Şempanzeler 400 ‘Kelime’ Biliyor Olabilir

Yabani şempanzelerin sesini 900 saatten uzun süre kaydeden araştırmacılar, bu kayıtlarda bir dili andıran yüzlerce benzersiz dizilim olduğunu keşfetmişler.

Şempanzeler uluyor, ciyaklıyor ve havlamaya benzer sesler çıkarıyorlar. Bazen ise bağırıyor, homurdanıyor, ardından havlıyor, sonra bağırıyor ve bu sesleri sırayla çıkarıyorlar.

Üç gün önce Communications Biology bülteninde yayımlanan bir çalışmaya göre bu ifade dizisi, tıpkı bir şempanze cümlesi gibi kendine ait bir anlam taşıyor olabilir.

Almanya’daki Max Planck Enstitüsü Evrimsel İnsanbilim Bölümünde doktora öğrencisi olan Tatiana Bortolato, 2019’dan 2020’ye kadar Fildişi Sahili’nde yer alan Taï Milli Parkı’ndaki 46 yetişkin şempanzeyi gün doğumundan gün batımına dek takip edip kayıt altına almış. Primatların sesini 900 saat kaydettikten sonra kendisi ve Fransa ile İsviçre’den gelen meslektaşları oturup bu çağrıların yapısını incelemişler.

Biyologlar, şempanzelerin neredeyse harflere benzeyen bir grup farklı ses (homurtu, inilti, havlama, çığlık ve kükreme) kullanarak çağrı oluşturduğunu önceden beri biliyor. Şempanzeler ya tek bir ses ya da aralarında hızla nefes aldıkları bir dizi ses çıkarabiliyorlar. Ormanda iletişim kurmak için kullanılan bu hızlı ve kısa nefesli sesler, şempanze konuşmasını anlamak isteyen insanlar için özellikle cezbedici görünüyor.

Dilbilimcilerden oluşan araştırma takımı, primatların bu nefesli çağrılarda ifadeleri kasıtlı şekilde dizip dizmediklerini öğrenmek istemiş. Bunun için de belli dizilimlerin, tesadüfle açıklanamayacak kadar sık ortaya çıktığını belirlemeleri gerekiyormuş.

Bilim insanları, şempanzelerin özellikle birkaç dizilimi tercih ettiğini ortaya çıkarmış. Bu dizilimlerin ise yuhalama-hızlı nefesli ses-homurtu, yuhalama-hızlı nefesli ses-yuhalama ve hızlı nefesli ses-yuhalama-hızlı nefesli ses-çığlık şeklinde olduğu belirlenmiş. Şempanzeler bazen iki ayrı “birimi” birleştirip çok daha uzun cümleler oluşturmuşlar. Primatların üçte ikisinin, beş bölümden oluşan naralar attığı duyulmuş. Bu sesleri birleştiren araştırmacılar, şempanzelerin kelime dağarcıklarında 400 kadar çağrı bulunduğunu keşfetmişler.

Şempanzelerin kullandığı bazı çağrılar insan seslerini andırdığından fakat geniş bir durum aralığında kullanılıyor gibi durduğundan, çağrıların çok daha ince yapı taşları ıskalanmış olabilir. Örneğin bir yırtıcıya tepki olarak çıkarılan yuhalama sesinin tonu, tanıdıklar arasında gerçekleşen bir buluşmada kullanılan yuhalama sesinden biraz daha farklı.

Bortolato ve meslektaşları, kaydettikleri ifadelerin ne anlama geldiğini de bilmiyor. Ancak dizilimlerin sırası önemli olabilir: Şempanzeler belli sesleri cümlelerin başında çıkarma, diğerlerini de her zaman sona yerleştirme eğilimi gösteriyor.

Fakat çağrıların bu birleştirmeli tabiatı, bir maymun sözlüğü olmadan bile bir dili andıran daha karmaşık bir ses sisteminin temelini oluşturuyor. Bir şempanze sadece altı ses çıkarabiliyorsa, türünün diğer üyeleri için bile çok iyi bir konuşmacı olmaz (İngilizce konuşan yetişkinler, genelde on binlerce kelime biliyor.) Yeni çalışma, şempanzelerin anlamlı bir şey aktarmalarını sağlayan ses repertuarına sahip olduklarını gösteriyor.

Şimdiye dek hayvanlar aleminde incelenen tüm canlılar arasında en modüler seslendirme becerisine sahip olanlar şempanzeler. Madagaskar’daki indri lemurları gibi diğer birkaç primat, sesleri ikili veya üçlü yapılar halinde birleştiriyor. Fillerin fareye benzeyen ufak bir akrabası olan Güney Afrika damanı ise yaptığı çağrılarda seslerin sırasıyla oynayabiliyor. Fakat şempanzeler ve insanlar, şimdilik parça listelerine ekleme yapabilen ve aynı zamanda bu listeyi karışık çalabilen tek canlılar.

Şempanzelerin “dil” biçiminde anladığımız bir yapıları olup olmadığını anlama yolunda bir sonraki adım, cümleleri “hiyerarşik yapılar” olarak adlandırdığımız şekilde düzenleyip düzenlemediklerini çözmek olacak; yani insanların kelimeleri birleştirip cümlecik, cümlecikleri de birleştirip cümle oluşturması gibi. Communications Biology bülteninde yayımlanan çalışmanın yazarları, başka bir türe ait tek bir çağrıyı çözmenin bile muazzam miktarda zaman alan bir işlem olduğunu belirtiyor. Hayvanlar cümleciklerle konuşuyorsa, henüz bunu tespit edebilmiş değiliz.