Türkiye’de yoksulluk, önemli bir sosyal sorun olmaya devam ediyor. 2023 verilerine göre, Türkiye genelinde yoksulluk oranı %19,5 olarak gerçekleşti. Bu oran, 2022 yılında %18,3 olarak kaydedilmişti.
Yoksulluk, bölgesel olarak da farklılık gösteriyor. Doğu ve güneydoğu illerinde yoksulluk oranı, Türkiye ortalamasının üzerinde seyrediyor. Doğu Anadolu Bölgesi’nde yoksulluk oranı %31,9, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ise %29,5 olarak gerçekleşti. Bu oranlar, Türkiye ortalamasının sırasıyla %12,3 ve %11,7 puan üzerinde.
Yoksulluğun kentsel ve kırsal alanlarda da farklılık gösterdiği görülüyor. Kentlerde yoksulluk oranı %17,6, kırsal alanlarda ise %31,2 olarak gerçekleşti. Bu oranlar, kentlerde %2,2, kırsal alanlarda ise %11,7 puan üzerinde.
Eğitim düzeyi arttıkça yoksulluk oranı azalıyor. İlkokul mezunu olan kişilerde yoksulluk oranı %35,7, lise mezunu olan kişilerde %22,2, üniversite mezunu olan kişilerde ise %12,5 olarak gerçekleşti.
Kadınlar arasında yoksulluk oranı, erkeklere göre daha yüksek. Kadınlarda yoksulluk oranı %21,8, erkeklerde ise %17,2 olarak gerçekleşti.
Bu veriler, yoksulluğun sadece gelir dağılımı eşitsizliği ile değil, aynı zamanda bölgesel, eğitim temelli ve cinsiyet odaklı faktörlere bağlı olarak da ele alınması gerektiğini gösteriyor. Yoksullukla mücadelede bölgesel kalkınma politikalarının güçlendirilmesi ve sosyal koruma mekanizmalarının genişletilmesi önemlidir.
Bölgesel Eşitsizlik
Yoksulluğun bölgesel olarak farklılaşmasının temelinde, bölgesel kalkınmadaki eşitsizlikler yer alıyor. Doğu ve güneydoğu illeri, ekonomik ve sosyal olarak daha az gelişmiş durumda. Bu illerde istihdam olanakları kısıtlı, eğitim düzeyi düşük ve yaşam standartları daha düşük.
Bölgesel eşitsizliklerin giderilmesi, yoksulluğun azaltılması için önemli bir adım olacaktır. Bu doğrultuda, bölgesel kalkınma politikalarının etkinleştirilmesi, yatırımların bölgesel olarak dengeli bir şekilde dağıtılması ve istihdam olanaklarının artırılması gerekiyor.
Eğitim Eşitsizliği
Eğitim düzeyi, yoksulluk riskini azaltan önemli bir faktördür. Eğitim düzeyi arttıkça, iş bulma ve daha iyi gelir elde etme şansı artar.
Türkiye’de eğitim düzeyi, bölgesel olarak farklılık gösteriyor. Doğu ve güneydoğu illerinde eğitim düzeyi daha düşük. Bu illerde okullaşma oranları ve okullaşma süreleri daha düşük, okuma yazma bilmeyen yetişkin sayısı daha fazla.
Eğitim eşitsizliğinin giderilmesi, yoksulluğun azaltılması için önemli bir adım olacaktır. Bu doğrultuda, eğitime erişimin iyileştirilmesi, okullaşma oranlarının ve okullaşma sürelerinin artırılması ve okuma yazma bilmeyen yetişkin sayısının azaltılması gerekiyor.
Cinsiyet Eşitsizliği
Kadınlar arasında yoksulluk oranı, erkeklere göre daha yüksek. Bu durum, kadınların işgücüne katılımının daha düşük olması ve erkeklere göre daha düşük ücret almasından kaynaklanıyor.
Cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi, yoksulluğun azaltılması için önemli bir adım olacaktır. Bu doğrultuda, kadınların işgücüne katılımının artırılması, erkeklerle eşit ücret elde etmeleri için gerekli önlemlerin alınması ve kadınların güçlendirilmesi gerekiyor.
NHY/ Eda Kaya
- Evrenin Eski Galaksileri: Büyük Keşif ve Yeni Teoriler - 5 Aralık 2024
- Putin’den ABD’nin Orta Doğu Politikalarına Sert Eleştiri - 4 Aralık 2024
- Fransa’da Kriz: Hükümet Güvenoyu Alamadı ve Düştü - 4 Aralık 2024