Gazanız mübarek olsun

Engin Ardıç son yazısında şöyle söylemiş: “Kılıçdaroğlu hiç boşuna deprem bölgelerinde AKP seçmenleri öldü, oylar bana kaldı diye sevinmesin; genel sonuç değişmeyecek.”

Anasının, bu satılık herifi doğurmayıp, hacetini yaparak dünyaya getirdiğini biliyoruz da; “Neden sevinmesin? Şahsen ben sevindim!” diyen bazı sözde aydın-sol muhaliflere ne demeli?

Evet. Ben sosyal medya sayfalarında Naziler’e taş çıkaran bu korkunç sözleri yazan, onlara gülerek beğen basan insan müsveddeleri gördüm ve kör olaydım da görmeyeydim dedim.

Depremi:

* 60 yaşındaki bir Alevi dedesini, deprem bölgesinden yapmaya çalıştığı canlı yayına geçildiğini fark etmediği esnada, etrafındaki kişilerle “soğuktan donduklarını” söyleyerek şakalaştı diye küfür kıyamet linç ederek, Alevi halkının içindeki kontra vazifelerini icra etmek;

* yağmacı oldukları bahanesiyle kameralar önünde işkence yapılan ve hatta katledilen Suriyeliler üzerinden mülteci nefretlerini kusmak;

* Haluk Levent’i, geçmişini gündeme getirerek itibarsızlaştırıp; tamamen toplumun gözündeki şahsi güvenilirliği ve karizması ile topladığı yardımları “birtakım sözde sol muhalif derneklere ve vakıflara devretmesi” gerektiğini buyurarak iktidardan önce sırtından vurmak suretiyle, ahı gitmiş vahı kalmış sol ideolojilerini parlatmak;

* şahsî husumetleri olan onurlu kişilere, Haluk Levent’e komplo kuran Deniz Akkaya trolü ile yarışırcasına, “topladıkları yardımları iç ediyorlar” diye iftira atmak;

vs gibi kirli ikballeri için fırsata çeviren reziller mi ararsın;

kanlı katil mafya babası Sedat Peker’in kirli ismini, “afetzedelere bağış yapmış” diye överek paylaşan, faşizmin gizli öznesi paçavralar mı?..

Tekmili birden sinemamızda…

He mi de en bi ezilen, aydın, solcu, kahraman, âkil insan vs kılığındaki esas oğlanların ve esas kızların baş rollerde halvet oldukları tiksinç senaryolarla…

Bu deprem sadece binaları yıkmadı; her kesimin maskelerini paramparça ederek, toplumun çoktan göçük altında kalmış olan insanlık yıkıntısını da bütün çıplaklığıyla ortaya çıkardı.

Seneler boyunca sayısız mecrada bangır bangır, aşağıdaki cümlelerimi haykırdım:

Bir toplumun kaderini kötücül iktidarların ve onların payandası olan ırkçı, faşist, radikal dinci vs gibi kesimlerin gücü değil; aydın-sol muhalif kesimlerin niteliği belirler. Ne yazık ki bu nitelik bizim ülkemizde yerlerde sürünüyor. Çünkü -istisnalar hariç- herkes, temel insanî değerler noktasında ırkçılık, biatçılık, infazcılık, komploculuk, yargısız infazcılık, linççilik, homofobiklik, türcülük, mülteci düşmanlığı, inanç asalaklığı gibi aynı kötücül paydalarda buluşuyor. Lütfen acilen titreyip kendinize gelerek; o kötücül dinamiklerle ortak olan kokuşmuş bakış açılarınızı, söylemlerinizi ve eylemlerinizi ayrıştırınız! Konu düşmanınız dahi olsa itibar cellatlılığı, ifşa, linç, yargısız infaz, porno kaset vs gibi ucuz yöntemlere itibar ederek, türlü türlü insanlık suçları içeren o kirli yöntemleri legalleştirmeyiniz! Aksi takdirde toplum olarak çürüyeceğiz!

Tınmadınız!

Benim gibi, “Bütün krallar çıplak!” diye haykıran bir avuç Don Kişot’a, gülüp geçerek “deli” yaftası takıp; bildiğinizi yaptınız.

Baktınız deliler susmayıp bazılarınızın gaflet uykularını bölerken, bazılarınızın da dümenine çomak sokuyor; ka.pece hedef göstermeleriniz ve tehditlerinizle korkutmaya; her türlü iftira, karalama, komplo ve linçle itibarsızlaştırarak yıldırmaya kalktınız.

Bizler, -çağımızın en devrimci vazifesi bildiğimiz- toplumun her kesiminde kendine dair farkındalık yaratarak yüzleşme sağlama mücadelemizden bir adım geri atmadıkça, daha da azgınlaştınız.

Ne var ki hayat sizden daha büyüktü ve kendine yapılan ihanetleri asla affetmezdi.

Bugün artık bu ülke -bir avuç Don Kişot hariç- bütün dinamiklerinin, her türlü kötülükte ve pislikte aynılaşarak çürüdüğü koskocaman bir bataklıktır.

Birilerinin sosyal medyanın ortasında, büyük bir rahatlıkla, “Depremde AKP seçmeninin ölmesine sevindiğini” söyleyebildiği korkunç bir bataklık!

Gazanız mübarek olsun.

Rabia MİNE
Latest posts by Rabia MİNE (see all)