Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği üçüncü ihlal kararına ilişkin açıklamalarda bulundu. Her iki isim de AİHM kararlarının bağlayıcı olduğuna vurgu yaparak, Demirtaş’ın yanı sıra Figen Yüksekdağ ve Kobani Davası tutuklularının da derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti.
Hatimoğulları: “Vicdanı yaralayan tutumdan vazgeçilmeli”
Sosyal medya platformu X üzerinden açıklama yapan Tülay Hatimoğulları, Demirtaş’ın “kumpas davalarla” tutuklandığını hatırlattı. Hatimoğulları, “AİHM, yıllardır hukuksuz şekilde, kumpas davalarla tutsak edilen yoldaşımız Selahattin Demirtaş hakkında üçüncü kez ihlal kararı verdi. AİHM kararlarının bağlayıcı olduğunu, uygulanması gerektiğini artık ülkede bilmeyen tek bir yurttaşımız kalmadı” ifadelerini kullandı.
Hatimoğulları, hukukun tanınmamasının kamu vicdanını derinden yaraladığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Bu kararların uygulanması hem hukuka hem de adalete olan güveni yeniden tesis eder, milyonların gönlünü ferahlatır. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve Kobani tutsakları ile tüm siyasi tutukluların özgürlüğü bir an evvel sağlanmalıdır. Barışa, özgürlüğe, demokrasiye inanan milyonların beklentisi budur.”
Bakırhan: “Toplumsal barış için karar uygulanmalı”
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, AİHM kararlarının Türkiye Anayasası’nın 90. maddesine göre bağlayıcı olduğuna dikkat çekti. Bakırhan, “AİHM, Sayın Demirtaş hakkında üçüncü kez ihlal kararı verdi. Bu karar sadece hukuki anlamda değil, toplumsal barış için de bir gerekliliktir” dedi.
Siyasi iklimin yumuşatılması gerektiğini vurgulayan Bakırhan, şu ifadeleri kullandı:
“Barışa olan inancın, çözüme dair umudun ve sürece duyulan güvenin büyüyebilmesi için bu kararın uygulanması elzemdir. Artık hukuku tanımak, yargıyı araçsallaştırmaktan vazgeçmek, Demirtaş, Yüksekdağ ve Kobani tutsakları da dahil olmak üzere tüm siyasi tutsakları serbest bırakmanın zamanıdır. Hukukun gereği yapılmalı, siyasal iklimi yumuşatacak ve toplumsal barışa katkı sunacak bir karar bekliyoruz.”