Gezi Protestolarına Destek Verenlere 12 Yıl Sonra Soruşturma: “Hukukun Kırıntısı Dahi Kalmadı”

Türkiye tarihinin en büyük sivil ve barışçıl protesto hareketlerinden biri olan Gezi Parkı olaylarına ilişkin yeni bir hukuki süreç başlatıldığı iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Akademisyen ve iş hukuku uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik, sosyal medya platformu X (eski adıyla Twitter) üzerinden yaptığı açıklamada, Gezi protestolarını destekleyen sosyal medya paylaşımlarından dolayı 12 yıl sonra soruşturma açıldığını belirtti.

Prof. Dr. Çelik, bu durumu “hukuk devletinin ve hukuk güvenliğinin kırıntısının dahi kalmadığının yeni bir kanıtı” olarak nitelendirdi. Çelik’in açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Milyonlarca insanın katıldığı Gezi protestoları, Türkiye tarihinin en büyük sivil ve barışçı protesto eylemidir. Gezi suç değil, barışçı protesto hakkının ve toplu eylem hakkının kullanılmasıdır. Milyonlarca insan, hepimiz oradaydık!”

“12 Yıl Öncesinden Suç Üretmek Hukuksuzluktur”

Çelik, 12 yıl önce yapılan sosyal medya paylaşımlarına dayanarak soruşturma açılmasını eleştirerek, bunun bir cadı avına dönüştüğünü ve hukuk devleti ilkelerinin hiçe sayıldığını savundu. Açıklamasında şu vurguya yer verdi:

“12 yıl önceki sosyal medya paylaşımlarından suç üretmeye çalışmak cadı kazanı kaynatmaktır, hukuksuzluktur, keyfiliktir. Anayasayı ve hukuku hiçe saymaktır.”

“Rejim Totaliterleşiyor”

Gezi protestolarını kriminalize etmeye yönelik bu tür girişimlerin rejimin totaliterleştiğine işaret ettiğini belirten Çelik, hukukun temel ilkelerine aykırı olan bu sürecin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

“Barışçı toplumsal eylem ve protestoları kriminalize etmeye çalışıyorlar. Bu hukuksuzluk ve keyfilik kabul edilemez!”

Gezi Protestoları ve Toplumsal Bellek

Gezi Parkı protestoları, 2013 yılında İstanbul’daki Gezi Parkı’nda başlayan ve kısa sürede tüm Türkiye’ye yayılan, milyonlarca insanın katıldığı barışçıl gösteriler olarak tarihe geçti. Çevre duyarlılığıyla başlayan protestolar, zamanla daha geniş bir demokratik hak talebi hareketine dönüştü.

Aradan geçen 12 yıla rağmen Gezi olayları, Türkiye’nin siyasi ve toplumsal hafızasında önemli bir yer tutuyor. Ancak, protestolara katılan ya da destek veren kişilere yönelik devam eden hukuki süreçler, hem ulusal hem de uluslararası kamuoyunda tepkiyle karşılanmaya devam ediyor.

Prof. Dr. Aziz Çelik’in bu açıklamaları, Gezi protestolarının kriminalize edilmesine karşı tepkilerin simgesi olarak öne çıkarken, hukukun üstünlüğü ve ifade özgürlüğü konusundaki tartışmaları yeniden alevlendirdi.