Çocuk Cinsel İstismarı: İpuçları ve Doğru Yaklaşım

Çocuğun Cinsel İstismara Maruz Kalmış Olabileceğine Dair İpuçları

Cinsel istismara maruz kalan çocuklar bazen çeşitli sebeplerle bu durumu yetişkinlere söylemekten çekinebilirler. Çocuğun cinsel istismara uğradığını düşündürecek birtakım ipuçları vardır. Çocuğu tanıyan bir yetişkin, çocuktaki bazı belirtileri dikkate alarak çocuğun cinsel istismara uğramış olabileceğine dair ipuçlarını yakalayabilir. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebileceği gibi, bu belirtilerin olmaması da çocuğun kesinlikle cinsel istismara uğramadığı anlamına gelmez.

Cinsel İstismara Uğrayan Çocuklarda Ortaya Çıkabilecek Fiziksel Belirtiler:

  • Genital bölge veya anüs çevresinde tahriş, kızarıklık, kanama
  • Ağız çevresinde tahriş, kızarıklık, kanama
  • Vücudunun birkaç yerinde nedeni belli olmayan tahriş, kızarma, morarma
  • Tuvalet eğitimi olmasına rağmen birden fazla kez altına kaçırma
  • Tuvalet yaparken zorlanma, ağrı, yanma

Cinsel İstismara Uğrayan Çocuklarda Ortaya Çıkabilecek Duygusal ve Davranışsal Belirtiler:

  • Öfke kontrolünde zorluk
  • Uykuya dalmada güçlük
  • Kabus görme, sık sık uykudan uyanma
  • Bazı yerlere ve bazı kişilere karşı korku
  • Okuldan ya da evden kaçma
  • Kendine zarar verme davranışı / düşüncesi
  • İçe kapanma
  • Genel huzursuzluk ve/veya huysuzluk durumu

Çocuğunuzun/Öğrencinizin/Bir Çocuğun Cinsel İstismara Uğradığını Düşünüyorsanız Ne Yapmalısınız?

Eğer böyle bir şüphe varsa, öncelikle çocukla bu konu hakkında konuşmak gerekmektedir. Çocukla konuşurken, çocuğun kendisini güvende hissedeceği bir ortam seçilmeli ve konuşma boyunca sakin kalmaya özen gösterilmelidir. Güçlük çekileceği düşünülüyorsa, bir ruh sağlığı uzmanından yardım almakta fayda vardır.

Çocuğa, ona istemediği bir şey yapan ya da onu istemediği bir şey yapmaya zorlayan birisinin olup olmadığı sorulur. Çocuk konuşmaktan korkuyorsa, güvende olduğu, kendisine yardım etmek istendiği ve kendisinin anlattıklarına ihtiyaç duyulduğu anlatılmalıdır. Çocuğun verdiği bilgilere güvenilmeli, daha fazla anlatması için yüreklendirilmelidir.

Konuşma sırasında çocuğa, kendisinin ve sevdiklerinin zarar görmeyeceği söylenmeli, duygularını dışa vurmasının önü açılmalı, ilk önce ne kadar anlatmak istiyorsa o kadar anlatması sağlanmalıdır.

Konuşmadan sonra çocuk, cinsel istismarı uygulayan kişiden korunmalı; istismarın tekrar ortaya çıkmasının veya cinsel istismarcı tarafından çocuğa başka türlü bir zarar verilmesinin önüne geçilmelidir.

Çocuk Cinsel İstismara Uğraması Durumunda Yapılmaması Gerekenler

Cinsel istismar gerek yetişkin gerekse çocuk için çok büyük bir travmadır ve yukarıda da değinildiği gibi etkilerinin ömür boyu sürmesi olasılığına karşı önlem alınmalıdır. Aşağıda sözü edilen tepkiler, çocuk cinsel istismarı durumunda kesinlikle uzak durulması gereken tepkilerdir:

  • Çocuk cinsel istismarı durumunda çocuğun anlattıklarına inanmamak, böyle bir şeyin olamayacağını, çocuğun yanlış anladığını veya o kişiye iftira attığını düşünmek ve/veya bunu çocuğa söylemek,
  • Cinsel istismarı görmezden gelmek, olmamış gibi davranmak, “bir kereden bir şey olmaz” diye düşünmek ve tekrar etmeyeceğini umarak mağdurun yanında olmamak,
  • Toplumun aile ve/veya çocuk hakkında kötü şeyler düşüneceğinden korkarak susmak,
  • Eğer çocuğun yanında olurlarsa istismarcının kendilerine düşman olup zarar vereceğinden korkarak ses çıkarmamak,
  • Çocuğun bunu zaten pek anlamayacağını, büyüyünce unutacağını düşünerek olayın üstünü kapatmak,
  • Cinsel istismarı uygulayan kişi aile içindense, “ailenin bütünlüğüne zarar gelmesin” diye düşünerek yasal yollara başvurmamak,
  • Çocuğu, kendisine cinsel istismar uygulayan kişiyle yüzleştirerek çocuğun anlattıklarının doğruluğunu sınamak,
  • Çocuğu, cinsel istismar uygulayan kişiyle bir araya getirerek “barıştırmaya” çalışmak,
  • Çocuğun, cinsel istismar uygulayan kişi ile her türlü karşılaşması,
  • “Ama sen de” diye başlayan cümleler kurarak, uğradığı cinsel istismarda çocuğun bir kabahati olduğunu düşünmesine yol açabilecek konuşmalar.

Yukarıda söz edilen tarzda yaklaşımlar, zaten büyük bir travma yaşamakta olan çocuğun yarasını daha da derinleştirmekte ve sonuçların çok daha kötü noktalara gelmesine yol açmaktadır. Ayrıca bu tür yaklaşımların diğer bir tehlikesi, cinsel istismar uygulayan kişiyi (istemeden de olsa) korumak, cezalandırılmasını engellemiş olmak, cinsel istismarı meşrulaştırmak ve maalesef ileride ortaya çıkma olasılığını artırmaktır.

Çocukları korumak devletin ve yetişkinlerin görevidir. Elbette bunu yaparken çocuğu korkutmamaya, “her an başına kötü bir şey gelebileceği” mesajı vermemeye dikkat etmemiz gerekmektedir. Çocuk cinsel istismarını görmezden gelmemek, buna maruz kalan çocuklara her zaman desteğe hazır olduğumuzu ifade etmek, ileride ortaya çıkabilecek çocuk cinsel istismarlarını da önlemedeki ilk adımdır.

Uzman Klinik Psikolog