Covid-19 pandemisinin Amerika Birleşik Devletleri’ndeki durumu 1918’de yaşanan İspanyol Gribi ile kıyaslanmaya başlandı. Bilimdeki tüm ilerlemeler göz önüne alındığında 1918’deki kadar ölüm yaşanmamış olması normal ancak yine de durumun çok daha kontrol altında olmuş olması gerektiğine inanılıyor.
1918-1922 yılları arasında dünya çapında 50 milyondan fazla insanı öldürdüğü düşünülen İspanyol Gribi ile Koronavirüs dönemi arasında insanoğlu virüslere dair çok şey öğrendi.
Birçok hastalığın tedavisi bulundu ve tıbbi araç gereçler çok gelişti. Aşı oluşturma yöntemleri ve süreleri kısalırken aşıların etkisi arttırıldı. Anlık iletişim ve uluslarüstü kurumlar sayesinde pek çok salgının önü kesilebildi.
Dönemin benzerlikleri
Ne var ki, İspanyol Gribi döneminde nasıl ki salgına karşı bir aşı veya herhangi bir tedavi yöntemi yoktuysa bugün de koronavirüse karşı aynı durumdayız.
Bu nedenle tüm gelişmişliğe rağmen hala yüzbinler hayatını yitirmeden bir virüsü alt edemiyoruz. Karantina ve izolasyon gibi antik yöntemlere başvurmadan yapamıyoruz.
Bilim ve tıp ilerledi ancak göreceli olarak sorunlar karşısındaki hallerimizde aynı seviyede bir ilerleme yok gibi. Aradaki en önemli fark hastalığın ne olduğunu ve neden kaynaklandığını doğru ve hızlı şekilde tespit edebiliyor olmamız ve bu bilgiyi hızla yayabilmemiz.
Bilimin sağladığı avantajları siyasetçiler boşa mı çıkarıyor?
Elimizde virüsün genetik kodu, ve insanların enfekte olup olmadığını dakikalar içerisinde söyleyebilecek testler dahi var. Associated Press haber ajansından Calvin Wodward’ın analizine göre bunlar bize bir avantaj sağlasa da siyasiler tarafından verilen hatalı kararlar ve stratejik yanlışlar bu avantajları boşa çıkarıyor.
ABD’de de çok sayıda insan birçok önlemin geç alındığını ve yeterli test yapılmadığını düşünüyor. Ayrıca sağlık sisteminin aşırı pahallı olması ve yapılan testlerin erken aşamalarda yapılmıyor olması da ciddi bir eleştiri konusu.
Hasta olmamak için alınan önlemler ve hasta olduktan sonra yapılanlar da fazla değişmiş değil. Woodward geçmişten günümüze ABD başkanlarının bu gibi tehditleri ele alma şekilleri de yeterli ciddiyetin uzun süredir var olmadığını gösterdiğini belirtiyor.
Geçmişten günümüze siyasette değişen fazla bir şey yok mu?
Trump’ın henüz ortada aşı bile yokken zafer ilan ederek yanıltıcı bilgiler vermesi ile eski başkanlardan Woodrow Wilson’ın benzer gelişmeler karşısında tamamen sessiz kalması ve hiçbir bilgi vermemesi arasında pek fark olmadığı düşünülüyor.
Tarihi kayıtlarda Wilson’ın kamuoyuna çok sayıda Amerikalıyı öldüren bir hastalıkla karşı karşıya olunduğuna dair tek bir açıklama dahi yok. Üstelik Wilson kendisi de o dönem hastalığa yakalanmıştı.
Örneğin 1918’de yapılan önerilerden biri göğse soğan sürmekti. Bugün ise Amerikan başkanı basın toplantısında vücuda dezenfektan enjekte etmekten bahsediyor.
Neden ‘İspanyol Gribi’?
İspanyol Gribi aslında İspanya’dan çıkmış bir hastalık değil. Çin’den ABD’ye tüm dünyaya yayılmış bir hastalık olmasına rağmen o dönem basını göreceli olarak özgür olan İspanya’da durumun çok defalar manşetlere taşınması ile dünyada İspanyol Gribi olarak anıldı.
Savaş durumunda pek çok ülke ise halklarının ve askerlerinin hastalıktan kırıldığını gizleme, sansürleme ve inkar yoluna gitti.
Tıpkı Covid-19 gibi 1918 virüsü de bir üst yolunum enfeksiyonu (SARS) hastalığına yol açıyordu ve hayvanlardan insana geçmişti. Patolojisi de son derece benzerdi.
O dönem de alınabilen yegane önlemler maske takmak, sosyal mesafe uygulamak ve elleri yıkamaktı. Aynı şekilde o dönem de insanlara hastalandıkları takdirde evde kalmaları ve kendilerini izole etmeleri söylendi. O gün virüsü kapanlar da şiddetli zatürreden hayatını kaybediyordu.
En önemli fark risk grubu
O günkü virüs ile bugünkü koronavirüs arasındaki en önemli fark İspanyol Gribi’nin 20 ila 40 yaş arasını tehdit ediyor olmasıydı. Bu da askerlerin çoğunluğunun yaş aralığıydı.
Yani kendi ülkesinde güvende olan çok sayıda kişi askerlik görevi nedeniyle virüsün olduğu başka ülkelere gitti ve cepheden dönüp kendi mahallesine ve şehrine getirdi. Bu şekilde virüsten ölenler her iki dünya savaşında ölenlerin toplam sayısını katlayarak geçti.
Eve zaferle dönenler ve zaferle birlikte onların dönüşünü kutlayan bile aslında kaybetmişti.
Trump’ın büyük babası salgından öldü
O dönemki bu dehşet verici salgında hayatını kaybedenlerden biri de Amerikan Başkanı Donald Trump’ın büyük babası Friedrich Trump idi. İngiltere, Amanya ve İspanya’da devlet liderleri de hastalığa yakanmış ancak atlatmışlardı.
Hastalığa yakalanıp atlatanlardan biri de o dönem ABD donanma bakanı yardımcısı olan geleceğin ABD başkanı Franklin Roosevelt idi.
Her dönem en kötü alt kesimi vuruyor
O dönem de yine salgından en olumsuz etkilenenler fakir kesim, kalabalık ve kirli hava yaratan fabrikalarda çalışmak zorunda olanlardı. Kendilerine söylenen önlemleri almakta zorlandılar ve çok sayıda kişi hayatını kaybetti.
O yıllarda dünya nüfusunun üçte biri hastalandı ve sadece ABD’de resmi kayıtlara göre 675 bin kişi salgın nedeniyle öldü. Covid-19 da şimdilik dünyada 250 bin ABD’de ise 68 bin kişinin ölümüne yol açtı.
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024
- Akşener, Erdoğan’dan Ne İstedi? - 7 Haziran 2024