Yobazlığın Lüzumu Yok

Bir toplum, ülke adına kazanılan bir başarıya sevinirken bile bölünür mü?

Evet bölünür… Biz onu da başardık. Bravo!..

Dünya çapındaki bir şampiyonluğun bir ülkeyi ikiye böldüğüne dair başka bir örnek var mı bilmiyorum. Neyseki bu olaya yobaz kafayla yaklaşan taraf azınlıkta.

Yazıma başlık yaptığım  sözüm de onlara…

Peki nedendir bu yaşananlar ve gerici yobaz tepkiler?

Yeterince medeni gelişmişlik sağlanamadığı için olabilir mi?  Evet birinci neden tam da bu…

İkincisi de, toplumsal hayatın her alanında inancı önceleştiren; onu, olması gereken yerde bırakmayan ve kullanan; her olay ve duruma dinsel gözlükle bakan ve ümmet toplumuna özenen topluluklarda bunlar olur; bu kaçınılmazdır…

Uygarlığa sırt çeviren, cehaletle beslenen, karanlık zihniyet içinde olan böyle bir topluluk var toplumumuz içinde. Ve bunlar birçok yönden beslenerek büyütülmekte ne yazık ki…

Tv’leriyle, gazeteleriyle, gençlik örgütleriyle; akademisyeni, hocası, eski başkanları, sıradan insanıyla veryansın ediyorlar kadın voleybol takımına ve özellikle içlerinden bazılarına. Milli gurur değil, milli utançmış. Bunu bile böyle yazdılar gazetelerinde.

Neymiş şortları uygun değilmiş, açık bacak dinen caiz değilmiş, erkekler izlememeliymiş, bu şampiyonluğu kabul etmiyorlarmış, eşcinsel oyuncu varmış falan, filan…

Lanetleyenler, tehdit edenler, hakaret edenler, camide vaaz vererek kötüleyen vaizler, YouTube hocaları vs… Bu sürüye dahil olan çok.

Toplumun büyük bölümünün yüzünü güldüren ve takdirini kazanan bu başarıya gölge düşürmeye çalışan, rakip kazansın diye dua bile eden hem zihni, hem içi karalar bu şampiyonluğa üzüldüler…

Bunlar ahlâklı değil, ahlakçı… Dindar değil, dinci… Yaşanan nice nice ahlâksızlığa sesini çıkarmayan ve ahlâkı hep kadın üzerinden tanımlayan, öyle gören, içi ve niyeti bozuk zararlı kafalardır bunlar. İlgilendikleri kadınların aklı, zekâsı, başarısı değil; şortu, saçı, bedeni, kıyafetidir.

Akıllarında ya dinsellik var, ya da cinsellik… Başka bir şey düşünmüyorlar.

Fatih İstanbul’u fethederken Bizanslıların “melekler erkek mi, dişi mi” tartışmasını yapmaları gibi; “boş yapıyorlar…”

Bir oyuncunun cinsel eğilimini diline dolayıp o örnekle “toplumun ahlâkı bozulur” diye korkup, yaygara koparan  bu kara kalabalığa diyeceğim şu:

Eğer bundan bozulacaksa o ahlâk zaten sağlam değilmiş demektir ve çoktan bozulmuştur. Ki, epeyce de bozulmuş durumda zaten…

Halbuki toplumsal yaşamda insan ahlâkını bozan neler var neler öyle değil mi? Niye tek neden olarak sadece kadınlar ve onlar üzerinden cinselliğe takılıyorsunuz? Gözleriniz, aklınız sadece onlara mı ayarlı, nedir?

İyi bakın çevrenize…

Görebilen ve sorgulayan gözlerle izlerseniz, gözlerseniz bir yığın ahlâksızlık görürsünüz. Toplumun yansıması olarak o gördüklerinizle nasıl bozulduğumuzu da fark edersiniz. Bu bozulma için o voleybol oyuncusuna gerek yok.

Son söz olarak yine o oyuncunun (Ebrar) kollarını açıp söylediği sözüyle bitireyim: “Hepinizi böyle kucaklıyorum, birleşerek kazanacağız ayrışarak değil!”

Vallahi o kızcağız sizden çok akıllı ve masum…