Yeni bir araştırma, Y ve X kuşağının kanser riski konusunda önceki nesillere göre daha dezavantajlı bir konumda olduğunu ortaya koydu. Özellikle mide kanseri de dahil 17 farklı kanser türünde risk artışı gözlendi. Bu çalışmanın sonuçları, günümüz çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinin kanser riskini nasıl etkilediğini vurguluyor.
Amerikan Kanser Derneği ve Calgary Üniversitesi’nden araştırmacılar, 24 milyon kişide 34 kanser türüne ilişkin verileri analiz etti. Ayrıca, 1920-1990 yılları arasında doğan 7 milyon kişide 25 kanser türüne ilişkin ölüm verileri incelendi. İnsidans oranlarının da analiz edildiği çalışmada, 1990 doğumluların yiyecek alışkanlıkları ve yaşam tarzları göz önünde bulundurulduğunda, önceki nesillere kıyasla daha yüksek kanser oranlarına sahip olduğu belirtildi.
Korkutan Veriler
1990 grubundaki kişilerde, yumurtalık kanseri ve endometrial kanser insidans oranlarının sırasıyla %12 ve %169 oranında daha yüksek olduğu tespit edildi. Ayrıca ince bağırsak, tiroid, böbrek ve pankreas kanserlerinde de 1955 grubuna kıyasla iki ila üç kat daha yüksek insidans oranları görüldü. Genç kuşakların endometriyal kanser, karaciğer ve safra yolları kanseri gibi bazı türlerden ölme olasılığı da eskiye göre önemli derecede artmış durumda.
Araştırmacılar, genç nesillerin kanser seviyelerinin neden daha yüksek olduğunu tam olarak belirleyemese de, çocukluk veya genç yetişkinlik dönemindeki çeşitli risk faktörlerinin bunda rol oynadığını vurguluyor. Çevresel toksinlere maruz kalma, obezite, sağlıksız diyetler, hareketsiz yaşam tarzları, ve kötü uyku alışkanlıkları bu risklerin başında geliyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2022 verilerine göre, yaklaşık 20 milyon kişiye kanser teşhisi konulmuş ve 9,7 milyon kişi kanserden hayatını kaybetmiştir. Bu trend devam ederse, Y ve X kuşaklarının kanser yükünü daha da arttırabileceği endişesi var.
