DİSK Basın-İş, İzmir’de üç gün boyunca gözaltında tutulan gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını talep etti. Sendika, “Bizler, basının özgürlüğü için mücadele etmeye devam edeceğimizi ve bu baskıların biz gazetecilere geri adım attıramayacağını söylüyoruz” açıklamasında bulundu.
DİSK’e bağlı Türkiye Basın, Yayın, Gazetecilik, Grafik-Tasarım, Baskı ve Ambalaj Sanayi İşçileri Sendikası (DİSK Basın-İş), İzmir’de 13 Şubat’ta gerçekleştirilen ev baskınlarında gözaltına alınan Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Semra Turan, Delal Akyüz ve Tolga Güney ile JINNEWS muhabiri Melike Aydın ve Gazete Duvar muhabiri Cihan Başakçıoğlu’nun derhal serbest bırakılmasını talep etti.
Beyoğlu’nda bulunan sendikanın genel merkez binasında düzenlenen basın toplantısına Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Türkiye Sosyal Sigortalar, Eğitim Büro, Ticaret, Kooperatif ve Güzel Sanatlar İşçileri Sendikası (Sosyal-İş) üyeleri ile birlikte birçok gazeteci ve meslek örgütü temsilcisi katıldı. Toplantıda, “Gazetecilik suç değildir” pankartı açıldı.
DİSK Basın-İş Disiplin Kurulu Üyesi Diren Yurtsever, yerel seçimlere kısa bir süre kala gazetecilerin yeniden hedef alındığını belirterek, “Özgür basın susturulamaz ve gazetecilik yargılanamaz” dedi.
Basın metnini okuyan DİSK Basın-İş Yönetim Kurulu Üyesi İzel Sezer ise Türkiye’de gazetecilere yönelik baskıların ve gözaltıların sistematik bir hal aldığını ifade etti. 13 Şubat’ta gerçekleşen ev baskınlarının ardından MA ve JINNEWS muhabirlerinin ters kelepçe ile gözaltına alındığını belirten Sezer, gazetecilere yönelik baskıların artmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.
Sezer, basının özgürlüğünün demokrasinin önemli bir unsuru olduğunu ancak Türkiye’de ciddi bir şekilde tehlike altında olduğunu belirterek, dayanışmanın önemini vurguladı. Türkiye’deki gazetecilik koşullarının iyileştirilmesi ve basın özgürlüğünün savunulması gerektiğini dile getiren Sezer, gözaltında tutulan meslektaşların derhal serbest bırakılmasını talep etti.
- NHY/ MA
