Giresun’un Yüzde 85’i Maden Sahası: Karadeniz Doğası Vahşi Madenciliğin Kıskacında

Türkiye’nin dört bir yanında maden projeleriyle hızla tahrip edilen doğa, Karadeniz Bölgesi’nde telafisi mümkün olmayan yaralar alıyor. Bu yıkımın son örneği, Giresun’un Doğankent ilçesine bağlı Çatalağaç Köyü’nde yaşanıyor. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Giresun Milletvekili Elvan Işık Gezmiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı konuşmada Giresun’un neredeyse tamamının maden sahası ilan edildiğini belirterek, çevresel felaketin boyutlarına dikkat çekti: “Yüzde 85’i maden sahası ilan edilen ilimizde sürdürülen vahşi madencilik, çevreyi ve tüm canlıların sağlığını tehdit ediyor.”

“Kimyasal Atıklar Derelere, Oradan Denize Karışıyor”

Gezmiş’in açıklamalarına göre Çatalağaç Köyü’nde faaliyet gösteren bir maden şirketi, Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu süreci tamamlanmadan atık depolama havuzlarının sayısını artırdı. Bu atık havuzlarından sızan kimyasal madde içeren maden atıkları, köy çevresindeki derelere karışıyor. Derelerden Karadeniz’e ulaşan bu toksik atıklar yalnızca ekosistemi değil, yöredeki halkın sağlığını da tehdit ediyor.

“ÇED raporu beklenmeden yapılan bu genişletme açıkça hukuka aykırıdır. Ama daha da önemlisi, balıkları öldüren, içme sularını kirleten, toprağı zehirleyen bu faaliyetlerin arkasında denetimsizlik ve siyasi kayıtsızlık yatmaktadır” diyen Gezmiş, yetkililerin uyarılara kulak tıkadığını vurguladı.

“İnsanlar Zehir Soluyor, Balıklar Ölüyor”

Gezmiş, Giresun’un yalnızca dağlarıyla, yaylalarıyla değil, tarımıyla ve su kaynaklarıyla da önemli bir bölge olduğunu hatırlatarak şunları ekledi: “Bugün bu atıklar yalnızca dereleri değil, bölge halkının akciğerlerini, geleceğini kirletmektedir. İnsanlar zehir soluyor. Balıklar ölüyor. Tüm canlıların yaşam hakkı tehlikeye atılıyor.”

“Giresun’da Uyarılar Cevapsız, Şikayetler Sonuçsuz”

Gezmiş, bölge halkının defalarca resmi makamlara başvurduğunu ancak yapılan hiçbir şikâyetin sonuç getirmediğini belirtti. “Yöre halkı çaresiz. AKP iktidarının yerel temsilcileri sessiz. Giresun’daki iktidar vekilleri yaşanan tahribata karşı sessiz kalmakta, maden şirketlerinin çıkarlarını halk sağlığının önüne koymaktadır” dedi.

“Vahşi Madenciliğe Hayır!”

Gezmiş konuşmasının sonunda bir kez daha yetkililere çağrıda bulundu: “Havamızın, toprağımızın, suyumuzun kirletilmesine asla izin verilmemelidir. Bu sadece Giresun’un meselesi değildir. Bu, Türkiye’nin doğasına karşı açılmış bir savaştır. Göz göre göre işlenen bu çevre suçuna son verilmelidir. Bir kez daha yüksek sesle söylüyoruz: Vahşi madenciliğe hayır!”

Karadeniz Alarm Veriyor

Giresun’da yaşananlar, Karadeniz’in birçok ilinde benzer şekilde sürdürülen madencilik faaliyetlerinin sadece küçük bir örneği. Ordu, Artvin, Rize ve Trabzon’da da maden şirketlerinin ormanları keserek, dereleri kirleterek sürdürdüğü faaliyetler yerel halkın ve çevre örgütlerinin tepkisine rağmen hız kesmeden devam ediyor.

Doğaya yönelik bu saldırıların durdurulması için sivil toplum kuruluşları, yerel halk ve muhalefet milletvekilleri çağrılarını yineliyor: Karadeniz yalnızca bir bölge değil, bir yaşam kaynağıdır. Bu yaşamı sermayeye feda etmeyeceğiz.