Yapay Zekâdan Proleter Rock: Marx, Engels, Lenin ve Stalin “The Reds” Grubuyla Sahnede!

Yapay zekâ destekli dijital sanat üretiminde sıra dışı bir örnek daha geldi. Sosyal medya platformu X’te faaliyet gösteren Güm Kanal adlı görsel ve video içerik üreticisi, Karl Marx, Vladimir Lenin ve Josef Stalin’i aynı sahnede buluşturdu. Elbette fiziksel olarak değil; yapay zekânın sınırsız yaratıcılığı sayesinde…

“The Reds” (Kızıllar) adını taşıyan yapay zekâ müzik grubu, ilk şarkısı “Dialectical Fire” (Türkçesi: Diyalektik Ateş) ile dijital ortamda sahne aldı. Grup üyeleri, tarihsel kişilikleriyle yalnızca politik değil, aynı zamanda fütüristik bir rock grubu estetiğiyle de yeniden yaratıldı. Stalin, Lenin, Engels ve Marx’ın vokal ve enstrümantal performanslarını içeren klip, tamamıyla yapay zekâ tarafından üretildi. Görüntüler, vokal düzenlemeleri, sözler ve müzik altyapısı da dahil olmak üzere tüm içerik, dijital üretim algoritmalarıyla oluşturuldu.

“İşçilerin ateşiyle gelecek aydınlanır”

Şarkının sözlerinde klasik Marksist söylemin temel vurguları yapay zekâ yorumuyla yeniden işleniyor. “İşçilerin ateşiyle gelecek aydınlanır” gibi dizeler, yalnızca nostaljik bir göndermeden ibaret değil; aynı zamanda sınıf mücadelesi, emek-sermaye çatışması ve tarihsel materyalizm gibi temaları da dijital çağın kültür alanına taşıyor.

Yeni Bir Dijital Gerilla Estetiği mi?

Görsel üretimleriyle daha önce de dikkat çeken Güm Kanal, bu projeyle yalnızca bir nostalji oyununa girişmediğini, aksine yeni bir dijital-politik anlatı denemesi yaptığını ortaya koyuyor. Sosyalist ikonların modern kültürde bu denli popüler ve yaratıcı biçimlerde yeniden sahne alması, dijital sanatta hem estetik hem de politik bir provokasyon olarak değerlendirilebilir.

“The Reds”, yalnızca görsel bir performans değil; aynı zamanda yapay zekânın ideolojik kurguları nasıl yeniden üretip dönüştürebileceğinin de bir örneği. Klipte Lenin ve Engels elektro gitarla Stalin davulda sahnede poz verirken, Marx’ın derin vokaliyle felsefi sözleri seslendirdiği, Lenin’in ise devrimci marş temposuyla ritim tuttuğu görülüyor. Şarkı, dijital platformlarda kısa sürede viral oldu.

Dijital Sanatta İdeolojinin Geri Dönüşü

Bu proje, dijital sanatta yeniden ideolojik temaların nasıl yer bulabileceği konusunda yeni soruları da gündeme getiriyor. Yalnızca eğlencelik bir parodi mi, yoksa yeni bir dijital direniş kültürünün simgesi mi? Yapay zekânın tarihle kurduğu bu mizahi, eleştirel ve provokatif ilişki, izleyicinin okuma biçimine göre yön değiştiriyor.

Henüz resmi bir albüm açıklaması yapılmasa da “Dialectical Fire”ın ardından yeni şarkıların da yolda olduğu konuşuluyor. Dijital çağda sınıf mücadelesi artık yalnızca sokakta değil, algoritmaların içinde de yankılanıyor gibi görünüyor.