Avrupa Birliği (AB) ülkeleri arasında yapılan bir araştırma, vatandaşların AB’nin daha adil, yeşil ve becerikli olması arzusunda olduğunu ortaya koydu.
“Avrupa’nın Geleceği Konferansı”na hazırlık amacıyla son bir yıl içinde AB vatandaşları arasında AB’den beklentilerle ilgili geniş kapsamlı bir anket gerçekleştirildi.
Buna göre, vatandaşların çoğu küresel ısınmayla mücadelede için daha sıkı bir dayanışma ve bu konuda gerektiğinde oybirliğine bakılmaksızın hızlı kararlar verilmesini istiyor.
Anketle birlikte AB vatandaşlarının önerdiği 49 öneri, Avrupa Parlamentosu, Avrupa Birliği Komisyonu ve üye ülke hükümetleri tarafından incelenecek ve gerektiğinde bu önerilerin AB içinde yasalaşması için gerekli çalışmalar yapılacak.
Raporu kaleme alanlar, AB vatandaşlarının bu önerilerin kurumlar tarafından ele alındığında şeffaf bir süreç benimsenmesi görüşünde olduğunu özellikle vurguladı.
Öneriler, küresel ısınma ve çevre, ekonomi, göç, dijital geçiş, demokrasi, eğitim, değerler ve hukuk devleti, sağlık ve AB’nin dünyadaki pozisyonu olmak üzere 9 farklı başlığın altında toplandı.
Öneriler arasında 27 üyeli AB içinde ayrımcılığın sona erdirilmesi, çevre duyarlı ulaşımın teşvik edilerek, AB’nin küresel ısınmayla mücadelede liderlik yapması ve sürdürülebilir ekonomide başarı için somut adımlar atılması ilk sıralarda yer aldı.
AB içinde oybirliği ilkesi kaldırılabilir mi?
AB vatandaşları dış ve güvenlik politikaları, sosyal güvenlik, vergi, adalet ve mali gibi önemli konularda karar mekanizmasının tıkanmasının önüne geçebilmek için oybirliği şartı aranması ilkesinin kaldırılması gerektiğini düşünüyor.
AB içinde bazı konularda oybirliği ilkesine saygı gösterilmesi zorunluluğu yüzünden birliğin gerektiği kadar hızlı karar verememesi uzun yıllardır eleştirilen konuların başında geliyor.
Bunun yapılabilmesi için uzun ve karışık bir süreç sonunda AB sözleşmelerinde değişikliğe gitmek ve yine bunun için de yine oybirliği ile karar almak gerekiyor.
Covid-19 sonrası ve Ukrayna’nın işgaliyle birlikte ekonomik sorunlarla mücadele eden çoğu AB ülkesi, uzun ve karışık bir süreç sonrası gündeme gelebilecek sözleşmelerdeki değişiklik için bir girişim başlatmanın AB içindeki yeni görüş ayrılıklarını körükleyeceği gerekçesiyle buna karşı çıkıyor.
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024