Gazeteci Miyase İlknur’a “iftira”dan hapis cezası: Basın özgürlüğü baskı altında

Anayasa Mahkemesi üyesi İrfan Fidan ve Yargıtay üyesi Ayhan Ayan’ın şikâyetiyle, “Man Adası davası ayan beyan” başlıklı haber nedeniyle yargılanan gazeteci Miyase İlknur’a “iftira” suçundan 10 ay hapis cezası verildi. Mahkeme, “hakaret” suçlamasından ise beraat kararı verdi.

Cumhuriyet gazetesi köşe yazarı Miyase İlknur ile internet sitesinin Sorumlu Müdürü Birol Gülger’in yargılanmasına İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmada, gazetecilerin katılmadığı, avukatlarının hazır bulunduğu görüldü.

MLSA’da yer alan habere göre,  savcı, 21 Mart 2023 tarihindeki üçüncü duruşmada açıkladığı esas hakkındaki görüşünü tekrar etti. Savcı, İlknur’un “iftira” suçundan cezalandırılmasını talep etti. İlknur’un avukatı Damla Çaltepe ise müvekkilinin kendisine ulaşan haber kaynağı üzerine, iddia şeklinde konuyu haberleştirdiğini, haberin basın ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, beraat talebinde bulundu.

Mahkeme, gazeteci Mustafa Birol Güger’in, İrfan Fidan ve Ayhan Ayan’a yönelik “hakaret” ve “iftira” suçundan yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması gerekçesiyle, beraatına karar verdi. Miyase İlknur hakkında da aynı gerekçeyle “hakaret” suçlamasından beraat kararı veren mahkeme, Ayan ve Fidan’a yönelik “iftira” suçundan ayrı ayrı 10’ar ay hapis cezası verdi. Her iki ceza için de hükmün açıklanması geri bırakıldı.

Basın özgürlüğü baskı altında

Türkiye’de basın özgürlüğü, son yıllarda artan baskılar nedeniyle ciddi bir şekilde tehdit altında. Gazeteciler, iktidara muhalif haberler yaptıkları için sık sık yargılanıyor ve cezalandırılıyor.

2022 yılında, Türkiye’de 100’ün üzerinde gazeteci hakkında dava açıldı. Bu davalardan 50’si, gazetecilerin iktidara muhalif haberler yaptığı gerekçesiyle açıldı.

İktidar, basın özgürlüğünü baskılamak için her yolu deniyor. Gazetecilerin tutuklanması, gözaltı ve adli kontrol uygulanması gibi baskı yöntemlerinin yanı sıra, gazetecilere yönelik hedef gösterme ve karalama kampanyaları da yürütülüyor.

Bu baskılar, gazetecilerin mesleklerini özgürce yapmalarını engellerken, kamuoyunun haber alma hakkını da ihlal ediyor.