Edirne’den Kadıköy’e Dayanışma: Tutuklu Öğrenciler İçin Protestolar

Üniversite öğrencileri Azra, Zeynep ve Özgür’ün tutukluluğu 57. gününü geride bırakırken, gençliğin sesini bastırmaya yönelik baskı politikalarına karşı Türkiye’nin dört bir yanında eylemler düzenlendi. Trakya Üniversitesi öğrencileri olan üç genç, 19 Mart’ta İstanbul’da başlayan protesto sürecinin ardından Edirne’de gözaltına alınmış, 25 Mart’tan bu yana tutuklu bulunuyor.

Öğrencilerin serbest bırakılması için dün İstanbul Kadıköy’deki Süreyya Operası önünde düzenlenen basın açıklamasına Genç Feministler Federasyonu, TİP’li Öğrenciler, Öğrenci Dayanışması, Devrimci Gençlik Dernekleri ve SGDF destek verdi. Katılımcılar sık sık, “Üniversiteye özgürlük, memlekete özgürlük”, “Ferman devletin, sokaklar bizimdir” ve “Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz” sloganları attı. Aynı saatlerde Ankara, İzmir ve Trabzon’da da eş zamanlı açıklamalar yapıldı.

“Bu Mücadele İstanbul’la Sınırlı Değil”

Kadıköy’de yapılan açıklamada, 19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun üniversite diplomasının İstanbul Üniversitesi Yönetim Kurulu tarafından hukuksuz şekilde iptal edilmesiyle birlikte yükselen öğrenci tepkisinin ülke geneline yayıldığı hatırlatıldı. Açıklamayı okuyan öğrenciler, “Tutuklu arkadaşlarımız bizim İstanbul’da başlattığımız mücadelenin bayrağını Edirne’de dalgalandırdılar. Bugün iktidar şu gerçekten korktuğu için arkadaşlarımız tutsak: Bu İstanbul’la sınırlı bir mücadele değildir. Bu ülkenin dört bir yanındaki milyonların mücadelesidir” ifadelerini kullandı.

Gençler, mücadelelerini kadın düşmanlığına, yoksulluğa ve otoriter baskılara karşı sürdürdüklerini vurguladı. 19 Mart’ta Beyazıt’ta düzenlenen eylemde Erdoğan’ın kurduğu polis barikatlarının öğrencilerce aşılması, protestoların sembolik kırılma anı olarak gösterildi. Açıklamada, “O barikatları yıktığımız gibi bu düzeni de sarayı da yıkacağız” denildi.

“Azra, Zeynep ve Özgür Üniversitedir, Mücadeledir”

Tutuklu öğrenciler hakkında bilgi veren basın açıklamasında, Azra’nın Okul Öncesi Öğretmenliği, Zeynep’in Sağlık Yönetimi, Özgür’ün ise İngilizce Mütercim Tercümanlık bölümü öğrencisi olduğu belirtildi. Üçü de Edirne’deki kampüslerde, gençliğin yaşadığı hak gasplarına karşı aktif mücadele yürütüyordu.

Açıklamada, “Azra, Zeynep ve Özgür, 19 Mart’ta İmamoğlu’nun diplomasının iptaliyle somutlaşan anti-demokratik uygulamalara karşı sokaktaydılar. Özerk, demokratik üniversite talebiyle sokağa çıktılar, bu hukuksuzluğu kabul etmediler” denildi.

Öğrencilerin halen iddianameleri hazırlanmadan cezaevinde tutulduğu, adli koğuşlarda kötü muameleye maruz kaldıkları ve mektup ile haberleşme haklarının engellendiği ifade edildi. Tüm bu ihlallere karşı kamuoyu oluşturmak isteyen gençlik örgütleri, 28 Mayıs’ta Edirne’de görülecek ilk duruşmada tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması çağrısında bulundu.

“İçeride de Dışarıda da Direniş Devam Ediyor”

Açıklamanın sonunda, “Tüm baskı ve yıldırma politikalarına rağmen arkadaşlarımız da bizler de mücadelemizden bir adım geri atmıyoruz. İçeride ve dışarıda isyanın sesini her sokağa, her kampüse taşımaya devam edeceğiz” denildi.

Üniversite gençliğinin ülke genelindeki protesto dalgası, sadece akademik özerklik taleplerini değil, aynı zamanda otoriter siyasete, kadın düşmanlığına ve ekonomik çıkmazlara karşı geniş bir toplumsal direniş hattını da görünür kılıyor. 28 Mayıs’taki duruşmanın, gençliğin adalet talebinin ne ölçüde karşılık bulacağına dair önemli bir eşik olması bekleniyor.