12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü’nde, Türkiye’de çocuk işçilerin durumunu gözler önüne seren bir rapor yayımlandı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), AKP’nin iktidarda olduğu 21 yılda en az 888 çocuk işçinin çalışırken hayatını kaybettiğini ortaya koydu. Raporda, çocuk işçiliğin devlet ve sermaye politikalarıyla meşrulaştırıldığı, istatistiklerin gerçek boyutu gizlediği ve göçmen çocukların daha fazla sömürüldüğü vurgulandı.
Raporun giriş bölümünde, çocukların okul sırasında, oyun parkında olması gerekirken, yoksulluk, güvencesiz işçilik, şiddet ve iş cinayetleri cenderesi altında olduğu belirtildi. AKP’nin hayata geçirdiği tarım, sanayi, eğitim ve sosyal politikaların her geçen gün daha fazla çocuğun işçileşmesini beraberinde getirdiği ifade edildi. Raporda, “Diğer yandan ise sanki ‘çocuk işçilik’ yokmuş gibi bir hava verilerek bu sorun görünmez kılınmaya çalışıldı. Çocuk işçiliğe devlet ve sermaye politikası olarak meşruluk kazandırma girişimleri yasaklanması gereken bir olgunun yasallaştırılmasını kolaylaştırıyor” denildi.
Raporda, Türkiye’de çocuk işçiliğin üretimi ayakta tutan bir olgu olarak varlığını koruduğu, devletin resmi verilerinin çocuk işçiliğin gerçek boyutlarını perdelediği kaydedildi. Çocuk işgücü anketlerinin yaz aylarında değil, Türkiye’de mevsimsel olarak, çocuk işçiliğin en az olduğu Ekim ile Aralık aylarında yapıldığı ve bu durumun da çocuk işçiliğin gerçek boyutlarını gizlediği belirtildi.
Raporda ayrıca yanlış dış ve iç politikalar sonucu Türkiye’de yaşayan Suriyeli ve Afganistanlı mülteci sayısının, kaydı bulunmayan göçmen ve mültecilerle birlikte altı milyon civarında olduğu tahmin edildiği ve bu nüfusun önemli bir kısmını oluşturan göçmen ve mülteci çocuklarının tarım, sanayi, inşaat, ticaret gibi işkollarında günübirlik ve güvencesiz şekilde işgücü piyasasına dâhil olduğu ifade edildi.
Raporda, çocuk işçiliğin en kötü biçimleri arasında sayılan tarımın Türkiye’de ücretli ve ücretsiz aile işçisi çocuk işçiliğin en yoğun olduğu iş kolu ve çocuk işçilik bakımından başlıca sektör olduğu vurgulandı. Tarım işçisi çocukların çoğunluğunun ise 5-14 yaş arasındaki çocuklardan oluştuğu kaydedildi.
Raporda, “Tarımda çocuk emeğinin yoğun olmasının iki yönü bulunuyor: Bir yönünü tarımın çökertilmesi ve aile emeği içinde görmeliyiz. Diğer yönü ise mevsimlik işçiliktir. Çocuklar mevsimlik işçiliğin kadınlar ile birlikte omurgasını oluşturmaktadır ve ‘çocukları çekip alırsanız mevsimlik işçilik kalmaz’…” denildi.
Raporda, çocuk işçiliğin diğer biçimini ise (4+4+4 eğitim sistemiyle iyice yerleşen) çırak ve stajyerliğin oluşturduğu, Milli Eğitim Bakanlığı ile sermayenin işbirliği çerçevesinde çocukların organize sanayide ve fabrikalarda uzun çalışma saatlerinde, çok düşük ücretlerle çalıştırıldığı belirtildi.
Raporda, AKP’nin iktidara geldiği günden bugüne kadar en az 888 çocuk işçinin çalışırken hayatını kaybettiği ortaya konuldu. Raporda, “Kayıt dışı çocuk işçi çalıştırılan kişi ve kurumlara göz yumulmamalı, caydırıcı cezalar verilmelidir. Yasa dışı çocuk işçi çalıştırmayı önlemeye yönelik tedbirler alınmalı, denetimler etkin ve sıkı bir şekilde yapılmalı, ilgili mevzuatlar yürürlüğe konulmalıdır. Tüm çocuklar ücretsiz ve detaylı sağlık taramasından geçirilmelidir” denildi.
Raporun tamamına adresinden ulaşabilirsiniz İSİG
- Talihsiz Anjel Hala ve Edirne Kuşatması Günleri - 29 Ocak 2025
- Bilim İnsanları, Bazı Kişilerin Neden Covid Olmadığını Buldu - 21 Haziran 2024
- Tüketicinin İyimserliği Azalıyor - 21 Haziran 2024