Türkiye’de Kartlı Ödemelerin Artan Trendi ve Ekonomik Yansımaları

a person holding a blue object in their hand

Eylül 2024’te Türkiye’deki kartlı ödemelerin toplamı, dikkat çekici bir şekilde 1,45 trilyon lira seviyesine ulaştı. Bu, özellikle temassız ödemelerin popülerliğinin artmasıyla mağaza içi yapılan her beş kartlı ödemeden dört tanesinin temassız olarak gerçekleştiği bir dönemi işaret ediyor. İnternet üzerinden yapılan kartlı ödemeler ise geçen yılın aynı dönemine göre %88’lik bir artışla 428,5 milyar liraya yükseldi.

Bankalararası Kart Merkezi (BKM) tarafından açıklanan verilere göre, kredi kartları, banka kartları ve ön ödemeli kartlarla yapılan ödeme tutarı, önceki yılın aynı dönemine göre %79 artarak 1 trilyon 449,4 milyar lira oldu. Bu artış, Türkiye’de kredi kartı sayısının 127,2 milyona, banka kartı sayısının 192,8 milyona ve ön ödemeli kart sayısının 103,1 milyona ulaştığını gösteriyor. Geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında, kredi kartı sayısında %13, banka kartı sayısında %5 ve ön ödemeli kart sayısında %22’lik bir artış yaşandı.

Eylül ayında toplam kart sayısı 423,1 milyona ulaşarak, geçen yılın aynı dönemine göre %11’lik bir artış gösterdi. İnternetten yapılan kartlı ödemelerin toplam içindeki payı ise %29’a yükseldi.

Bu veriler, Türkiye’de kart kullanımının artan bir eğilim gösterdiğini ve bu durumun, vatandaşların gelirlerinin temel harcamalarına yetmemesi ve nakit sıkıntısı gibi ekonomik faktörlerle ilişkili olduğunu ortaya koyuyor. Kredi kartı kullanımındaki bu artış, ülkede yoksullaşmanın boyutlarını gözler önüne seriyor ve ekonomik politikaların gözden geçirilmesi gerektiğine işaret ediyor.

Kartlı ödemelerin artışı, tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarında ve ödeme tercihlerinde bir değişiklik olduğunu göstermekle kalmıyor, aynı zamanda finansal teknolojilerin ve dijital ödeme sistemlerinin gelişimine de ışık tutuyor. Bu durum, hem perakende sektörü hem de bankacılık sektörü için yeni fırsatlar ve meydan okumalar sunuyor.

Türkiye’de kartlı ödemelerin artan trendi, ekonomik dinamiklerin yanı sıra tüketici davranışları ve teknolojik ilerlemeler açısından da önemli bir gösterge olarak karşımıza çıkıyor. Bu trendin gelecekteki yönü, hem ekonomik istikrar hem de finansal inklüzyon açısından kritik öneme sahip olacak.