İstanbul’dan Beyin Göçü: Vasıflı İşgücü Neden Şehri Terk Ediyor?

İstanbul, Türkiye’nin en büyük ve en kalabalık şehri olmasının yanı sıra ekonomik, kültürel ve sosyal açıdan da önemli bir merkezdir. Ancak son yıllarda İstanbul’da yaşamak isteyenlerin karşılaştığı pek çok sorun var. Bunların başında yaşam maliyetleri, fahiş kiralar ve deprem korkusu gelmekte.

Yaşam maliyetleri, İstanbul’da diğer şehirlere göre çok daha yüksek. Ulaşım, gıda, eğitim, sağlık, giyim gibi temel ihtiyaçlar için harcanan para miktarı İstanbul’da ortalamanın üzerinde. Özellikle ulaşım masrafları İstanbul’da büyük bir sorun. Şehrin geniş coğrafyası ve trafik yoğunluğu nedeniyle insanlar işe veya okula gitmek için uzun süreler yolda kalmakta ve yüksek ücretler ödemekte.

Fahiş kiralar ise İstanbul’da yaşamak isteyenlerin en büyük engellerinden biri. Şehrin merkezi konumundaki ilçelerde kiralık ev bulmak neredeyse imkansız. Kiraların çok yüksek olması nedeniyle insanlar daha uygun fiyatlı olan ancak altyapısı ve ulaşımı kötü olan ilçelere veya semtlere yönelmekte. Ancak bu durum da yaşam kalitesini düşürmekte.

Deprem korkusu ise İstanbul’da yaşayanların en büyük endişelerinden biri olmaya devam ediyor. Şehrin deprem kuşağı üzerinde yer alması ve yapı stokunun büyük bir kısmının depreme dayanıklı olmaması nedeniyle olası bir depremde büyük bir felaket yaşanması beklenmekte. Deprem uzmanları, İstanbul’da yakın zamanda 7’nin üzerinde bir deprem olabileceği uyarısında bulunmakta. Bu durum hem ev sahipleri hem de kiracılar için büyük bir risk oluşturmakta.

Tüm bu sorunlar nedeniyle İstanbul’da yaşamak istemeyen veya yaşayamayan pek çok kişi şehri terk etmekte. Özellikle vasıflı işgücü olarak nitelendirilen eğitimli ve yetkin kişiler İstanbul’dan kaçmakta. Bu kişiler daha az maliyetli, daha güvenli ve daha huzurlu şehirlere veya ilçelere göç etmekte. Bu durum hem İstanbul’un hem de Türkiye’nin ekonomik ve sosyal açıdan kayba uğramasına neden olmakta.

İstanbul’un bu sorunlarına çözüm bulmak için hem devlet hem de yerel yönetimlerin acil adımlar atması gerekmekte. Yaşam maliyetlerini düşürmek için ulaşım, eğitim, sağlık gibi alanlarda yatırım yapılmalı ve destek sağlanmalıdır. Fahiş kiraların önüne geçmek için kentsel dönüşüm projeleri hızlandırılmalı ve konut üretimi artırılmalıdır. Deprem korkusunu azaltmak için ise binaların depreme dayanıklılığı denetlenmeli ve gerekli güçlendirme çalışmaları yapılmalıdır.

İstanbul’un sorunlarına çözüm bulmak sadece şehrin değil tüm ülkenin yararına olacaktır.