İstanbul’un Ekonomik Durumu: İstanbullular Borç Batağında!

İstanbul, Türkiye’nin en kalabalık şehri ve ekonomik motoru olarak bilinir. Ancak İstanbul Planlama Ajansı’nın (İPA) son raporu, şehrin sakinlerinin finansal zorluklarla karşı karşıya olduğunu gözler önüne seriyor. İPA’nın ‘İstanbul Barometresi Mart 2024’ raporuna göre, İstanbulluların yüzde 52’si kredi kartı borçlarının sadece asgari tutarını ödeyebiliyor. Bu, borçların yönetiminde yaşanan zorlukları ve borç yükünün artışını gösteren ciddi bir gösterge.

Rapor, İstanbul’daki kredi kartı sahiplerinin yüzde 33,9’unun borcun asgari tutarını ödeyebildiğini, yüzde 5,4’ünün asgari tutar ile borcun tamamı arasında bir miktarda, ve yüzde 4,1’inin asgariden az miktarda ödeme yapabildiğini belirtiyor. Daha da endişe verici olan, yüzde 8,6’sının kredi kartı borcunu hiç ödeyemediğini ifade etmesi.

Gıda alımı konusunda da durum vahim. İstanbulluların yüzde 60,9’u satın aldıkları gıda miktarının azaldığını, yüzde 97,8’i ise ekonomik sebeplerle gıda çeşidini azalttığını belirtiyor. Bu, gıda güvenliği ve beslenme kalitesi üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir ve ailelerin sağlıklı ve dengeli bir diyet sürdürme yeteneğini tehlikeye atabilir.

İstanbulluların finansal zorlukları, yalnızca kredi kartı borçları ve gıda alımı ile sınırlı değil. Katılımcıların yüzde 17,9’u bazı ödemeleri yapamadığını ve borca girdiğini, yüzde 13,7’si aslında pek geçinemediğini, yüzde 47,4’ü ise kıt kanaat geçinebildiğini ifade ediyor. Bu rakamlar, şehirdeki birçok kişinin temel ihtiyaçlarını karşılamakta güçlük çektiğini gösteriyor.

Bu bulgular, İstanbul’un ekonomik durumunun ciddiyetini ve bu durumun şehrin sakinleri üzerindeki etkisini vurguluyor. İPA’nın raporu, ilgili tarafların dikkatini ve eylemini gerektiren bir durumu ortaya koyuyor. İstanbul’un ekonomik geleceği, bu tür sorunların nasıl ele alındığına bağlı olarak şekillenecek ve İPA’nın çalışmaları, bu konuda önemli bir adım olarak görülebilir.

İPA’nın raporu, İstanbul’da yaşayan herkes için daha iyi bir geleceğe doğru ilerlemenin bir parçası olabilir. Bu tür veriler, şehrin ekonomik refahını iyileştirmek için atılacak adımları belirlemede yol gösterici olabilir ve ekonomik politikaların ve sosyal destek programlarının etkinliğini değerlendirmek için kritik öneme sahiptir. İstanbul’un ekonomik sıkıntıları, sadece yerel hükümetler için değil, aynı zamanda ulusal politika yapıcılar için de önemli bir konudur. Umarız ki, bu rapor, İstanbul’da yaşayan herkes için daha iyi bir geleceğe doğru ilerlemenin bir parçası olur.

NHY / Cumhuriyet