Her ile üniversite politikasıyla akademinin içini boşaltan AKP, İstanbul’u ise adeta “üniversite şehri” haline getirdi. Kentteki vakıf üniversitelerinin sayısı 50’yi aştı. Bu üniversitelerin çoğu ise kalitesiz, pahalı ve siyasi kaygılarla kurulmuş eğitim kurumları.
AKP’nin 19 yıllık iktidarında Türkiye’de üniversite sayısı 76’dan 207’ye çıktı. Bu üniversitelerin 140’ı vakıf, 67’si devlet üniversitesi. Vakıf üniversitelerinin yüzde 36’sı ise İstanbul’da bulunuyor. İstanbul’da 50 vakıf, 10 devlet üniversitesi olmak üzere toplam 60 üniversite faaliyet gösteriyor. Bu sayı, birçok Avrupa ülkesinin toplam üniversite sayısından fazla.
Peki, İstanbul’da bu kadar çok vakıf üniversitesi açılmasının sebebi nedir? Bu üniversitelerin kalitesi nasıl? Öğrenciler bu üniversitelere neden tercih ediyor?
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Taner Timur, İstanbul’da adım başı vakıf üniversitesi açılmasının kaliteyle ilgisi olmadığını söyledi. “Bu üniversiteler rant odaklı kuruluyor. Devlet, bu kurumlara arazi tahsis ediyor, vergi muafiyeti sağlıyor, burs desteği veriyor. Ama karşılığında hiçbir denetim yapmıyor” dedi.
Timur, bu üniversitelerin eğitim kalitesinin düşük olduğunu, akademik özgürlüğün olmadığını, siyasi baskının yoğun olduğunu belirtti. “Bu üniversitelerde bilimsel araştırma yapmak mümkün değil. Öğretim elemanları siyasi görüşlerine göre işe alınıyor veya işten çıkarılıyor. Öğrenciler ise puanları yetmediği için veya burs alabildikleri için bu okullara gidiyor” diye konuştu.
Timur, bu durumun Türkiye’nin eğitim sisteminin iflas ettiğinin bir göstergesi olduğunu vurguladı. “Türkiye’de eğitim sistemi çökmüştür. Ülkenin ihtiyacına göre değil, siyasi ve ekonomik çıkarlara göre eğitim veriliyor. Bu da hem bilimsel hem de toplumsal gelişmeyi engelliyor” dedi.
Öğrenciler: Puanımız yetmediği için bu üniversiteleri tercih ediyoruz
İstanbul’da bir vakıf üniversitesinde okuyan öğrenci E.A, “Puanımız yetmediği için bu üniversiteleri tercih ediyoruz” dedi. “Devlet üniversitelerinde kontenjanlar çok az. Puanımız yetmediği için vakıf üniversitelerine gitmek zorunda kalıyoruz” diye konuştu.
E.A, vakıf üniversitelerinde eğitim kalitesinin düşük olduğunu söyledi. “Öğretim elemanları yetersiz. Sınıflar kalabalık. Derslikler yetersiz” dedi.
Akademisyenler: Vakıf üniversiteleri akademinin içini boşaltıyor
İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet İnsel, vakıf üniversitelerinin akademinin içini boşalttığını söyledi. “Akademik özgürlük yok. Öğretim elemanları siyasi görüşlerine göre işe alınıyor veya işten çıkarılıyor. Bu da bilimsel araştırmayı engelliyor” dedi.
İnsel, vakıf üniversitelerinin eğitim kalitesinin düşük olduğunu da belirtti. “Bu üniversitelerde bilimsel araştırma yapılamıyor. Öğrenciler de bu üniversitelerden yeterli eğitim alamıyor” diye konuştu.
AKP’nin 19 yıllık iktidarında Türkiye’de üniversite sayısı 207’ye çıktı. Bu üniversitelerin 140’ı vakıf, 67’si devlet üniversitesi. Vakıf üniversitelerinin yüzde 36’sı ise İstanbul’da bulunuyor. İstanbul’da 50 vakıf, 10 devlet üniversitesi olmak üzere toplam 60 üniversite faaliyet gösteriyor.
İstanbul’da adım başı vakıf üniversitesi açılmasının arkasındaki gerçekler, AKP’nin eğitimdeki başarısızlığını gözler önüne seriyor. Bu üniversitelerin çoğu kalitesiz, pahalı ve siyasi kaygılarla kurulmuş eğitim kurumları. Bu durum, Türkiye’nin eğitim sisteminin iflas ettiğinin bir göstergesi.
- CHP’nin Olağanüstü Kurultayı İçin Mahkemeden Onay - 26 Mart 2025
- Türkiye Yayıncılar Birliği: Halkın Taleplerine Kulak Verin - 26 Mart 2025
- Berkay Gezgin: “Bu Dava Siyasi, Sesimizi Duyurmaya Devam Edin” - 26 Mart 2025