Sendikaya üye oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan Polonez işçileri, yeni yılı Çatalca Adliyesi önünde kurdukları direniş çadırlarında karşıladı. Yaklaşık altı aydır süren mücadelelerinde emeğinin karşılığını alamayan işçiler, soğuk beton üzerinde yatmaktan hasta olduklarını belirterek 2025’te hak ettikleri adaleti beklediklerini ifade etti. “Adalet Sarayı’nın önünde adalet arıyoruz” diyen işçiler, hükümete ve Çalışma Bakanlığı’na seslenerek sorunlarına çözüm bulunmasını talep etti.
Yaklaşık bir ay önce fabrika önündeki eylemlerini Çatalca Adliyesi’ne taşıyan işçiler, bu süreçte ciddi sağlık sorunları yaşadıklarını ve fiziksel olarak yıprandıklarını dile getirdi. İşçilerden biri, “Taşların üzerinde yatmaktan hepimiz hasta olduk, bel fıtığına yakalandık” derken, bir diğeri, “Gece soğuktan yatamıyoruz, oturarak sabahlıyoruz. Bu çadırlarda kalırken çocuklarımızdan ve evlerimizden uzak kaldık” diyerek yaşadıkları zorlukları anlattı.
Kadın işçiler, özellikle hükümetin kadın bakanlarına seslenerek, “Bizim burada verdiğimiz mücadeleyi görmüyor musunuz? Kadınların halini kadın anlar, ama maalesef bizim derdimizi anlayan kimse yok. Biz burada taşların üzerinde yatarken onların eşleri böyle bir durumda olabilir mi?” diyerek tepkilerini dile getirdi. Fabrikada çalışan bir kadın işçi, sendikaya üye olduğu için kendisinin işten çıkarıldığını, destek veren kızının da aynı şekilde işsiz kaldığını söyledi.
İşçiler, sendikal haklarının anayasal bir güvence altında olduğunu vurgulayarak, “Devlet bu yasayı çıkarmışsa neden işverenler bizi cezalandırıyor? Hakkımızı savunduğumuz için düşman ilan edildik ve açlıkla terbiye edilmeye çalışılıyoruz” diyerek tepkilerini dile getirdi. Yeni yıla dair dileklerini de paylaşan işçiler, sadece kendi sorunlarının değil, ülkedeki tüm işçilerin ve emeklilerin haklarının teslim edilmesini istediklerini belirtti. “Bu ülke sadece zenginler için mi var? Biz de bu toplumun bir parçasıyız ve hak ettiğimiz saygıyı görmek istiyoruz” ifadelerini kullandılar.
İşçiler, adaletin sadece zenginlere değil, işçilere ve halka da eşit bir şekilde uygulanması gerektiğini belirterek, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na empati yaparak karar vermesi çağrısında bulundu. “Biz burada insanlık dışı koşullarda yatarken kimse sesimizi duymuyor. Ne yapmamız gerekiyor, birinin ölmesi mi lazım?” diyen işçiler, mücadelelerine kararlılıkla devam edeceklerini vurguladı.
Polonez işçilerinin direnişi, 2024 yılı boyunca Soma ve Çayırhan işçileri ile metal işçilerinin grevleri gibi emek hareketlerinin önemli bir parçası oldu. İşçiler, 2025’te haklarının teslim edilmesini ve sendikalı olarak işlerine geri dönmeyi talep ediyor.
