Özel okulların fiyatları, son bir yılda yüzde 100 ila 300 arasında değişen oranlarda arttı. Örneğin, İstanbul’da bir özel okulun ilkokul ücreti 2020-2021 eğitim-öğretim yılında 40 bin TL iken, 2021-2022 eğitim-öğretim yılında 120 bin TL’ye çıktı. Benzer şekilde, Ankara’da bir özel okulun ortaokul ücreti 2020-2021 eğitim-öğretim yılında 30 bin TL iken, 2021-2022 eğitim-öğretim yılında 90 bin TL’ye yükseldi.
Milli Eğitim Bakanlığı, özel okullarda zam oranı için yüzde 57 sınırını getiren yönetmeliğe işaret etse de, bazı okullar bu oranı çok aştı. Velilerden 100 bin TL yemek ücreti isteyen, ilköğretimde fiyatlar özel üniversitelerle yarışır hale gelen, geçen yıl 63 bin TL’ye kaydettikleri öğrenciden bu yıl 190 bin TL talep eden okulların sayısı az değil. Peki, bu durum velileri nasıl etkiliyor? Özel okul tercihi yaparken nelere dikkat etmeli? Bu soruların cevaplarını araştırdık.
Öncelikle, özel okullarda zam oranının nasıl belirlendiğini anlamak gerekiyor. Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliği’ne göre, özel okulların ücret artışı için bir formül var. Bu formüle göre, önceki yılın enflasyon oranı ile memur maaş artış oranının toplamının yüzde 70’i, zam oranının alt sınırını oluşturuyor. Üst sınır ise, bu rakamın yüzde 30 fazlası olarak belirleniyor. Örneğin, 2023 yılında enflasyon oranı yüzde 20, memur maaş artış oranı da yüzde 10 olsun. Bu durumda, özel okulların zam oranının alt sınırı (20+10)x0.7=21 olacak. Üst sınır ise, 21×1.3=27.3 olacak. Yani, özel okullar en az yüzde 21, en fazla da yüzde 27.3 zam yapabilecek.
Ancak, bu formül her zaman işlemiyor. Çünkü yönetmelikte bir de istisna var. Özel okullar, “özgün eğitim programları” uyguladıklarını veya “uluslararası nitelikte” olduklarını kanıtlarlarsa, bu formülün dışına çıkabiliyorlar. Bu durumda, zam oranını kendileri belirleyebiliyorlar. İşte bu nedenle, bazı özel okullarda zam oranları yüzde 57’yi çok aşan rakamlara ulaşıyor.
Bu zamlar öncelikle velilerin bütçeleri ciddi şekilde sarsılıyor. Çünkü özel okul ücretleri sadece eğitim ücretinden ibaret değil. Yemek ücreti, servis ücreti, kitap ücreti, kıyafet ücreti gibi pek çok ek gider de var. Bu giderler de zamlardan nasibini alıyor. Örneğin, Balıkesir’de bir özel okulda geçen yıl kitap ve yemek ücreti olarak toplam 30 bin TL ödeyen bir velinin bu yıl 75 bin TL ödemesi gerekiyor.
İkinci olarak, velilerin eğitim kalitesinden şüphe duymalarına neden oluyor. Çünkü özel okulların zamları gerekçelendirmek için sundukları argümanlar pek ikna edici değil. Örneğin, bazı okullar “özgün eğitim programları” uyguladıklarını iddia ediyorlar ama bunun ne olduğunu açıklayamıyorlar. Bazı okullar da “uluslararası nitelikte” olduklarını söylüyorlar ama bunun ne anlama geldiğini belirtmiyorlar. Veliler, ödedikleri paraya karşılık aldıkları eğitimin gerçekten farklı ve kaliteli olup olmadığını merak ediyorlar.
Üçüncü olarak, velilerin özel okul tercihlerini değiştirmelerine yol açıyor. Çünkü özel okullar arasında fiyat farklılıkları çok büyük. Bazı okullar 100 bin TL’ye yakın eğitim ücreti alırken, bazı okullar 20 bin TL’ye eğitim veriyor. Veliler, bütçelerine uygun ve kaliteli bir özel okul bulmak için araştırma yapıyorlar. Bazı veliler de özel okuldan vazgeçip devlet okuluna yöneliyorlar.
Velilerin bu sorunlarla karşılaşmaması için, özel okullarda zam oranının daha şeffaf ve adil bir şekilde belirlenmesi gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuda daha etkin bir denetim yapması ve velilerin haklarını koruması gerekiyor. Ayrıca, velilerin de özel okul tercihi yaparken sadece fiyata değil, eğitim kalitesine, akademik başarıya, sosyal faaliyetlere, fiziki şartlara ve veli-okul ilişkisine de dikkat etmesi gerekiyor.
NHY/ Eda Kaya