ABD’nin seçilmiş başkanı Donald Trump, Gazze Şeridi’ndeki rehineler hakkında yaptığı açıklamalarda sert bir ton benimseyerek, 20 Ocak 2025’te göreve başlamadan önce rehinelerin serbest bırakılmaması durumunda Ortadoğu’da büyük bir kaosun yaşanacağına dair tehditte bulundu. Trump, bu açıklamalarında, “Bu insanlık dışı vahşeti işleyen sorumlular için tam bir cehennem yaşanacak” ifadelerini kullandı. Bu tür söylemler, bölgedeki mevcut durumu daha da kötüleştirme riski taşıyor.
Trump, sosyal medya platformu TruthSocial üzerinden, “Orta Doğu’da rehin tutulan insanlar, her gün insanlık dışı bir şekilde, tüm dünyanın iradesine karşı tutuluyor” diyerek durumu sert bir şekilde eleştirdi. Bu eleştirinin arkasında, uluslararası toplumun tutumunu yumuşak bulduğunu düşündüğü bir yaklaşım yatıyor. Rehinelerin serbest bırakılmaması durumunda ABD’nin sert bir tutum alacağına dair tehditler, bölgede sıcak bir savaşın ihtimalini artırıyor.
Uluslararası Tepkiler ve Sonuçları
Hamas’ın, rehinelerden biri olan Edan Alexander’ın videosunu yayımlaması, uluslararası kamuoyunun dikkatini bir kez daha Gazze’ye çekti. Trump’ın açıklamaları, sadece rehinelerin serbest bırakılması talebini göz ardı etmekle kalmıyor, aynı zamanda bölgedeki zaten kırılgan dengeyi derinleştirme potansiyeli taşıyor. Bu durumda, Ortadoğu’da insan hakları ihlalleri ve çatışmaların daha da artabileceği endişesi var. Trump’ın iktidara gelmesi halindeki sert politikalar, sadece bölgedeki barış umutlarını değil, tüm dünyadaki insani değerleri de tehdit edebilir.
