İBB – İTÜ Ortak Deprem Raporu: İstanbul’un durumu ve önlemler

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) tarafından hazırlanan ortak deprem raporu, 26 Mayıs 2023 tarihinde kamuoyuna sunuldu. Raporda, İstanbul’un deprem riski, olası senaryolar, alınması gereken önlemler ve hazırlık çalışmaları hakkında kapsamlı ve detaylı bilgiler yer alıyor. Bu yazıda, raporun ana başlıklarını ve sonuçlarını özetliyoruz.

Deprem Kuşağı Üzerindeki İstanbul ve Olası Senaryolar

Raporun ilk bölümünde, İstanbul’un deprem kuşağı üzerinde yer aldığı ve Marmara Denizi’nde bulunan Kuzey Anadolu Fayı (KAF) hattının büyük bir depreme neden olabileceği belirtiliyor. KAF hattının son 500 yılda 7’den büyük 10 deprem ürettiği ve bu depremlerin her birinin yaklaşık 250 km’lik bir fay parçasını kırdığı ifade ediliyor. Rapora göre, son büyük deprem olan 1999 Gölcük depreminden sonra KAF hattının batı ucunda kalan yaklaşık 150 km’lik bir fay parçası henüz kırılmadı ve bu parçanın kırılması halinde 7.2 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem oluşabileceği tahmin ediliyor.

Raporun ikinci bölümünde, olası bir depremin İstanbul’da yaratacağı etkiler inceleniyor. Raporda, depremin şiddeti, süresi, meydana geldiği saat ve mevsim gibi faktörlere bağlı olarak farklı senaryolar oluşturuluyor. Bu senaryolara göre, depremin en az 30 saniye, en fazla 60 saniye süreceği ve en çok hasarı Avrupa yakasında vereceği öngörülüyor. Raporda, deprem sonrasında yaklaşık 30 bin ila 50 bin kişinin hayatını kaybedebileceği, 100 bin ila 150 bin kişinin yaralanabileceği, 500 bin ila 700 bin konutun ağır hasar görebileceği ve 1 milyon ila 1.5 milyon kişinin evsiz kalabileceği tahmin ediliyor.

İstanbul’un Depreme Karşı Hazırlığı: Önlemler ve Çalışmalar

Raporun üçüncü bölümünde, İstanbul’un depreme karşı hazırlıklı olması için alınması gereken önlemler ve yapılan çalışmalar anlatılıyor. Raporda, depreme dayanıklı binaların yapılması, mevcut binaların güçlendirilmesi, altyapı sistemlerinin iyileştirilmesi, acil müdahale planlarının hazırlanması, afet eğitimi ve bilinçlendirme faaliyetlerinin artırılması gibi konulara değiniliyor. Raporda ayrıca, İBB ve İTÜ’nün ortaklaşa yürüttüğü Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Projesi (DRYKİP) kapsamında yapılan çalışmalardan bahsediliyor. Bu çalışmalar arasında, İstanbul’un deprem tehlike haritasının güncellenmesi, bina envanterinin oluşturulması, afet bilgi sisteminin kurulması, afet yönetim merkezlerinin kurulması gibi önemli adımlar yer alıyor.

Sonuçlar ve Öneriler: İstanbul Büyük Bir Depreme Hazır Mı?

Raporun son bölümünde ise, raporun sonuçları ve önerileri sunuluyor. Raporda, İstanbul’un büyük bir depreme hazır olmadığı vurgulanıyor ve bu konuda acil eylem planlarının hayata geçirilmesi gerektiği belirtiliyor. Raporda ayrıca, deprem riskinin azaltılması için kamu kurumları, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların işbirliği içinde çalışması gerektiği ifade ediliyor. Raporda son olarak, deprem gerçeğinin unutulmaması ve her an depreme hazır olunması gerektiği hatırlatılıyor.