosyal ve ekonomik etkileri tartışma yaratıyor.
Yıkım Rakamı: Açlık ve Yoksulluk Kıskacında Çalışanlar
Açıklanan yeni ücret, yoksulluk sınırının çok altında kalıyor. TÜRK-İŞ’in verilerine göre, açlık sınırı 22.104 TL seviyesinde iken, yoksulluk sınırı 71.217 TL olarak hesaplandı. Yani yeni asgari ücret, bir hanenin yalnızca temel gıda ihtiyaçlarını karşılayabilecek düzeyde. Bu da milyonlarca ailenin gıda dışındaki barınma, sağlık, eğitim gibi temel harcamalarını karşılamasının mümkün olmadığını ortaya koyuyor.
Çalışanlar ve Sendikalar Tepkili
TÜRK-İŞ’in talebi olan 29.583 TL asgari ücret, temel yaşam giderlerini karşılayabilecek minimum bir düzey olarak önerilmişti. Ancak bu talebin görmezden gelinmesi, hükümetle sendikalar arasındaki gerginliği artırdı.
Bu gelişmeler, asgari ücretin çalışanların yaşam standartlarını artırmak bir yana, mevcut ekonomik zorluklar karşısında yetersiz kaldığını bir kez daha gözler önüne serdi. 2025 yılında ücret artışıyla ilgili tartışmaların devam etmesi bekleniyor.
